You are on page 1of 5

Prof. Dr.

Mehmet Ceyhan
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Ünitesi

DOMUZ GRİBİ

(H1N1 INFLUENZA VİRUSU ENFEKSİYONU)

Domuz gribi A grubu, yeni bir H1N1 influenza virusunun neden olduğu ve son aylarda
pandemi oluşturan bir enfeksiyondur. Hastalık önce Meksika ve A.B.D.nde ortaya çıkmış,
ancak daha sonra insandan insana bulaş sonucu bütün dünyaya yayılmıştır.

Hastalığa domuz gribi adının verilmesinin nedeni virusun önce domuzda hastalık yaptığının
bilinmesidir. Ancak bu yeni virus domuz, kuş ve insan influenza viruslarından genler
taşımakta, dolayısıyla insanda hem hastalığa neden olmakta, hem de insandan insana
bulaşabilmektedir.

Dünya’da 8.6.2009 tarihi ile 25.288 doğrulanmış vaka ve 139 ölüm rapor edilmiştir. Aynı
tarih itibariyle ülkemizde doğrulanmış vaka sayısı 10’dur, ölüm yoktur ve hepsi A.B.D.nden
gelen ve kaynağı dışarıda olan vakalardır. Ülkemizde insandan insana bulaş henüz
saptanmamıştır. En fazla vaka A.B.D.nde (13.217, 27 ölüm) ve Meksika’da (5.717, 106 ölüm)
görülmüştür. Kanada’da da 2.115 vaka ve 3 ölüm gözlenmiş, diğer 2 ölüm ise Şili ve Kosta-
Rika’da olmuştur. Ölüm oranının Meksika’da daha yüksek olarak gözlenmesi, bu ülkede
sürveyans çalışmalarının yetersiz olmasına bağlanmaktadır, yani gerçek vaka sayısının daha
yüksek olduğu tahmin edilmektedir.

H1N1 ilk olarak 8. Yüzyılın sonlarında Rusya’da bir salgına yol açmış, daha sonra 1918-1919
yıllarında tarihte bilinen en büyük felakete, yani İspanyo gribine neden olmuş ve en az 40
milyon insanı öldürmüştür (Şekil 1). Daha sonra 1976 Fort Dix epidemisi nde A/New
Jersey/1976 virusu şeklinde ortaya çıkmış, 1988 zoonozunun etkeni olarak saptanmış, 1998
domuz salgınında üçlü reassortment gösterdiği rapor edilmiştir. 2007 yılında Filipinler’de
saptanan domuz salgınını etkeni olduğu da gösterilen bu virus insanlarda da sporadik
vakalarda izole edilirken, 2009 yılında pandemi etkeni olarak ortaya çıkmıştır. Bunun nedeni
virusun insan influenza viruslarından insandan insana bulaşmayı sağlayan genleri transfer
etmesidir. Etken S-OIV olarak tanımlanmaktadır ve pandemi öncesi, 1998’den itibaren 12
insan vakası bildirilmiştir. Tablo 1’de şu anda dolaşımda bulunan influenza virusları ile ilgili
bilgiler yer almaktadır.

Tarihte kaydedilen 3 büyük grip pandemisinden 1918 / 1919 İspanyol gribinin etkeni H1N1,
1957 Asya gribinin etkeni H2N2 ve 1968 Hong Kong gribinin etkeni H3N2 viruslarıdır.
Bunlardan son ikisinde ölümler genellikle küçük çocuklarda ve yetişkinlerde saptanırken, ilk
epidemi daha çok genç yetişkinleri etkilemiş ve öldürmüştür. 19181919 epidemisinde
mortalite % 2.5‐5 olarak hesaplanmaktadır ve dünya nüfusunun % 20’si enfekte olmuş, insanların % 
0.5 – 1’i (50‐100 milyon) ölmüştür.  Savaşlar ve kara ölüm dahil, en büyük trajedi dir. Hindistan’da 17 
milyon  (nüfusun  %  5’i),  Japonya’da  390.000,  ABD’nde  500.000  –  675.000,  İngiltere’de  250.000, 
Fransa’da    400.000,  Kanada’da  50.000  ve  Avustralya’da  12.000  insan  ölmüştür.  Hastalık  2  dalga 
şeklinde  seyretmiş,  ilk  dalga  son  derece  hafif  seyrederken,  2.  Dalgada  mortalite  bazı  bölgelerde  % 
50’ye  kadar  yükselmiştir.  Semptomlar  çok  şiddetli  (Mukozal  kanamalar,  akciğer  ödemi)  olduğu  için, 
hastalık başlangıçta kolera, tifo, Dengue ateşi şeklinde tanımlanmıştır.  

Domuz gribi mevsimsel gribe benzer olarak, yüksek ateş, baş ağrısı, boğaz ağrısı, öksürük,
halsizlik, kas ağrıları bulguları ile seyreder. Mevsimsel grip Dünya Sağlık Örgütü verilerine
göre her yıl yaklaşık 500.000 kişinin ölümüne yol açmaktadır. Ölümler dışında iş gücü kaybı,
üretim kaybı, çeşitli komplikasyonlar, ilaç kullanımı, hastane yatışı vb. birçok alanda kayba
neden olmaktadır. Domuaz gribinde ise mortalite mevsimsel gribe benzer oranda ve
muhtemelen daha düşüktür. Şu ana kadar izlenen vakalarda binde 3-5 cıvarında mortalite
saptanmıştır. Ancak 1918/1919 pandemisi deneyimi tedirginliğin devam etmesine neden
olmaktadır. Çünkü o pandemide de ilk dalga benign seyretmiş, ancak yaz ortasında başlayan
ikinci dalga büyük yıkıma yol açmıştır.

Grip hastalığının en çok korkutan özelliği pandemiye, yani kıtalar arası salgına neden
olabilme kapasitesidir. Pandemide tüm dünya ülkeleri etkilenmektedir. Bir pandemide dünya
nüfusunun yaklaşık yarısının salgından etkilenebileceği tahmin edilmektedir.

Pandemiye neden olabilecek virusların kendi aralarında genetik materyal alışverişleri


yapabildiklerinden, yeni virüs alt tipleri ortaya çıkacağı ve bu yeni alt tiplerin hem bazı
hayvanlarda hem de insanlarda hastalık yapma potansiyeline sahip olacakları
düşünülmektedir. Dünyada ortalama her 30-40 yılda bir grip pandemisi yaşanmaktadır.
Bir grip pandemisinde virusun % 25 atak hızı ile seyretmesi durumunda ülkemizde 6 hafta
içinde yaklaşık 450.000 kişinin ölebileceği hesaplanmaktadır. Dünyanın her yerinin birbiriyle
yakın iletişimi ve birbirine bağımlı olması nedeniyle insan kaybının yanısıra, epidemilerde
çok büyük sosyal ve ekonomik sonuçların olması beklenir. Örneğin 2003 yılında SARS,
etkilenen ülkelerin dışında da hastalanan ve ölen hasta sayısı ile orantısız şekilde çok büyük
ekonomik kayıplara ve sosyal yıkımlara neden olmuştur.

Tablo 1. Dolaşımda bulunan influenza viruslarının özellikleri

Mevsimsel grip (H3N2) Kuş gribi (H5N1) Domuz gribi (H1N1)

Durum Sporadik Pandemik Pandemik

Toplum + - +
immünitesi

Mortalite Orta Yüksek Düşük

Tedavi + - +

Pandemi riski - + +

Pandeminin farkına Meksika’nın 18.3.2009 tarihinde grip vakalarındaki artışı bildirmesiyle


varılmıştır. Hastalığa bağlı ilk muhtemel ölüm 13 Nisan 2009’da Meksika’da Oaxaca
eyaletşnden rapor edilmiştir. 21 Nisan’da ise A.B.D. ilk 2 vakasını bildirmiştir. Şu anda
pandemi alarm düzeyi dünyada 5, Türkiye’de ise 4’dür.

Semptom başlangıcından önceki 7 gün içerisinde domuz gribi tanımlanmış bölgelerden


birinde bulunmuş veya bu bölgelerde bulunmuş biriyle teması olan bir kişide akut, ateşli,
solunum hastalığı varsa domuz gribi olasılığını düşünülmelidir.

Korunma: Hastalığın yayılmasını kontrol altına almak için sağlık çalışanlarının kesin veya
olası vakaların bakımı sırasında uygun enfeksiyon kontrol önlemlerini almaları oldukça
önemlidir. Virus insandan insana damlacık yoluyla bulaşmaktadır. Bunu önlemek için;

• Kalabalık ortamlarda bulunmaktan kaçınma,


• Korunmasız olarak hastalara 2 metreden daha yakın mesafede bulunmama,
• Hasta triyajı (hastaların mümkünse tek kişilik odalarda, değilse sadece kesin vakaların
aynı odada tutulması),

• Hastaların kalabalık şekilde bir araya toplanmasından kaçınma ve hasta yatakları


arasında en az 2 metre mesafe koyma
• Ağız ve burnu kapatacak biçimde maske takma
• Eller hastayla her türlü temas öncesi ve sonrası alkollü el dezenfektanları veya sabunla
yıkanmalıdır.
• Damlacıkların sıçrama riski varsa FFP3 maske ve koruyucu gözlük kullanılmalıdır.

Ayrıca hastalar, hasta yakınları ve sağlık çalışanları öksürürken ağızlarını ve burunlarını tek
kullanımlık mendil ile kapatmalı ve öksürdükten sonra ellerini yıkamalıdır.

Hastanede veya evde oda kapıları kapalı tutulmalı, olası ve kesin vakalar mümkünse banyosu
ve tuvaleti bulunan ve havalandırılmaya müsait odalara yatırılmalıdır. Hastanede hastanın
yanına refakatçi alınmamalı ve hasta ziyareti sınırlandırılmalıdır. Hasta bakımıyla ilgili olarak
gereken durumlarda refakatçi bulundurulabilir. Onların da sağlık çalışanlarının uyguladığı
enfeksiyon kontrol önlemlerine uymaları sağlanmalıdır. Hastaların oda dışına çıkarken cerrahi
maske takması gerekir. Evde hastalarla temas en az düzeye indirilmeli ve ziyaretler
sınırlanmalıdır. Hastalarla yakın temas kaçınılmaz ise damlacık önlemleri alınmalı ve eller sık
sık yıkanmalıdır.

Tedavi: H1N1 virusu ülkemizde mevcut olan osetalmivir ve zanamivire duyarlıdır. Şu anda
Sağlık Bakanlığı’nın elinde yeteri kadar ilaç stoku bulunmaktadır. Tablo 2’de tedavi ve
profilaksi için kullanılan ilaçların uygulama şekli ve dozu görülmektedir.

Etken madde Market adı Tedavi dozu Profilaksi dozu

Osetalmivir Tamiflu® kapsül ve şurup

Yetişkin 75 mg kapsül, 5 gün, 75 mg kapsül, 1X1


2X1

Çocuk (>1 yaş) < 15 kg 60mg/gün, 2X1 30 mg/gün, 1X1

15-23 kg 90 mg/gün, 2X1 45 mg/gün, 1X1

24-40 kg 120 mg/gün, 2X1 60 mg/gün, 1X1

> 40 kg 150 mg/gün, 2X1 75 mg/gün, 1X1

Zanamivir Relenza® inhaler

Yetişkin 10 mg/gün, 2X1 10 mg/gün, 2X1

Çocuk 10 mg/gün, 2X1 (7 10 mg/gün, 2X1 (5 yaş


yaş ve üzerinde) ve üzerinde)
Aşı: Henüz etkin bir aşı bulunmamakla birlikte, 3 aşı firması H1N1 enfeksiyonuna karşı aşı
geliştirmeye başlamıştır. Süre çok kısa olduğundan, bütün dünyaya yetecek kadar antijen
üretilmesi sorun olacaktır. Bu nedenle az antijen içeren, adjuvanlı aşılar temel hedeftir.
Aşıların Eylül ayında hazır olması beklenmektedir.

KAYNAKLAR

1. Editorial. Swine influenza A (H1N1) infection in two children -- southern California,


March-April 2009. MMWR Morb Mortal Wkly Rep 2009;58:400-402.

2. Editorial. Update: swine influenza A (H1N1) infections -- California and Texas, April
2009. MMWR Morb Mortal Wkly Rep 2009;58:1-3

3. Fiore AE, Shay DK, Broder K, et al. Prevention and control of influenza:
recommendations of the Advisory Committee on Immunization Practices (ACIP),
2008. MMWR Recomm Rep 2008;57:1-60.

4. Olsen CW, Brammer L, Easterday BC, et al. Serologic evidence of H1 swine influenza
virus infection in swine farm residents and employees. Emerg Infect Dis. 2002;8:814–
92.

5. Shinde V, Bridges CB, Uyeki TM. Triple-Reassortant Swine Influenza A (H1) in


Humans in the United States, 2005-2009.NEJM May 2009 (e-pub)

6. Shope R, Lewis P. Swine influenza: experimental transmission and pathology. J Exp


Med. 1931;54:349–59.
7. Webster RG, Bean WJ, Gorman OT, Chambers TM, Kawaoka Y. Evolution and
ecology of influenza A viruses. Microbiol Rev. 1992;56:152–79

8. www.saglik.gov.tr 

9. www.cdc.gov

10. www.who.int

You might also like