Professional Documents
Culture Documents
201 Mülkiyet Hakkının Tanımı Ve Malikin Yetkileri
201 Mülkiyet Hakkının Tanımı Ve Malikin Yetkileri
• Davacı her şeyden önce, malik olduğunu ve davalının zilyedliğinin haklı bir nedene dayanmadığını ispat etmek
zorundadır.
• Bu sebeple, malik zilyetlikten doğan iade davasının süresini geçirmemişse (TMK. 989-991 = EMK. 902-904)
veya taşınırlarda taşınır davası açabilecek durumdaysa (TMK. 989-991 = EMK. 902-904) istihkak davasından
önce bu davaları açması, ispat külfeti bakımından daha yararınadır.
• eda davası niteliğindedir. Aynî nitelikte bir dava olduğundan, bir zamanaşımına uğraması da söz konusu olmaz.
• Tapulu taşınmazlarda tapu kütüğünün tashihi davası TMK. 1025 (EMK. 933) sınır tespiti davası (TMK. 720 =
EMK. 646), istihkak davasının gördüğü işlevi görür.
• İstihkak davası açma hakkı, mülkiyet hakkından ayrı olarak temlik edilemez.
Dahili bağlılıktan kasıt, asıl şeyle, bütünleyici parçasının işlevsel bir bütünlük
arzetmeleridir. TMK. 684 m. 2.c. bunu, asıl şeyin “yerel adetlere (mahalli örfe) göre
temel unsurunu olma” şeklinde açıklamaktadır.
Esaslı unsur olmaktan kasıt ise, bütünleyici parça sayılan şey olmadığı takdirde
asıl şeyin kendisinden beklenen işleri önemli ölçüde yerine getiremeyecek
olmasıdır.
Bir evle, kapısı, penceresi, sıhhî tesisatı; bir otomobil ile motoru, tekerlekleri
arasında böyle bir işlevsel bağlılık vardır. Tekerleksiz veya motorsuz bir otomobil,
artık yapılış amacındaki işlevini yerine getiremez.
İki şey arasındaki bağlılık, fiziki bakımdan ne kadar sıkı olursa olsun, aralarında bu
şekilde işlevsel bağ olmadıkça, bütünleyici parça ilişkisi doğmaz. Bir duvara çok
sıkı şekilde raptedilmiş bir tablo, bu sebepten bir binanın bütünleyici parçası
sayılmaz.
Bir şey ne zaman, diğer şeyin bütünleyici parçası sayılacaktır? Bu hususta bir
tereddüt olduğunda, yerleşmiş mahallî âdetlere bakılarak sonuca varılır. Örneğin
bazı yerlerde bir evin elektrik donanımı, evin bütünleyici parçası sayılırken, başka
bir yörede bu şekilde telâkki edilmeyebilir.
• Devamlı Bağlılık
• İki şey arasında yukarıda arz edilen şekildeki harici ve dahili bağlılık devamlı nitelikte değilse,
bütünleyici parça ilişkisi doğmaz. Örneğin, başkasından bir kaç günlüğüne alınan otomobil
akümülâtörü, hatta tekerleği otomobile geçici bir süre takılmakla, otomobilin bütünleyici parçası
olmaz. Yine kiracının, kira müddetince kullanmak üzere eve taktırdığı şofben veya elektrikli
kalorifer, bu sebepten dolayı binanın bütünleyici parçası değildir.
• Yerel Adet (Mahalli Örf)
• Esas şeyle birleştirilen şey arasında, yukarda açıklanan dahili ve harici devamlı bir bağlılık
oluştuktan sonra, bütünleyici parça ilişkisi kurulmuş olur. 684. m. 2.c. bu konuda yerel adeti bir
ölçü olarak zikredilmekte ise de, yerel adet ancak tereddüt halinde, bu konuda başvurulabilecek
bir yorum vasıtası olduğu kabul edilmektedir. Ayrıca aşağıda açıklandığı üzere bazı şeyler vardır
ki yerel adetlere bakılmaksızın, kanun gereği bütünleyici parça sayılmıştır.
• Bütünleyici Parçanın Önceden Başkasına Ait Olması
• Asıl şeyle birleşen bütünleyici parçanın daha önce başkasına ait olması, bu ilişkinin oluşması
bakımından önem taşımaz. Asıl şey malikinin kötü niyetli olması da durumu değiştirmez. TMK.
776. (EMK. 700) m./2. f. iki eşyanın birleşmesinden “bir eşya diğerinin bütünleyici parçası
kabilinden olursa, birleşimin mülkiyeti aslın malikine ait olur” demektedir. Burada Kanun, asıl
şeyin malikinin iyiniyetli olup olmamasına göre TMK. 775. (EMK. 699) maddede olduğu gibi bir
ayrım yapmamıştır. Aynı şekilde BGE 80 I 379; Tekinay, s. 535 (1989); Meier-Hayoz, Art. 642
n. 19.
Kanun Gereği Bütünleyici Parça Sayılan Şeyler
Doğal ürünler
1. Dönemsel ürünler
2. Dönemsel olmayan ürünler
aa. Dönemsel Ürünler (Devrî Semereler-Mahsuller)
Bir şeyden, onun özüne zarar vermeden, belirli aralıklarla elde edilen ürünlerdir. Bir ağacın meyvesi, bir
tarladan elde edilen ekin, böyledir.
TMK. 804: İntifa hakkı süresi içinde olgunlaşan doğal ürünler, intifa
hakkı sahibine aittir., BK. 374 (ürün kirası). maddelerinde yer
almaktadır.
İstisnalar: Taşınır inşaat, taşkın inşaat, üst hakkı. Bunlar, arzın bütünleyici parçası sayılmazlar.
5. TAŞINIR YAPILAR
Madde 728 - Başkasının arazisi üzerinde kalıcı olması amaçlanmaksızın yapılan kulübe, büfe,
çardak, baraka ve benzeri hafif yapılar, bunların malikine aittir.
Bu tür yapılar, taşınır mal hükümlerine tabi olur ve tapu kütüğünde gösterilmez.
3. ÜST HAKKI
Madde 726 - Bir üst irtifakına dayalı olarak başkasına ait bir arazinin altında veya
üstünde sürekli kalmak üzere inşa edilen yapıların mülkiyeti, irtifak hakkı sahibine ait
olur.
Bir binanın başlı başına kullanılmaya elverişli bağımsız bölümleri üzerinde kat
mülkiyeti veya kat irtifakı kurulması, Kat Mülkiyeti Kanununa tabidir.
Bağımsız bölümler üzerinde ayrıca üst hakkı kurulamaz.
• 3. Bütünleyici Parça Olmanın Sonuçları
• TMK. 684. (MK. 619) maddesinin “bir şeye malik olan, onun
bütünleyici parçalarına da malik olur” hükmüne, şu üç önemli sonuç
bağlanmaktadır:
• Asıl şey üzerinde aynî haklar, bütünleyici parçaları da kapsar,
• Bütünleyici parça üzerinde daha önce mevcut aynî haklar sona erer,
• Bütünleyici parça, asıl şeyden ayrı olarak temliki tasarruflara konu olamaz.
• TMK. 684. maddesi, yalnız mülkiyet hakkının bütünleyici parçayı kapsadığı söyleniyorsa da, ileride göreceğimiz gibi, diğer
sınırlı aynî haklarda da durum aynıdır. Örneğin, ipotek taşınmazların sadece aslını değil, bütün, halen mevcut ve ileride mevcut
olacak bütünleyici parçalarını de kapsar (TMK. 862 = EMK. 777).
• Bütünleyici parça, bir başkasına ait olsa veya bütünleyici parça üzerinde başka aynî haklar olsa bile, bir şey başka bir şeyin
bütünleyici parçası olmakla, onun üzerinde bulunan bütün bu haklar sona erer.
• Bütünleyici parça asıl şeyden ayrılıp bağımsızlığını kazansa bile, eski malikin mülkiyetine dönmez veya üzerinde daha önce
mevcut aynî haklar, yeniden doğmaz.
• Asıl şey üzerinde yapılan tüm tasarrufî işlemler, bütünleyici parçaları da kapsar. Bütünleyici parçalar asıl şeyden ayrı olarak
başkasına temlik edilemez, aynî haklarla kayıtlanamaz.
• C - HÜKMÜ
• I. REHNİN KAPSAMI
• Madde 862 - Rehin, taşınmazı bütünleyici parçaları ve eklentileri ile birlikte yükümlü
kılar.
• Rehnin kuruluşu sırasında makine, otel döşeme eşyası gibi açıkça eklenti olarak
gösterilen ve tapu kütüğünde beyanlar sütununa yazılan şeyler, kanuna göre bu
nitelikte olamayacakları ispat edilmedikçe eklenti sayılır.
• Üçüncü kişilerin eklentiler üzerindeki hakları saklıdır.
• c. Eklentinin Haczi