Professional Documents
Culture Documents
Gygk 30 Denemeturkce
Gygk 30 Denemeturkce
Cevap B Cevap C
Cevap C Cevap E
3
11. Cümlede geçen “bazı” sözcüğü belgisiz 14. I. cümledeki “bizler” zamiri “Her kış koyu
sıfat, “âdeta, öylesine” sözcükleri zarf, “ki” renkler giymekten sıkılan” sıfat-fiil gru-
sözcüğü bağlaç, “hissedersiniz” fiili “his” buyla nitelenmiştir.
ismi ve “etmek” yardımcı fiiliyle oluşturul- II. cümlede “yarattı” sözcüğü yüklem, “çok
muş birleşik bir sözcüktür. daha renkli bir sezon” ifadesi öznedir.
Cümlede herhangi bir belgisiz zamir kul- III. cümlenin yüklemi “dikkat çekiyor” şek-
lanılmamıştır. linde bir deyimdir ve birleşik yapılıdır.
Cevap D
13. Birleşik cümleler çok çeşitli şekillerde olu-
şabilir: Girişik birleşik, iç içe birleşik, şartlı
birleşik, ki’li birleşik cümleler. Bunlar için-
de en çok karşılaşacağımız birleşik cümle
türü ise girişik birleşik cümledir. Girişik 16. Verilen parçada, Sezai Karakoç’un şiirle-
birleşik cümle, yüklem dışında kalan yan rinin gelenekten tamamen kopmadığın-
yargının fiilimsi ile kurulduğu cümleler- dan ve derin anlamlar taşıdığından söz
dir: “Fiilimsi + Yüklem” Buna göre, edilmiştir. Karakoç’un okurun önüne ha-
zır bir şey koymak istemediği, yani oku-
A seçeneğinde “ders çalış” çekimli fiili ve
run çaba göstermesini istediği belirtilse
“oturacağına” fiilimsisi kullanıldığı için
de anlaşılmaz olmak istediğinden söz
cümle birden fazla yargı bildirmektedir.
edilmemiştir.
Dolayısıyla birleşik yapılıdır.
Cevap E
Cevap A
4
17. Parçada şiir okuyucusunun, diğer türler- 20. Parçanın sonundaki “... bulutların yüksek-
den farklı olarak, şiiri okuduktan sonra liklerini ve yer değiştirmelerini, nemin
değil, okuma esnasında düşündüğünü; ve sıcaklığın dikey dağılımlarını, yağış
bu süreç ne kadar uzun olursa şiirden miktarını yeryüzündeki ve deniz yüzeyin-
alınacak tadın da o kadar artacağı vurgu- deki sıcaklığı hesaplayabilmektedir.” ifa-
lanmaktadır. desinde A, B, C ve E seçeneklerinden söz
edilmiştir. Parçada rüzgârların şiddetine
Cevap C yönelik bir bilgiye yer verilmemiştir.
Cevap D
Cevap A
5
23. Parçada “eğreti eğreti” sözü ikilemedir, 28. Verilen ilk bilgilere yapılabilecek tablo şu
sözü edilen iki sokak arasında karşılaştır- şekildedir:
ma yapılmıştır, “evin duvarlarında geç-
Yüzme Satranç Seramik Jimnastik Dans
mişimizin o acı tatlı anılarından hiçbir
Ayşe Canan Burcu Elif
iz yoktur.” cümlesinde somutlama ve
parçanın genelinde betimleyici ögeler- Demet Elif Ferhan
Cevap E Cevap C
6
Çözüm 02
1. Parçada geçen “sokak dili” ifadesi halkın 5. Verilen cümlelerle V - III - II - I - IV şek-
konuştuğu günlük dili, “sırıtmadan” ifa- linde sıralama yapıldığında anlamlı bir
desi de dilin doğal bir şekilde kullanıldı- paragraf elde edilir:
ğını anlatmaktadır. Bu da D seçeneğinde-
Yunus Emre konusunda sağlıklı bir
ki yargıda ifade edilmiştir.
bilgiye ulaşmak gerçekten zor./ Ne-
rede doğup yaşadığı konusunda bir
Cevap D
bilgi yok ne yazık ki./ Tam olarak ne
zaman doğduğu, ne zaman öldüğü de
bilinmiyor./ Ama tahminler on üçüncü
yüzyılın ikinci yarısıyla on dördüncü
yüzyılın başlarında yaşadığı yönün-
2. Verilen cümlede “Almanya’nın da tur- de./ Tahminler doğruysa karışık bir dö-
nuvanın favori takımlarından biri nemde yaşadığı kesin.
olduğu ve herkesi şaşırtarak bekle-
nenden öte başarı kazanan Cezayir’le Cevap A
bir üst tura geçmek için oynayacağı”
anlatılmıştır. Buna göre D seçeneğinde
verilen ifade, öncüldeki cümleden kesin
olarak çıkarılabilir. 6. II. cümlede “bu iki söz” ifadesi geçtiği
için bu cümleden önce iki sözü içerecek
Cevap D
ifadeler olmalıdır. Yani I. ve III. cümlelerin
arasına açıklanan sözler getirilmelidir. Bu
nedenle II. cümlenin yeri kesinlikle değiş-
melidir. Sözü edilen açıklama, III. cümle-
3. Öncüldeki metinde lavların akarsular ta- de verilmiştir. Buna göre II. ve III. cümleler
rafından değiştirildiği anlatılmıştır. İlk bö- yer değiştirmelidir.
lüme “püsküren” sözü gelmelidir. Çünkü
Cevap B
lavlar dağdan püskürerek çıkar. İkinci bö-
lüme de akarsular dendiği için “aşındırıl-
masıyla” sözü daha uygundur.
7
8. Yön bildiren sözcükler; bir ülke, kıta, me- 10. Sıfat-fiil grubu, içerisinde sıfat-fiil geçen
deniyet vs. anlamlarında kullanılırsa özel bir söz grubudur. Soruda hangi sıfat-fiil
isim sayılır ve büyük harfle başlar. Bu özel grubunun içerisinde isim tamlamasının
adların üzerine gelen çekim ekleri kes- kullanılmadığı sorulmuştur.
meyle ayrılır: Batı’da (I).
Pencere parmaklığına konmuş (bir
B)
Noktayla biten kısaltmalara gelen ek, kes- meyve suyu bardağı)
meyle ayrılmaz: 19. yy’dan (II).
Sahra kumlarından dökülmüş (minik
C)
Dönem, devir bildiren ifadeler büyük parçacıklar)
harfle başlar ve üzerine gelen çekim ek-
Çöl rüzgârından kurumuş (menekşe
D)
leri kesmeyle ayrılarak yazılır: Tanzimat
parçaları)
Dönemi’nde (III).
E)
Orman ekosisteminin bizimkilere
Özel ada bağlı olmayan ve tür bildiren
benzeyen (sinir sistemleri)
sözcükler küçük harfle yazılır: Türk edebi-
yatına (IV). B, C, D ve E seçeneklerinde isim tamla-
ması, sıfat-fiil grubu içinde yer almıştır. A
“Nobel Barış Ödülü” özel isim olduğu
seçeneğinde “geçen gezegende yaşayan
için büyük harflerle başlar ve üzerine ge-
canlılar” sıfat-fiil grubuna dikkat edilirse
len çekim eki kesmeyle ayrılarak yazılma-
içinde isim tamlaması yoktur.
lıdır: Nobel Barış Ödülü’nü (V).
Cevap A
Cevap E
8
12. C seçeneğindeki ‘’köpüklü ejderhalara’’ “dünya edebiyatına yön verebileceğini
dolaylı tümleci, kendisinden önceki ‘’ok- de kanıtladı” ifadesinden C seçeneğine
yanusun dev dalgalarına’’ dolaylı tüm- ulaşılabilir.
lecinin açıklayıcısıdır.
Parçada Latin Amerika edebiyatının fan-
tastik unsurlar içerdiğiyle ilgili bir ifadeye
Cevap C
yer verilmemiştir. (Fantastik: Gerçekte var
13. I.deki ‘’ışı-k-lar’’ sözcüğünde hem yapım olmayan, gerçek olmayan, hayali)
eki hem de çekim eki (+lar) vardır.
Cevap E
III.deki ‘’Bu (oltayı)’’ sözcüğü işaret sıfatı,
yani belirtme sıfatıdır. 16. Parçada “söz sanatlarından arınmış”
sözüyle A,
IV.deki ‘’birisi’’ sözcüğü belgisiz zamirdir.
“halkın konuştuğu gündelik dille” sö-
V.deki ‘’ağız-ı(n)a’’ sözcüğü çekim eki al-
züyle B,
dığında ses düşmesine uğramıştır.
“şiire yeni bir yön vermek” sözüyle D,
II. söz, yer-yön zarfı değil isimdir çünkü ‘’-
a’’ yönelme ekini almıştır. Sözcük “aşağı” “halka götürmek” sözüyle E seçeneğine
şeklinde olsaydı yer-yön zarfı olurdu. ulaşılabilir.
Verilen parçada Garipçilerle ilgili olarak
Cevap B
“edebiyatımızda varlık gösteremedik-
14. “Yazarın bu romanı, dili bakımından lerine” değinilmemiştir.
açıklıktan uzak ve anlatımı ---- olduğu
Cevap C
için pek tutulmadı.” cümlesinde dilin
kapalı olduğu ve pek tutulmadığı vurgu-
17. Parçanın bütününde sanatın başlangıç
lanmıştır. Cümle olumsuz bir ifadeye yer
noktasını saptamanın güç olduğu ele
verdiği için “arı” sözcüğü boş bırakılan
alındığına göre sorunun bu yönde olması
yere getirilemez çünkü “arı” sözcüğü
gerekir. “Gerçek anlamda sanatın do-
“saf, katıksız, duru...” gibi anlamlar taşır
ğuşu ne zaman olmuştur?” sorusu bu
ve bu, eser için olumlu bir özelliktir. Boş
konuya uygundur.
bırakılan yere “kapalı, ağır” sözcükleri
getirilebilir. Cevap C
Cevap C
9
19. Parçada geçen “Bundan kastım, bir 22. Parçada altı çizili sözlerin ve kelimelerin
savaşı yazmak için savaş muhabirliği anlamları şu şekildedir:
yapmanız gerektiği değil ama hayat- Ülkü: Amaç edinilen, ulaşılmak istenen
la içli dışlı olmak, gözlem yapmak, bu şey, ideal
arada ufku geniş olmak, diğer sanat Kök salmak: (1) İyice tutunmak, sağlam-
dallarıyla ilişkisi olmak.” cümlelerinde laşmak, yayılmak, köklenmek. (2) Bir yere
insanın yaşama farklı açılardan bakabil- iyice yerleşmek
mesi gerektiği üzerinde durulduğu için A İçselleştirmek: Özümsemek
seçeneğine ulaşılabilir. (Kaynak: TDK.gov.tr)
Cevap D
10
25. “Bu eylem insanın var oluşundan bu 28. Verilen bilgilere göre, 2 tablo yapılabilir.
yana onunla birlikte gelişip farklılaşa- Verilen tablolara göre dördüncü rafın sol
rak günümüze dek ulaşmıştır.” cümle- tarafında “top” vardır.
sinden A ve E seçeneğine,
ÇM YM
“Mimarlık, en genel şekilde ‘insan
gereksinimlerini barındırmak üzere 5 araba bebek
fiziksel çevrenin düzenlenmesi’ ola- 4 top uçak
rak tanımlanmaktadır.” cümlesinden B
3 gemi araba
seçeneğine,
2 bebek/uçak top
“Bu süreç, her türlü toplumsal deği-
şimden etkilenir.” cümlesinden C seçe- 1 uçak/bebek gemi
neğine ulaşılabilir.
ÇM YM
Parçada “Mimari estetiğin gittikçe gelişti-
ğine” değinilmemiştir. 5 araba bebek
4 top uçak
Cevap D
3 bebek gemi
2 uçak top
1 gemi araba
26. “Bu eylem insanın var oluşundan bu
yana onunla birlikte gelişip farklıla- Cevap C
şarak günümüze dek ulaşmıştır.” cüm-
lelerinde mimarinin devamlı bir değişim
sürecinde olduğundan söz edildiği için D
seçeneğine ulaşılabilir. 29. Verilen tabloların ikisinde de “Çin malı
araba” en üstteki raftadır. Buna göre B
Cevap D
seçeneği kesin olarak doğrudur. (Seçe-
neklerde verilenlerin kesin doğru olması
için iki tabloda da aynı şekilde bulunması
gerekiyor.)
27. “(III) Bilindiği gibi, ilkel insanın barın-
dığı mağaralardan ve yerleşik uygarlı- Cevap B
ğa geçtiğinde oluşturduğu ahşap ku-
lübelerden günümüzün çelik ve cam
gökdelenlerine dek uzanan mimarlık
serüveni, tarih öncesi dönemden gü- 30. Verilen tablolara bakıldığında A, B, C, E se-
nümüze kadar olan geniş bir gelişim çeneklerinin doğru olabileceği, D seçene-
sürecini kapsamaktadır.” cümlesinde ğinin kesin olarak yanlış olduğu görülür.
mimarinin zaman içindeki değişimiyle il- Çünkü her iki tabloda da yerli malı top ve
gili örneklere yer verilmiştir. yerli malı gemi arasında oyuncak yoktur.
Cevap B Cevap D
11
Çözüm 03
Cevap D Cevap D
12
10. Parçada geçen “parmaklarımın” kelime- 13. Öncüldeki parçada şehri, insanları bir
si sırasıyla çokluk (-lar), iyelik (-ım), tamla- senfoni gibi dinleyen, onu yeniden ya-
yan (-ın) eki almıştır; bunlar çekim ekidir. ratmak isteyen bir sanatçıdan söz edil-
miştir. Buna göre, C seçeneğinde verilen
“Bembeyaz” kelimesi, “kaşları, kirpik-
“Sanat, dünyayı ve insanları bir mizaca
leri” adlarını nitelemektedir.
göre yeniden yaratmaktır.” sözü, par-
“Gülmüyordu” kelimesi, şimdiki zama- çadaki sanat yaklaşımını destekler nite-
nın hikâye birleşik çekimidir. liktedir. Çünkü parçadaki vurgu, sanatın
“Şeydi” kelimesi ek fiil (şey idi) almıştır. var olanı daha güzel bir şekilde sunumu
üzerinedir.
“Gizem” kelimesi ise fiilden isim yapma
eki değil, isimden isim yapma eki almıştır Cevap C
(giz-em). 14. Parçada, yazar adaylarının okumamaları,
gündelik beğenilerin peşine düşme eği-
Cevap C
limleri, Türk ve dünya edebiyatlarından
uzak oluşları ve geleneği bilmemeleri
eleştirilenler arasındadır. Ancak “siyasi
ve toplumsal konulara uzak durma-
11. Parçada “her” sözcüğü ve “bir” sözcüğü ları” değil, bu durumlara yakın olmaları
önündekileri belirten belgisizlik sıfatıdır. eleştirilmiştir.
“canlandırır”, “yansıtır”, “bürünür” ey- Cevap C
lemleri kip eki almış çekimli fiildir.
15. Parçada geçen “Hiçbirinin, giriş-geliş-
“böyle” sözcüğü “doğar” fiilini durum ba- me ve sonuç gibi geleneksel yapıları
kımından belirttiği için zarftır. yoktur.” ifadesinden A seçeneğine,
“ya da”, “ama”, “ve” bağlaçtır. Cümlede “Şiirsel öykülerde az sözcük kullanı-
edat yoktur. mıyla çok yoğun duygular anlatılmak-
tadır.” ifadesinden C seçeneğine,
Cevap D
“Onların altyapılarının içinde okuyucu-
ların çözmeleri gereken ve okuyucula-
rının zihinlerinde bir dizi sorular oluş-
turan kimi gizler saklıdır.” ifadesinden D
12. Öncüldeki parçada eleştirinin, sanatçıla- seçeneğine,
rın yarattıklarını kavramak ve yaratılmış
“Kimi zaman alışılmamış, sıra dışı ve
olanı incelemek olduğundan söz edilmiş-
mantık dışı gibi görülen ancak aslında
tir. Güzel şeyler olsa da bir eleştirmenin
uyumlu olan sözcük ve cümleleri bir-
içinden gelenleri aktarmasının eleştiri
likte kullanarak okuyucularını şaşırt-
olmadığı vurgulanmıştır. Buna göre, I ve
maktadırlar.” ifadesinden E seçeneğine
III. öncüllerde verilenler eleştirinin özel-
ulaşılabilir.
liklerinden değildir.
II.de verilen “Başkalarının eserlerine Şairlerin estetik kaygılarının olmadığına
yönelmek” eleştirinin özelliklerindendir. yönelik bir bilgiye parçada yer verilme-
miştir.
Cevap B
Cevap B
13
16. Parçada, magazin gazeteciliği ve nitelikli 19. “Genel açıklamalara göre, pişirildikçe
gazetecilik kavramları karşılaştırılmakta- yiyecekler yumuşamakta, yemek ve
dır. IV. cümlede ise magazin gazeteciliği- sindirim kolaylaşmaktadır. Bu şekilde
nin kamuoyunca tartışılması ele alınmak- onları küçük parçalara ayırarak yiye-
tadır. bildiğimiz için, zaman ve enerji kaybı
en aza indirilmiş olur. Ayrıca pişirilen
Cevap D yiyeceklerde, bazı hoş olmayan koku-
lar ve sağlığımıza zararlı toksik bakte-
riler de yok olmaktadır.” cümlelerinden
I ve II. öncüllere ulaşılabilir.
17. Ağaçların köklerine boyun eğmesinin
gerekçesi III. öncülde “Kökleri onlara Cevap E
gereklidir.” şeklinde verilmiştir. 20. “İnsandan başka yiyeceğini pişirerek
Devamındaki “karanlıklarda dal budak yiyen hiçbir canlı türü yoktur.” cümle-
salar” ifadesinin açıklaması da I. öncülde sinden A seçeneğine,
verilmiştir. “Yine et yemenin insan sağlığı üzerine
olumsuz etkisi olduğu gibi damakta
Parçanın sonunda da karşılaştırmaya ge-
tat alma hissini de bozmaktadır, dü-
çilmiş ve insanlardan söz edilmiştir. “Biz
şüncesi de hâkimdir.” cümlesinden C
ışığı soluruz.” ve “Gözümüz göklerde-
seçeneğine,
dir.” ifadeleri de birbirine uyumludur.
“Ancak etoburların gözleri önde, oto-
Buna göre 1. boşluğa III. cümle, 2. boş-
burların ise yanda olur teorisine göre,
luğa I. cümle ve 3. boşluğa da II. cümle
insanın etobur olduğunu iddia et-
getirildiğinde parçanın anlam bütünlüğü
mek...” cümlesinden D seçeneğine,
sağlanır.
“sağlığımıza zararlı toksik bakteriler
Cevap D de yok olmaktadır.” cümlesinden E se-
çeneğine yanıt alınabilir.
Cevap B
18. Parçada geçen “yemyeşil ağaçlar, be- 21. Parçada geçen “Hiçbir kültürde donma
yaz örtüler ...” ifadelerinde betimleme, olmaz.” cümlesinden A seçeneğine,
“gezginlere seslenen, deniz kokusu ile “İstanbul bugün de 16-19. yüzyıl şair-
bütünleşir ...” ifadelerinde mecazlı sözler lerinin yaptığı gibi düşüncesini, ede-
vardır. biyatını, sanatını tek kelime ile yeni
kültürünü harmanlayıp edebiyatını
Parçanın bütününde görme duyusu hâ-
üretiyor.” cümlesinden B seçeneğine,
kimdir ve “deniz kokusu” ifadesinde kok-
lama duyusuna yer verilmiştir. “Bu işlem esnasında kuru dallar kesil-
di ama bazı yaşayan dallar da kesildi,
“Amasra, otel, bahar...” sözcükleri de çare yok budama böyle olur.” cümlesin-
yinelenmiştir. den D seçeneğine,
Parçada herhangi bir tanık göstermeye “Namık Kemal, Sezai Karakoç, Nâzım;
(yani alıntıya) yer verilmemiştir. bir Bâki olmasa” cümlesinden E seçene-
ğine ulaşılabilir.
Cevap C
Cevap C
14
22. Parçada geçen “Hiçbir kültürde donma 25. Parçada geçen “yaşamımızın her anın-
olmaz.” sözünde kültürün her zaman de- da matematiğe başvururuz” cümlesin-
ğişkenlik gösterdiği, kendini yenilediği den A seçeneğine,
anlatılmaktadır. Buradan da “Değişime
“İşte bilim insanları bu soruya cevap
açık olduğu” ifadesine ulaşılabilir.
aramaktadır.” cümlesinden C seçeneği-
ne,
Cevap B
“Korku, hayatımıza yön veren, türü-
müzün devamlılığını sağlayan temel
duygulardan biridir.” cümlesinden D
seçeneğine,
23. Parçada geçen “Gelenin kimliğini daha
kolay tanıyabilmek için kimi kapılara “Korkular bazen deneyimlenerek ba-
büyük ve küçük olmak üzere iki ayrı zen de genetik miras misali aktarılarak
tokmak konurdu.” cümlesinden iki ayrı kazanılabilir.” cümlesinden E seçeneği-
tokmağın konmasının amacının gelen ne ulaşılır.
kişiyi daha iyi tanımak olduğu sonucuna Parçada “korkuyu yenmenin mümkün
ulaşılabilir. olduğuna” yönelik bir ifadeye yer verilme-
miştir.
Cevap A
Cevap B
Cevap C Cevap E
15
28.
bağ- keman
Ahmet
(Derya) (Derya) lama / / bağ-
kanun
keman lama
Cevap A
Cevap D
Cevap B
16
Çözüm 04
1. Cümlede geçen “edebiyatın genel ha- 3. Numaralı cümlelerin anlamlı bir paragraf
vuzuna sokulamayan eserler yazma” oluşturacak sıralaması III - I - V - IV - II şek-
ifadesinde “genel havuz” sözü bildik, lindedir:
tanınan, özgün olmayan eserleri karşılar. Gopnik, yetişkinlerin, çocuklarının
Sözü edilen yazar da özgün, yani farklı davranışlarını gözlerken müdahaleci
ürünler ortaya koyduğu için onun eserleri olmaktan kaçınmalarını tavsiye edi-
genel havuza sokulamamaktadır. yor. / Çünkü herhangi bir şekilde ye-
A seçeneği çeldiricidir. Sözü edilen eser tişkinin müdahalesi veya katkısı oldu-
tabii ki edebiyatla ilgilidir fakat alışılmışın ğunda çocuklar kendi araştırmalarını
dışındadır. bir kenara bırakıp yetişkinleri dinle-
meyi tercih ediyor. / Gopnik bu duru-
Cevap D
ma açıklık getirmek için “gıcırdayan
2. Parçada, kişilerin, kendi başlarına gelme- oyuncak” deneyini örnek gösteriyor. /
diği sürece olumsuzluklara, çirkinliklere Bu deneyde öğretmen, yanlışlıkla bir
duyarsız kaldığı vurgulanmaktadır. A, B, C oyuncağa çarpınca oyuncaktan bir gı-
ve D seçeneklerindeki atasözlerinde aynı cırtı gelir. / Öğretmen, bir şey söyleme-
vurguya yer verilmektedir. E seçeneğinde den odadan çıkar ve çocuk oyuncakla
ise merhametli olma anlamında bir ata- yalnız kalır; çocuk, önce oyuncağı gı-
sözüne yer verilmiştir. cırdatır ama oyuncakla oynamaya de-
vam ederek onun başka özelliklerini
Seçeneklerdeki atasözlerinin anlamları şu
de keşfeder.
şekildedir:
Cevap B
El, elin eşeğini türkü çağırarak arar.
4. V. cümlede verilen örnek cümle III. cüm-
İnsanın kendi sıkıntı ve sorunlarına baş- ledeki örneklerin devamı ve IV. cümle de
kaları gereken önemi vermez, gerektiği sonuç cümlesi olduğu için IV. ve V. cümle-
kadar ilgilenmez. ler yer değiştirmelidir.
Eldeki yara, yarasıza duvar deliği: Cevap E
Bir kimsenin acı ve sıkıntısı başkasına dert 5. Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla
gibi görünmez. “yoğunluğunun-yol açtığını-kaynak-
Ateş düştüğü yeri yakar: landığını” sözleri getirilmelidir.
Bir acıyı onu çekenden başkası tam anla- D seçeneği çeldiricidir. İlk boşluğa “ora-
yamaz veya aynı ölçüde üzülemez. nının” sözcüğü düşünülebilir fakat seçe-
nekteki diğer sözcükler uymamaktadır.
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın:
Cevap C
Birçok kimse, kendilerine kötülüğü do-
6. II. cümlede, evrenin ve maddenin ölçüle-
kunmayan kişiye ilişmek istemez.
bilen çeşitli boyutlara sahip olduğundan
Aman, diyene kılıç kalkmaz: söz edilmiştir.
Mertliğinize güvenip size teslim olan düş- Evrenin başka boyutlara da sahip olduğu
manın canına kıyılmamalıdır. ya da bunların ölçülemediğine yönelik bir
(Kaynak TDK) ifadeye II. cümlede yer verilmemiştir.
Cevap B
Cevap E
17
7. “Farklı kültürel unsurların kültürümü- 10. “-ınca, -arak, -ıp, -dıkça, -madan, -mak-
ze girmesinin, kültürümüze zenginlik sızın” zarf-fiil eklerinden sonra (cüm-
getireceğini düşünüyorum.” ifadesinde lede başka zarf-fiil yoksa) virgül kul-
“getireceğini düşünüyorum” sözüyle lanılmaz. Bu kurala göre III numaralı
gelecekte olabilecek bir durum hakkında virgülün kullanımı yanlıştır.
öngörüde yani tahminde bulunulmuştur.
Cevap C
NOT:
Tahmin: Akla, sezgiye veya bazı verilere
dayanarak gelecekte olacak bir şeyi, olayı 11. I numaralı sözcük geniş zamanın olumsu-
kestirmektir. zuyla çekimlenmiş birleşik bir fiildir. (geri
Örneğin, kalır > geri kalmaz)
II. Hall’in dediği gibi yabancı dilde eği- III. sözcük adlaşmış sıfat - fiildir. (sevdi-
tim yapmak, o ulus için felaketlere ğim şey)
yol açacaktır. IV. sözcük “de - (ye) - e” şeklinde ve “kök
III. Çok geçmeden sen de o kadar şiş- / zarf-fiil eki” kalıbında bir zarf - fiilidir.
manlayacaksın ki sonunda seni kral V. sözcük dönüşlü değil, edilgen çatılı bir
yapmak zorunda kalacaklar. fiildir çünkü “anıl-” fiilinin gerçek öznesi
belli değildir.
Cevap D
Cevap E
“Anadolu Medeniyetleri” sözünde II. cümle ise basit değil, “sarhoş” ve “te-
“medeniyet” özel isim olmadığı için kü- kinsiz” yüklemlerine sahip olan sıralı bir
çük yazılmalıdır. cümledir.
Cevap C Cevap B
18
13. Türkçede “ki”; sıfat yapan ki, ilgi zamiri ve 17. Parçadaki “...seramikçilik, yöntemleri
bağlaç olarak kullanılmaktadır. en az değişikliğe uğramış sanatlardan
A seçeneğindeki “Bizimkiler” sözcüğün- biridir. Sanayi makineleri, bileşimi te-
de yer alan “-ki”, zamir olan yani ismin melde hep aynı kalan bir hamura (yağ
yerine kullanılan “-ki”dir. gidericilerle karıştırılmış kil) biçim ver-
B, C ve D seçeneklerinde sıfat yapan “-ki”, mek için, çömlekçinin hareketlerini yi-
E seçeneğinde ise bağlaç olan “ki” kulla- nelemekten başka bir şey yapmaz.” ifa-
nılmıştır. “Belki” sözcüğündeki bağlaç delerinde, teknolojik gelişmelere rağmen
artık kalıplaşmış olduğundan bitişik ya- seramikçiliğin fazla değişmediğinden ve
zılmaktadır. eski yöntemlerin hâlâ kullanıldığından
söz edilmiştir.
Cevap A
Cevap B
14. Parçada geçen “Ülkemizde yapılan iş-
lere önlem alınır ancak felaketlerden 18. Parçanın bütününde İnternet Destekli
sonra” ifadesi ve buna dayalı örnekler- Öğretim’in nasıl gerçekleştiğinden söz
den III ve V. öncüllere ulaşılabilir. edilirken III. cümlede İnternet sayesinde
gerçekleşen büyük devrimlerden söz
Cevap D edilmiş ve konunun farklı bir yönüne de-
15. Parçada sanatçının güzeli bulduğunda, ğinilmiştir.
keşfettiğinde yani bir duygulanma ve dı- Cevap C
şavurum ihtiyacı hissettiğinde yazdığın-
dan, belli fikirleri ortaya sürmek için planlı 19. Parçanın ilk dört cümlesinde insan aklı-
ve sistemli yazmadığından söz edilmiştir. nın öneminden söz edilmiştir. IV. cümle-
B seçeneğindeki “yeni baştan daha gü- den itibaren ise bilim ve akıl arasındaki
zel yaratmak için” ifadesi bu vurguya ilişkiden söz edilmiştir. Dolayısıyla ikinci
uygundur. paragraf IV. cümleyle başlar.
Cevap C Cevap C
20
26. Parçadaki “... tuzluluğa dayanıklılık Polisiye türündeki kitap kesin olarak bi-
sağlayacak bu yeni gen kaynaklarının linmediği için parantez içinde gösteril-
yüksek verimli ama tuzluluğa duyarlı miştir.
buğday çeşitlerine aktarılmasına yö-
Bu bilgilere göre Yağmur’un polisiye
nelik ...” ifadesinde genetik çalışmaların
türünde kitap alması mümkün değildir
bitkilerin dayanıklılığını artırmada etkili
çünkü polisiye türündeki kitaplar Bur-
olduğu anlaşılmaktadır.
cu ve Emre’ye verilmiştir. Yağmur, şiir ve
Cevap D hikâye türünde kitaplar almış olabilir. Bu
kitaplarla ilgili bir veri yoktur.
27. Verilen örneklere göre başlangıçta sade-
ce aşağıdaki gibi bir tablo çıkmaktadır. Fı- Cevap C
rat ve Seda’nın aldıkları, öncüllerde zaten
verilmiştir.
Ayşe Burcu Emre Fırat Seda Yağmur 28. Bu tabloya göre, yazarının yerli ya da
(2) (2) (2) yabancı olup olmadığı bilinmese de Bur-
bel- bilim cu’nun her durumda polisiye türünde ki-
Yerli ge- - kur-
sel gu tap aldığı görülmektedir.
Ya- ro-
bancı man Cevap E
Elde kalan ürünler ise şunlardır:
Yerli Yabancı
29. Emre yabancı yazara ait polisiye türünde
bilim-kurgu kitap aldıysa bu durumda Burcu’ya da ke-
bilim-kurgu
polisiye sinlikle yerli yazara ait bir polisiye kitabı
polisiye
hikâye kalmaktadır.
belgesel
şiir
roman
roman Cevap D
21
Çözüm 05
1. Verilen parçada söz edilen “anlam derin- 5. Numaralı cümleler I - III - II - IV - V şek-
liği”, eserin okur üzerinde düşünsel an- linde sıralandığında anlamlı bir bütün
lamda etkisi olduğunu göstermektedir. oluşur:
A, B, C ve E seçenekleri bu doğrultudadır. Çağımızın en tehlikeli bulaşıcı has-
D seçeneğinde bilgi vurgusu yapıldığı talıklarından biri şüphesiz ki AIDS. /
için bu ifade, “okurunu çoğaltan” sözüy- Bu hastalık üç biçimde yayılabiliyor:
le ilgili değildir. / Bunlar HIV (AİDS virüsü) taşıyan bi-
riyle ilişki, virüs bulaşmış kan ve kan
Cevap D ürünleri alma ve doğum sürecinde an-
neden çocuğa geçiş. / Afrika ve Asya’da
virüs daha çok karşı cinsten ilişkiyle
alınmakla birlikte, ABD’de bu oran %
2. “Dokunmuş kilimleri çözer.” sözü ben-
5’in altına indirilebilmiştir. / ABD’deki
zetme olduğu için zaten mecazlıdır. Yine
asıl yayılma ise kan ve kan ürünü akta-
“gerçeklik önüne koyar”, “elektrikten
rımında HIV bulaşmış kişilerin kullan-
doğar”, ve “çatışmasında yaşar” sözleri
dıkları iğnelerle gerçekleşmektedir.
de mecaz anlamlıdır. “İnsanın gizleriyle
ilgili bir sanat” sözünde mecazlı bir kul- Cevap B
lanım yoktur.
Cevap A
6. II. cümlede kazanın meydana gelişinden
ve IV. cümlede kaza sonrası kaza geçiren
kişinin yardım çağrısından söz edildiğine
3. “Amacınızı uygun bir yöntemle anla- göre III ve IV. cümleler yer değiştirmelidir.
tırsanız başarılara ulaşırsınız.” cümle-
Cevap D
sinden hareketle parçanın başına “Bir
konuyu okura en uygun biçemle aktar-
mak gerekir” cümlesinin getirilmesi en
7. Parçanın bütününde dünyada taşıma
uygun seçenek olacaktır. Biçem; yazarın
amaçlı yaygınlaşan akıllı kart kullanımın-
konuyu anlatma tarzını, yöntemini ifade
dan ve bu kartların kullanım alanlarından
eder.
söz edilirken V. cümlede akıllı kartların
Cevap C birçok alanda yenilik getireceğinden söz
edilmiştir.
Cevap E
4. Oscar Wilde’ın aktarılan sözünden herke-
sin doğru dediği bir şeyin doğru olma-
ma olasılığının yüksek olduğu sonucuna 8. Kurum ve kuruluş isimlerine gelen ekler
varılabilir. Burada doğru bir düşünce ya kesmeyle ayrılmadığından I numaralı
da davranışın herkesçe onaylanmasının sözün yazımı “Hacettepe Üniversitesi
mümkün olamayacağı vurgusu yapılmış- Tıp Fakültesi Dekanlığının” şeklinde
tır. olmalıdır.
Cevap B Cevap A
22
9. Son cümlede “dil” sözcüğü özne göre- 11. Öncüldeki cümlenin ögeleri şöyledir:
vindedir. Özneden sonraki kelimeler de Bu yaşına kadar kimseyi dinlemediği ve
virgülle ayrıldığından özneyi belirtmek kendi düşüncelerinin doğru olduğuna
için V. boşluğa noktalı virgül gelmelidir. inandığı için büyük bir şirketi
Ayrıca cümlede ara söz de kullanılma- Z. T. B.li N.
mıştır.
kısa zamanda batırdı.
Cevap E Z. T. Yüklem
Cevap B
23
12. V numaralı “insanı coşkuya boğacak bir 14. Mısralardaki, “gözyaşın - dan” sözcü-
romantizmi” sözü sıfat tamlamasıdır. Bu ğünde çıkma/ayrılma eki kullanılmıştır.
tamlamanın tamlayanı sıfat-fiil eklerini
“doğ - ur - muş idi” sözcüğü duyulan
almıştır. Fakat belirtisiz isim tamlaması
geçmiş zamanın hikâyesi biçiminde hem
olmadığı için E seçeneğindeki ifade yan-
türemiş hem de çekimlenmiş birleşik
lıştır.
çekimli (zamanlı) fiildir.
Diğer seçeneklerdeki sözlerin tür açısın-
“sevinçle” sözcüğü “sev-” fiilinden
dan açıklamaları şu şekildedir:
türemiştir.
Çanakkale / Zaferi (Belirtisiz isim tam.)
“büyü-t-” fiili “büyü-” fiilinden türe-
Bileşik tamlanan
miştir.
sözcük eki
(tamlayan) (tamlanan) “ana - sı” sözcüğündeki “-sı” eki belirt-
me hâl eki değil, iyelik ekidir.
su götürmez gerçek (Sıfat tamlaması)
deyim Cevap C
(tamlayan) (tamlanan)
Nasıl gerçek?
15. Verilen cümlede “Yaz aylarında yeşil
mısır yapraklarına sarıp tuzlandıktan
Onun / edebiyatı sonra tüketilen kaynamış mısır” ifade-
si cümlenin öznesidir. Dolayısıyla “bize”
Zamir tamlayan tamlanan
eki eki sözcüğü I numaralı yere getirilemez. Aksi
(tamlayan) (tamlanan) takdirde özne parçalanır. “Bize” sözcüğü
cümlede dolaylı tümleç görevinde olaca-
Yazılacak olan metinler (Sıfat tamlaması)
ğı için numaralı diğer yerlere getirilebilir.
Sıfat-fiil Sıfat-fiil
(tamlayan) (tamlanan)
Cevap A
Hangi metinler?
Cevap D Cevap B
24
18. Parçadaki “o kalıpların içine gene eski 21. Parçadaki “... bu bağlar ona bir ait olma
bildiğimizi döküyoruz” sözünden an- ve bir yerlere köklenmiş olma duygusu
laşılacağı üzere edebiyattaki değişimin ve güvenlik hissi de verir.” ifadesi A se-
yalnızca görünüşte gerçekleştiğinden çeneğindeki sorunun,
yakınılmaktadır.
“Bunlar, normal insan gelişiminin bir
parçası olmaları anlamında organik-
Cevap A
tir.” ifadesi B seçeneğindeki sorunun,
“... asal bağlardan kurtulan insan bazı
yükümlülüklerle karşı karşıya gelir:
19. Parçada geçen “... insan deneyimi” Kendini dünyada yönlendirmek, bir
ifadesinden A seçeneği, yerlere kök salmak, bireycilik öncesi
var oluşuna özgü olandan farklı yollar-
“... yazılı dil” ifadesinden B seçeneği,
dan güvenliği bulmak.” ifadesi C seçe-
“sözcükler aşırı kullanımdan köhne- neğindeki sorunun,
miş” ifadesinden D seçeneği,
“Simgesel konuşursak birey, kendini
“... bunu aktarmak” ifadesinden de E se- dış dünyaya bağlayan göbek kordo-
çeneği çıkarılabilir. nunu koparmadığı sürece özgürlükten
Fakat parçadan, öykü ve romanın sürekli yoksundur.” ifadesi E seçeneğindeki so-
değişen, gelişen bir tür olduğu çıkarıla- runun cevabıdır.
maz.
Cevap D
Cevap C
22. Parçada “asal bağlar”, kişinin kendini
dış dünyaya bağlayan “göbek kordonu”
olarak yani sosyal bağlar olarak tanım-
lanmıştır. Buna göre “çocuğun annesine
20. Parçada geçen “Kahvenin ana vatanı
olan bağı, ilkel insanın klanına olan
olan Etiyopya’nın yüksek yaylalarında
bağı, birinin ait olduğu sosyal sınıfa
yerli halk bu bitkinin tanelerini un hâ-
olan bağı ve kişilerin aileye olan bağı”
line getirip bir çeşit ekmek yapıyordu.”
sosyal bağlar olarak gösterilebilir.
ifadesinden B ve C seçeneklerine,
B seçeneğinde geçen “kendi vicdanına
“Meyveler kaynatıldıktan sonra suyu
olan bağ” ise sosyal değil, bireysel bir
içilmek suretiyle tıbbi amaçlı kullanılı-
bağdır.
yor ve ‘sihirli meyve’ olarak adlandırılı-
yordu.” ifadesinden D seçeneğine, Cevap B
“Kahveyi günümüzdeki gibi işleyip
içmeye başlayan Yemen’deki bir sufi 23. Parçada beyinle ilgili çalışmaların, ola-
tarikatıdır.” ifadesinden E seçeneğine bilecekler kestirilemez boyuta geldiği
ulaşılabilir. zaman tehlikeli bir hâl alacağı ve bu ça-
lışmaların da bazı kişilerce engellenmeye
Parçada, kahvenin kahvenin nasıl yetişti- çalışılacağı vurgulanmış, bu da “fişi çek-
rildiğinden söz edilmemiştir. mek” benzetmesiyle verilmiştir.
Cevap A Cevap B
25
24. “İnsan beyni öyle gelişmiştir ki ona yö- 27. Parçada bölgeye gelen misyonerlerin sa-
nelik olarak yapılan çalışmalar ancak yesinde bölgede okuma yazma etkinlik-
riskli deneme yanılma yöntemleriyle lerinin başladığı ifade edilmiştir.
gerçekleşmiş ...” ifadesinden A seçene-
ğine, Cevap C
“İnsan beyninin çalışma şekli her za- 28.
man yargılama, yaratıcı düşünce ve
yetersiz kanıtlardan yola çıkıp düş gü- Ayşe Burcu Ceyda Duygu
cüne dayanarak düşünme ve üretme (3) ?, ? X N X
yeteneği doğrultusunda olmuştur ...” makale
ifadesinden B ve E seçeneklerine, (4) tez X N, ? L N
“Acaba insan beyninin (belki daha ba-
sit) bir haritasını çıkarmayı öğrenip ...” Duygu ve Burcu makale okumadığına ve
ifadesinden C seçeneğine ulaşılabilir. Ceyda bir makale aldığına göre kalan 2
makale Ayşe’dedir. Fakat hangi konulara
İnsan beyninin çalışma prensibinin bilgi-
ait makalelerin alındığı bilinmemektedir.
sayarlarla aynı olduğuna yönelik bir ifa-
deye parçada yer verilmemiştir. Ceyda sadece 1 makale 1 tez aldığına
Cevap D göre kalan 2 tez Burcu’da olacaktır. Ön-
cülde iki kişinin N konusuna ait tez aldığı
25. VI. cümlede sözü edilen bölgede yaşa- ifade edildiğine göre bu iki kişi Burcu ve
yanların misyonerler gelinceye kadar Duygu’dur. Burcu’nun aldığı ikinci tez ve
okuma yazma bilmediklerinden söz edil- Ayşe’nin aldığı makaleler bu durumda
miş, bilinmemektedir. Bu bilgilere göre Ayşe
VII. cümlede de bunun sonucu olarak ve Burcu’nun aynı türde ödev alması ola-
edebiyat eserlerine çok az rastlandığı be- naksızdır.
lirtilmiştir. Dolayısıyla VI. cümle VII. cüm- Cevap D
lenin (yani kendinden sonraki cümlenin)
gerekçesi durumundadır. 29. Ayşe’nin tez almadığı bilindiğine göre C,
D ve E seçenekleri elenir. Öncüllerde sa-
Cevap E
dece iki kişinin aynı konuya ait tez aldığı,
26. III. cümlede “Afrika şiirinin büyük bir bunun dışında aynı konuya ait aynı tür
bölümü bin yılı aşkın bir süre önce ya- ödev alınmadığı ifade edilmiştir. Ceyda
zılmış olduğu hâlde …” ifadesinde III. N konusuna ait makale aldıysa Ayşe’nin
öncüle, de N konusuna ait makale alması müm-
V. cümlede “… İslam dininden esinle- kün değildir. Buradan da A seçeneğini
nilmiş dinsel yapıtlar, yazılı edebiyatın eleyebiliriz. Dolayısıyla Ayşe K konusuna
ilk örnekleridir.” ifadesinde de I. öncüle ait makale ve L konusuna ait makale oku-
değinilmiştir. muş olabilir.
1. Parçada Necatigil’in şiirlerinde birçok açık 5. “Tıpkı insanlarda olduğu gibi...” ifade-
noktayı kasıtlı olarak bıraktığı belirtilmiş sinde bir karşılaştırma söz konusu olduğu
ve bunun nedeni de mecazlı bir şekilde, için parçada insanlarla roman karakter-
“şiirin okuyucuyla birlikte yazılması” lerinin karşılaştırıldığı anlaşılmaktadır.
şeklinde aktarılmıştır. Burada şiir tabii Buna göre I. cümleden sonra bu cümle
ki okuyucuyla birlikte yazılmamaktadır. getirilebilir.
Asıl anlatılmak istenen okurun da yorum
yapmasını ve şiiri anlamlandırmasını sağ- Cevap A
lama çabasıdır.
Cevap D
Cevap C
4. Gerekçe; bir olayın, olgunun, durumun II. cümlede Türkçeyi ana dili olarak kulla-
nedeni demektir. Bu tip sorularda yük- nan insanların sayısı hakkında bilgi veril-
lemlere “Niçin?” sorusunu sorup bir son- miş,
raki cümlenin bu soruya cevap oluşturup III. cümlede Türkçenin diğer dillere göre
oluşturmadığına bakılır. sıralamadaki yeri belirtilmiş,
III. cümleye “Deleuze neden özneyi, V. cümlede Türkçeye uygun olmayan
imgeleri, olguları vs. sorgulayarak metinlerin tartışmaları körüklediği anla-
ve yapı sökümüne ayırarak gerçekli- tılmıştır.
ği sunmuştur?” sorusu sorulduğunda
D seçeneğinde Türkçenin anlam sıkıntısı
“Aksi takdirde modern dünya üzerine
oluşturacak “hiçbir” özelliğinin olmadığı
yapılan tüm yorumlar modernliğin
söylenmiştir ancak parçada IV. cümlede
şekillendirdiği bir düşünce sisteminin
“yok denecek kadar azdır.” ifadesiyle
doğmasına yol açacaktı.” cevabı alınır.
bazı olumsuz özelliklerin de olduğu be-
Yani III. cümlede belirtilen durumun ne- lirtilmiştir. Bu bakımdan ifadeler birbirini
deni (gerekçesi) IV. cümlede açıklanmıştır. tam olarak tutmamaktadır.
Cevap C Cevap D
27
7. Verilen cümlelerin anlamlı bir paragraf 10. C seçeneğindeki cümlede bir alıntıya (kişi,
oluşturacak sıralaması II - V - IV - I - III kendi sözünü aktarmış) yer verilmiştir. Bu
şeklindedir: alıntı cümle tırnak içinde olmadığı için
soru işareti yerine virgülle kapatılmaldır.
Şarj edilebilen piller, fotoğraf maki-
nesi, kamera gibi enerji gereksinimi Eğer alıntı cümle tırnak içinde verilseydi
yüksek elektronik aygıtlar için normal soru cümlesi olduğu için, cümlenin sonu-
pillere göre çoğu zaman daha kullanış- na soru işareti getirilebilirdi.
lı oluyor. / Ancak onları şarj edebilmek
“Hayatın güzel olduğunu nasıl anlata-
için fotoğraf makinesi boyutlarında bir
biliriz?” diye soruyorum kendime.
şarj cihazını ve kablolarını da yanınız-
da taşımanız ve bir priz bulmanız ge- Diğer seçeneklerdeki işaretler boş bırakı-
rekiyor. / Koreli tasarımcılar bu soruna lan yerlere getirilebilir.
yel değirmenlerinden esinlenen küçük
Cevap C
bir aygıtla çözüm bulmuşlar. / Febot
adı verilen aygıt, pervaneli bir tüp bi-
çiminde ve içine şarj edilecek kalem pil
konuyor. / Aygıt, vantuzu yardımıyla 11. Parçada verilen kelimelerin yapısal ince-
pencerenin dışına yapıştırıldığında, lemesi şu şekildedir:
içindeki pil, esen rüzgârın pervaneyi kullan - ıl - arak
döndürmesiyle birlikte şarj oluyor. kök y.e. y.e.
Cevap E
28
13. Altı çizili kelimelerden “bunun” sözcüğü 16. Parçanın bütününde sözü edilen eserin
işaret zamiri, anlaşılmasının sabır istediği ve buna de-
ğeceği vurgulanırken IV. cümlede sözü
“nesne” sözcüğü isim,
edilen eserin bir üslüp özelliğine değinil-
“olarak” sözcüğü zarf-fiil, miş ve özel bir yargı oluşturulmuştur.
“bambaşka” sözcüğü niteleme sıfatıdır, Ayrıca parçadaki III. cümlede sözü edilen
“bir” kelimesi ise sayı değil belgisizlik an- romanın dilinin ağır ve sanatlı olduğu dile
lamındadır, yani belgisiz sıfattır. getirilmiş, V. cümlede ise bu ağırlığın kat-
lanılması gereken bir durum olduğundan
Cevap A söz edilmiştir.
IV. cümlede metnin “ben” anlatıcı etra-
14. A seçeneğinde “bize” sözcüğü dolaylı
fında oluşturulduğu söylenerek paragra-
tümleç,
fın anlam akışı bozulmuştur.
C seçeneğinde “yıllar geçtikten sonra”
ifadesi zaman anlamlı zarf tümleci, Cevap D
D seçeneğinde “durmadan” sözcüğü
durum anlamlı zarf tümleci,
17. Parçada geçen “İnsanların duymaktan
E seçeneğinde “iki arkadaşını” ifadesi de
kaçındıkları, söylemeye çekindikleri
belirtili nesnedir.
her şeyi ortaya çıkarmak, onların üze-
B seçeneğinde belirtisiz nesne kullanıl- rine korkusuzca gitmek...” sözünden
mamıştır. yazarın insanların duymak istemedikleri
gerçekleri dile getirmek için çabaladığı
Cevap B yargısına ulaşılabilir.
29
19. Parçada “Rusya’da tümülüs mezarların- 21. Verilen parçanın V. cümlesine kadar Leyla
da ortaya çıkarılan bronz ve altından Erbil’in hikâyelerine ve bunların kahra-
süs eşyaları, eyerler, koşum takımları, manlarına genel bir bakış söz konusudur.
baltalar vs. büyük bir özgünlük içinde V. cümleden itibaren yazarın öykülerin-
işlenmiştir.” ifadesinden A, B ve E seçe- deki kahramanların kimler olduğu anla-
neklerine ulaşılabilir (“eyer” atın evcilleş- tılmıştır.
tirildiğinin göstergesidir)
Cevap D
“Kaynağı konusunda tartışmaların gü-
nümüzde hâlâ sürdüğü” ifadesinden de 22. Parçada geçen “Rothacker, ülkeler ara-
C seçeneğine ulaşılabilir. sı çekişmeler sonucu bir ülkenin rakip
Parçada bozkır sanatının kaynağı konu- medeniyet karşısında güçsüz duruma
sunda tartışmalar olduğundan söz edil- düştüğü ve çeşitli çareleri aradığı dö-
miştir. Dolayısıyla sanatın nasıl oluştuğu nemleri ‘kültürel kriz dönemleri’ adıy-
bilinmemektedir. la anar.” cümlesinde siyasi gelişmelerin
kültürel yapı üzerindeki etkilerinden söz
Cevap D edilmiştir.
Cevap A
Cevap D Cevap C
30
24. Parçada geçen “Toplumları, onların 27. Verilen bilgilere göre aşağıdaki gibi bir
yaşamlarını, kültürlerini, bilimsel, dü- tablo oluşturulabilir:
şünsel, sanatsal tüm birikimlerini ele Cemil, Efe ve Hamit’in doktora yaptığı
veren çetele, bu yöndeki bütün çıktı- bilinse de bölümler bilinmediği için tab-
ların dilsel göstergesi de denebilir.” ifa- lonun dışına yerleştirilmiştir. Aynı şekilde
desinde sayıp dökmelere yer verilmiştir. Ankara Üniversitesinde okuyanlarla Gazi
Parçanın ilk cümlesinden anlaşıldığı üze- Üniversitesinde okuyan kişiler tablonun
re tartışmacı (eleştirel) bir üslup vardır. dışındadır.
“Bu yüzden değil mi zaten dünya top-
Üniver-
lumlarının kendilerini olduğu gibi ele Bölüm YL Doktora
site
verdiği bir panayır aynı zamanda dün-
ya masalları.” cümlesi devrik cümledir. Iletişim 1 -
Parçada öznel yargılar (ninnilere benzer, Felsefe 1 1
hücreler dinleniyor, bir panayır aynı za- AÜ Fatin
manda...) bulunmaktadır. Arkeo-
- 1
loji
Parçanın anlatımında ikilemelere yer ve-
rilmemiştir. Fizik 1 -
Cevap E
31
28. Doktora öğrencilerinin kim oldukları (Ce- 30. Cemil, felsefe bölümünde eğitim alıyorsa
mil, Efe, Hamit, Berk ya da Demir) bilin- aşağıdaki gibi bir tablo çıkar. Tabloda I, II
diğine göre, Gülben’in fizik ya da jeoloji ve IV. öncüllerdeki ifadelere kesin ulaşılır.
alanında yüksek lisans eğitimi aldığı ke- Jeoloji bölümünde yüksek lisans yapanın
sinlikle doğrudur. kim olduğu belli değildir.
Cevap A Üniver-
Bölüm YL Doktora
site
İletişim 1 -
Felse-
1 Cemil
AÜ fe
Arkeo-
- Efe
loji
Fizik Gülben -
Mate-
- Hamit
GÜ matik
Berk/ Berk/
Jeoloji
29. Demir Demir
Üniver- Cevap D
Bölüm YL Doktora
site
İletişim Fatin -
Felse- Cemil /
Aytuğ
AÜ fe Efe
Arkeo- Efe /
-
loji Cemil
Fizik 1 -
Mate-
- Hamit
GÜ matik
Berk/ Berk /
Jeoloji
Demir Demir
Cevap E
32
Çözüm 07
Cevap B
Cevap E Cevap A
33
9. E seçeneğinde “anadil” sözcüğünün 12. D seçeneği sadece özne ve yüklemden
doğru yazımı “ana dil” şeklinde ayrıdır. oluşmuştur.
Cevap C
34
15. I ve II. cümlede depremin büyük bir afet 18. “Zeytinyağı, tansiyonun kontrol altın-
olduğu fakat tek afetin deprem olmadığı da tutulmasında da...” ifadesinden A
yönünde bir saptama yapılmıştır. III. cüm- seçeneğine,
leden itibaren insanların afetler karşısın- “Dünyada kalp hastalıklarının en az gö-
daki tutumları anlatılmaya başlanmıştır. rüldüğü ülkeler, zeytinyağının yoğun
olarak tüketildiği...” ifadesinden B seçe-
Cevap B
neğine,
“zeytinyağının, sindirim sisteminin
düzenlenmesini sağlarken” ifadesin-
16. Parçada “…burjuva-kapitalist düzeni
den C seçeneğine,
sert bir dille eleştirmiş. Aynı zaman-
da, toplumsal baskıyı ve insanın insan “en önemli etkisi, kandaki ‘kötü koles-
tarafından aşağılanmasını ortadan terol’ miktarını düşürmesi” ifadesinden
kaldıracak her türlü somut olanağı da E seçeneğine ulaşılabilir.
geri çevirmiştir.” ifadesinden Dostoyev- Dokuların yenilenmesine yönelik bir ifa-
ski’nin çelişkili bir tutum sergilediği anla- deye parçada yer verilmemiştir.
şılmaktadır. Dostoyevski hem kapitalizme
karşı çıkmış hem de onu engelleyecek çö- Cevap D
zümlere yanaşmamıştır.
Cevap C
Cevap A
23. Parçada “yüz, tanıma, yüz körlüğü, 26. Parçada Osmanlının sanat anlayışının
hasta…” kelimeleri yinelenmiş; “daha iyi günümüzdekinden (merkezden taşraya
anlıyoruz, …yaşımız yüzümüzde işlen- doğru yayılma açısından) farklı bir özel-
miştir, pencere aralayınca” ifadelerinde lik gösterdiği belirtilmiştir. Dolayısıyla D
anlatıcının yorumuna yer verilmiştir. seçeneğindeki soruya “evet” yanıtı ve-
rilmiştir.
“Ancak aramızda her yüz kişiden bir
veya iki kişinin…” ifadesinde sayısal veri Cevap D
kullanılmış ve “daha iyi anlıyoruz, özel-
likle son yıllarda artmakta, en iyi bili-
nen formu” ifadelerinde karşılaştırmalar 27. Parçanın girişinde “fikirler sürekli de-
yapılmıştır. ğişmiş” ifadesinden B seçeneğindeki
Parçada herhangi bir tanık gösterme yargıya ulaşılabilir.
(alıntı yapma) söz konusu değildir.
Cevap B
Cevap B
36
28. Verilen bilgileri adım adım yerleştirelim: 29. Bu bilgilere göre Ufuk ve Vedat’ın ödevle-
ri kesinlikle farklı konulardadır.
Öncelikle soruda kesin olanlar yerleştirilir,
buna göre Reyhan’ın yerlerinden biri ve
Cevap B
Vedat’ın yeri kesindir.
Cevap D
37
Çözüm 08
Cevap B
Cevap E Cevap E
38
8. I. cümlede Çatalhöyük’le ilgili bilgi veril- 11. Birinci ayraca tamamlanmamış bir cümle-
diğinden A, nin sonunda yer aldığı için üç nokta (…),
II. cümlede bölgenin coğrafi (jeopolitik) ikinci ayraca yargısı tamamlanmış bir
konumundan bahsedildiğinden B, cümlenin sonunda yer aldığı için nokta (.),
üçüncü ayraca özneyi belirtmek için vir-
IV. cümlede “Dünyanın en eski yerleşim- gül (,),
lerinden…” ifadesinde geçen “en” karşı-
dördüncü ayraca ünlem ifadesinin henüz
laştırma zarfı kullanıldığından D,
bitmediğini göstermek için virgül (,) ve
V. cümlede mevcut bir durum hakkında beşinci ayraca ise telaş anlamı içeren bir
tespitte bulunulduğundan E seçeneği cümlenin sonuna koyulması gereken ün-
doğrudur. lem işareti (!) getirilmelidir.
Ancak C seçeneğinde verilen bilgiler bir Cevap E
olasılık değil, tahmin anlamı içermekte- 12. Dizelerdeki “hiçbir” sözcüğü bir ismi nite-
dir. leyen sözcük olduğundan sıfat, “şey” söz-
cüğü bir kavram adı olarak kullanıldığın-
Cevap C
dan isim, “kapkaranlık” sözcüğü bir ismi
niteleyen sözcük olduğundan sıfat, “gibi”
sözcüğü ise cümleye benzerlik anlamı
kattığından ve tek başına anlamı olmadı-
9. Parçadaki “yapıt-ın” sözcüğünde ünsüz ğından edattır.
yumuşamasına aykırılık, Cevap A
“keşif-edilmesinin > keşfedilmesinin” sö- 13. Bir isim tamlamasının, sıfat-fiil eklerin-
zünde ünlü düşmesi, den birini almış ve sıfat görevindeki bir
sözcükle nitelenmesi ile oluşan tamlama
“art-ından > ardından” sözcüğünde ünsüz
grubuna sıfat-fiil grubu denir.
yumuşaması,
Verilen cümleler dikkatle incelendiğinde
“et - gi - leyen > etkileyen” sözcüğünde A seçeneğinde “dağ yamaçları” isim tam-
ünsüz benzeşmesi (sertleşmesi) görül- laması “kaplanmış” sıfat-fiiliyle,
mektedir. B seçeneğinde “trafik kazaları” isim tamla-
Ancak parçada ünsüz türemesine uğra- ması “hiç beklenmedik” sıfat-fiiliyle,
mış bir sözcük bulunmamaktadır. C seçeneğinde “köy havası” isim tamla-
ması “kokan” sıfat-fiiliyle,
Cevap A D seçeneğinde “ekmek parası” isim tam-
laması “yetecek” sıfat-fiiliyle nitelenerek
sıfat-fiil grubu oluşturmuştur.
Ancak E seçeneğinde “mis kokulu bahçe-
miz” tamlaması bir sıfat tamlamasıdır. Bu
10. III numaralı cümlede geçen “Ortado-
nedenle bu cümlede sıfat-fiil grubu bu-
ğu’da” sözcüğünün yazımı yanlıştır. Söz-
lunmamaktadır.
cüğün doğru yazımı “Orta Doğu’da” şek-
“Çiçeklerle bezenmiş mis kokulu bahçe-
linde olmalıdır.
mizde dolaşmak” ifadesi isim-fiil grubu-
Cevap C dur.
Cevap E
39
14. I. cümlede “uyanır uyanmaz” sözcükleri 16. Öncüldeki parça dikkatle okunduğunda
zarf-fiil eki aldığından A, I, II, III ve V. cümlelerde genel olarak Ayşe
Kulin’in edebî kişiliğinden bahsedildiği
II. cümle noktalama işaretiyle sıralanan iki
anlaşılmaktadır. IV. cümlede ise Ayşe Ku-
ayrı cümlenin birleşiminden oluştuğun-
lin’in yaşamından söz edilmiştir. Bu bilgi-
dan B,
ler ışığında verilen parçada düşüncenin
III. cümle bağlaçla birleştirilmiş iki cümle- akışını bozan cümle IV. cümledir.
den oluştuğu için C,
Cevap D
V. cümlede ise “karın görüntüsü” belirtili
isim tamlamasının arasına “bembeyaz”
17. Öncüldeki parçada “İngilizce sokak jar-
niteleme sıfatı girdiğinden E seçenekleri
gonuna özentisi her geçen gün artıyor”
doğrudur.
sözleriyle A’ya,
IV. cümlede bağlaç kullanılmamıştır.
“Alt yazılı filmlerde kullanılan argo söz-
“Sonra” sözcüğü zarf görevindedir.
cükler … esir alıyor.” sözleriyle C’ye,
Cevap D “İnternet üzerinden oynanan oyunlar
gençlerimizi dilimizden uzaklaştırmaya...”
sözleriyle D’ye,
15. Nesne - yüklem ilişkisi fiillerin çatı özellik- “ilgililerin bu konuya en kısa sürede çö-
lerinin sorulduğu soru kalıplarıdır. Buna züm bulması gerektiğini” sözleriyle E’ye
göre yüklemlerin nesne alıp alamaması değinilmiştir.
bakımından incelenmesi gerekir.
Ancak İngilizcenin kötü etkilerinden daha
A seçeneğinin yüklemi (dur - dur - ul - du)
çok genç yaştakilerin etkilendiğinden söz
B seçeneğinin yüklemi (dertlen - dir - i - yor) edilmemiştir.
C seçeneğinin yüklemi (bit - ir - e - me -
di - m) Cevap B
D seçeneğinin yüklemi (biçimlen - dir - il
- i - yor)
18. Parçanın genelinde atasözlerinin olu-
şumundan ve günümüze kadar nasıl
şeklinde oldurgan çatılı fiillerden oluş-
ulaştığından söz edilmiştir. Atasözlerinin
maktadır.
Türk diline ve kültürüne katkılarına vurgu
E seçeneğinde ise yüklem “çiz-dir-dik”
yapılmıştır. Buradan hareketle C seçene-
şeklinde oluşturulmuştur. “Çiz-” eylemi-
ğinde verilen yargı, parçanın ana düşün-
nin geçişlilik derecesi artırıldığı için bu
cesini oluşturmaktadır.
eylem ettirgen çatılıdır.
Fiilin nesne alıp almadığı şu şekilde kont- Cevap C
rol edilebilir:
– onu çizmek (uygun) 19. Parçadaki “masalımsı bir roman’’ ifadesin-
– onu durmak (uygun değil) den B seçeneğine,
Cevap C
25. I. cümlede geçen “muhteşem doğa ve
21. Öncüldeki parça anlam bütünlüğü dik- tarihin”,
kate alınarak okunduğunda bir öykü ya- III. cümlede “göz alıcı kiliseler”,
zarının, yazılarını nasıl oluşturduğundan,
IV. cümlede “İpek Yolu’nun en önemli kav-
yazma amacının ne olduğundan ve yazarı
şaklarından biridir” ve
güdüleyen etkenlerden söz edilmektedir.
Bu bilgilerin cevap olacağı en doğru ve V. cümlede geçen “tüm dünya tarihi açı-
kapsamlı soru ise E seçeneğinde veril- sından önemli olduğu da su götürmez bir
miştir. gerçektir” ifadelerinde yoruma yer veril-
miştir. Ancak II. cümlede yorum (öznellik)
Cevap E söz konusu değildir.
Cevap D Cevap D
41
27. III. cümlede verilen “… eleştirilen teleki- Elazığ’da gıda şirketine ait anket doldu-
nezi deneyleri, bazı konularda yanılsa- rulmadığı için Berk, Elazığ’da oturuyor
malara neden olmuştur.” yargısının ortaya olamaz.
çıkış nedeni IV. cümledeki “Bu yanılsa-
malar deneyi yürütenlerin telekineziye Cevap E
duyduğu inançla doğrudan orantılıdır.”
sözleriyle açıklanmıştır.
Cevap C
Temizlik Gıda
Ankara + + (aylık /
yıllık)
(Ceyda /
Efe)
Bolu + (aylık) 30. Soru kökündeki “Demir’in yıllık bir anket
doldurduğu biliniyorsa” ifadesinden aşa-
İzmir + (aylık) ğıdaki tablo oluşturulur.
(Fatih)
Elazığ + (yıllık) Temizlik Gıda
1. Parçada sözü edilen kişi, antolojinin seç- 5. Verilen cümlelerin anlamlı bir bütün oluş-
melerini yaparken her şaire aynı mesa- turacak biçimde sıralanışı IV – II – I – V –
fede duramadığını, kendi beğenilerini III şeklinde olmalıdır. Bu durumda baştan
dikkate aldığını açıkça dile getirmiştir. ikinci cümle, II numaralı cümle olur.
Buradan kişinin öznel bir tutum içerisin-
de olduğu anlaşılmaktadır. Cevap B
Cevap A Cevap B
43
10. Birinci boşluğa eş görevli ögeleri ayırmak 13. Parçada geçen II numaralı sözcük “gel-“ fi-
için virgül (,) , iline getirilmiş “an-en” sıfat-fiil eki almıştır.
ikinci boşluğa tamamlanmamış bir yargı III numaralı sözcükte geçen “-ım-im”, aitlik
olduğu için üç nokta (…), bildiren iyelik ekidir.
IV. sözcük “kitap-evi” sözcüklerinden olu-
üçüncü boşluğa tamamlanmış bir yargı
şan birleşik isimdir.
olduğu için nokta (.),
V. sözcükte “oku-y-ucu” şeklinde yardımcı
dördüncü boşluğa ise kendisinden sonra ses görülmektedir.
açıklaması yapılan bir ifadeye yer verildiği
Ancak I numaralı sözcük zarf-fiil değildir.
için iki nokta (:) getirilmelidir.
Çünkü fiilimsiler iş ve hareket anlamı taşı-
Cevap E yan yani fiil soylu sözcüklerdir. “Boyunca”
sözcüğünde ise fiil anlamı yoktur.
Cevap D
15. Parçanın I, II, IV ve V. cümlelerinde bakıcı
annelerle ilgili genel bilgiler verilirken III.
cümlede korunmaya muhtaç çocuklar-
dan bahsedilmiş ve parçanın anlam bü-
12. I. cümle, tek bir yüklemi olan (basit), yük-
tünlüğü bozulmuştur.
lemi sonda olmayan (devrik) ve yüklemi
çekimli fiil olan bir fiil cümlesidir.
Cevap C
II. cümle, içinde fiilimsiler bulunan (açma-
ya, başlayan) ve yüklemi fiil olan girişik
16. Parçada geçen; “Yazarın sanatlı anlatım
kaygısı yoktur.” ifadesinde I. öncüle,
birleşik bir fiil cümlesidir.
“Toplumu; bilimsel, siyasal, sanatsal ya da
IV. cümle hiçbir ögesi ortak olmayan iki
sosyal bir konuyla ilgili düşündürmeyi”
ayrı cümleden oluşan bağımsız sıralı bir
ifadesinde III. öncüle,
cümledir.
“Genellikle gazetelerden tanıdığımız yazı
V. cümle içinde fiilimsiler bulunan (yetiş- türleridir.” ifadesinde IV. öncüle değinil-
meye, çalışan), yüklemi sonda olmayan miştir.
(devrik) ve fiil olan birleşik bir fiil cümle- Parçada düşünce yazılarının gerçekler-
sidir. den yola çıkılarak yazıldığına dair bir bil-
Ancak III. cümle biçimce olumlu, anlamca giye yer verilmemiştir.
olumsuz bir cümledir.
Cevap B
Cevap C
44
17. “... Kurtuluş Savaşı devrelerini Sakarya 19. Öncülde verilen parçada geçen “Bilinen
Savaşı sonrasına kadar vermeye çalışır.” ilk okuryazar toplulukların yaşadığı böl-
ifadesinden A, gede…” ifadesinden A,
“Türk edebiyatında aydın-halk arasındaki “Tarih boyunca birçok medeniyetin beşi-
uçurumu açık ve kaygıdan uzak şekilde ği olan bölge…” ifadesinden B,
ele alan...” ifadesinden B,
“her tür bitkiye uygun verimli tarım arazi-
“... 4 - 4,5 aylık bir “kabusun” gözlemlerin- leri…” ifadesinden C,
den ortaya çıkarır.” ifadesinden C,
“belirli bir idari bölge olarak nitelendiril-
“... okuyucunun daha iyi anlamasını ve memiştir.” ifadesinden D seçeneğine ula-
Ahmet Celal’in çaresizliğini anlatmak şılabilir.
ister.” ifadesinden D seçenekleri Yakup
Ancak parçada Mezopotamya’nın birçok
Kadri’nin Yaban romanını yazma amaçları
kez saldırıya uğradığına dair bir bilgiye
arasında gösterilebilir.
yer verilmemiştir.
Ancak parçada yazarın okuyucuyu yön-
lendirme çabası içinde olduğuna dair bir Cevap E
bilgiye yer verilmemiştir.
Cevap E
Cevap B
Cevap C
Ancak parçada öznel anlatıma ağırlık ve- Ancak kimler tarafından icat edildiğine
rilmemiştir. dair bir bilgiye parçada yer verilmemiştir.
Cevap A Cevap B
46
27. Öncülde verilen parçanın V. cümlesi 29. Soru kökündeki “Kaan tüm dersleri
kendinden önce gelen cümlenin gerçek- Lale ile alıyorsa…” ifadesi dikkate alın-
leşme nedenini yani gerekçesini anlat- dığında tablo aşağıdaki gibi olacaktır.
maktadır. (17. yüzyıla kadar cam ve ayna Kaan, piyano dersini ve Lale de flüt der-
yapımında söz sahibi olan ve bunu tüm sini almadığına göre Kaan ve Lale sadece
medeniyetlerden gizleyen Venedikliler bağlama ve şan dersini birlikte alabilirler.
bu sırrı özenle saklıyorlardı. (V) Çünkü bu Aşağıdaki tablodan Kaan ve Lale’nin flüt
gizemli buluşun tek sahibi ve kullanıcısı dersini birlikte alması düşünülemez. Yok-
olmak istiyorlardı.) sa piyano ya da şan dersleri boşta kalır.
bağla-
bağlama
ma flüt flüt
şan
şan
piyano flüt
Cevap D
47
Çözüm 10
1. Altı çizili söz, “kültür çatışması” yaşayan 6. IV. cümlede Sultan Süleyman’ın Belg-
bir kişinin psikolojik durumunu belirtmek rat’a yürümek için hazırlık yaptığından,
için kullanılmıştır. A, B, D ve E seçenekle- III. cümlede Belgrat’ın düştüğünden söz
rindeki ifadeler bu duruma (yani kültür edilmektedir. Dolayısıyla III. cümle IV.
çatışmasına) uygundur. cümlenin arkasına getirilmelidir. Ayrı-
ca IV. cümlede “Avrupa’nın bölünmüş
C seçeneğindeki “toplumla barışık ola-
olması” ifadesi V. cümlenin devamında
mama” farklı yönde bir yargıdır.
olması gereken bir ifadedir. Buna göre III
Cevap C ve V. cümleler yer değiştirdiğinde parça
anlamlı bir bütün oluşturur.
2. I. cümlede “bir adım önde” sözüyle,
Cevap D
II. cümlede “kıskanır” sözüyle,
IV. cümlede “ne keyifsiz ne hüzünlü” 7. D seçeneğindeki “mekânlarda” sözcü-
sözüyle, ğünde “-de bulunma eki” değil, “dâ-
hil olma, karşılaştırma” anlamı veren
V. cümlede “selamını getirir” sözüyle
“de bağlacı” kullanılmıştır. Dolayısıyla
cümlelerde kişileştirme yapılmıştır.
“mekânlar da” şeklinde yazılmalıdır.
“Yazarların esin kaynağı, şairlerin vaz-
geçilmezidir.” cümlesinde kişileştirme Cevap D
yapılmamıştır.
8. Numaralanmış virgüllerden I, II ve III.sü sı-
Cevap C fat tamlamasındaki tamlayanlar arasında;
V.si isim tamlamasındaki tamlananlar ara-
3. Öncüldeki cümlede geçen “Asur, sağlam
sında kullanılmıştır.
kurumları sayesinde” ifadesinden Asur-
luların çeşitli örgütlenmeler meydana IV.sü özneyi (bunlar) vurgulamak için kul-
getirdiği yargısına kesin olarak ulaşılabilir. lanılmıştır.
Cevap D Cevap D
48
10. Türkçede bildirme eki ‘’-dır (-dir, -dur, C) Halk şiirinin temel yapı taşı,
-dür, -tır, -tir, -tur, -tür)’’ ekidir. Bu ek ya Özne
isimlere gelerek onları yüklem yapar ya kaynağının toplum hayatı oluşudur.
da çekimli fiillere eklenerek onlara çeşitli Yüklem
anlamlar katar.
D) Yazar, insan ilişkilerini çözümlemeyi
Buna göre, numaralanmış cümlelerden Özne Nesne
I.deki ‘’vardır’’, III.deki ‘’talebedir’’, IV. hedef alır.
deki ‘’sorumludur’’, V.deki ‘’yoktur’’ ke- Yüklem
A) Aspendos, Balkız köyünün yakınında 15. Öncüldeki parçada, İhtiyarlar Balladı adlı
Özne Dolaylı tümleç şiirin, çevresinde ihtiyarlar bulunan kişi-
kurulmuştur. lerce daha çok beğenildiğinden söz edil-
Yüklem miştir. Buna göre E seçeneğinde verilen
“Bir eserin içeriği, kişinin kendi haya-
B) Yapısalcı eleştiri, metnin iç düzenini
tıyla örtüştüğü ölçüde onu etkiler.” ifa-
Özne Nesne
desi parçadan çıkarılabilir.
dilsel bütünlükten kopmadan verir.
Zarf tümleci Yüklem
Cevap E
49
16. Parçadaki “Ancak ölen kimsenin zen- 18. Parçadaki “güllaç paketlerini ramazan
ginlik, fakirliğine, önemli bir kişi olup ayı içinde tüketiyorlar” ifadesinde B se-
olmadığına göre mumya tekniği ve çeneğine,
mumyalama töreni değişirdi.” ifadesin-
“Ramazan gülü” ifadesinde C seçeneği-
den A seçeneğine,
ne,
“… hayvanların ölülerini inceleme fır-
“mısır nişastası, buğday unu ve su” ifa-
satı bulduğundan, Antik Dönem’de
desinde D seçeneğine,
Mısır’da tıp çok ileriydi.” ifadesinden
B ve D seçeneğine, “Türklere özgü” ifadesinde E seçeneği-
ne değinilmiştir.
“Mısırlılar, insanın öldükten sonra ye-
niden eski hâlini alacağına inandıkla- Yurt dışında da tüketildiğine yönelik bir
rından” ifadesinden E seçeneğine ulaşı- bilgiye yer verilmemiştir.
labilir.
Cevap A
C seçeneğiyle ilgili bir yargıya parçada yer
verilmemiştir.
Cevap C
50
21. “Kuşkusuz organizmanın her gün ...” 24. Parçadaki “gözle okunsun diye yazıl-
ifadesinde A seçeneğine, mış” ifadesinden “yazarların dilinin
monoton, ahenksiz olmasından ve
“... hatta bu durum zararlı bile olabilir.”
duygulara hitap etmemesinden” yakı-
ifadesinde B seçeneğine,
nıldığı görülmektedir.
“... biyokimyasal olaylarda yardımcı ...”
ifadesinde C seçeğine ve Cevap B
“Hastalıkların engellenmesinde ...” ifa-
desinde D seçeneğine değinilmiştir.
Vitaminlerin doğal yolla alınması gerekti-
ğiyle ilgili bir bilgiye parçada yer verilme-
miştir.
25. II. cümlede sıcak suyun akarsuya karıştığı,
Cevap E III. cümlede de bu durumun farklı bir hay-
van ve bitki topluluğuna vesile olduğu
belirtilmiştir. Buna göre II ve III. cümleler
arasında neden - sonuç ilişkisi olduğu gö-
22. Parçada “Bazı alanlarda başarılı sonuç- rülmektedir.
lar alınmış ...” ifadesinde karşılaştırma,
Cevap A
“Aşırı C vitamini ...” ifadesinde örnekle-
me yapılmıştır.
Parçada geçen “... zararlı bile olabilir, ...
karaciğer bozukluğuna yol açabilir.”
ifadelerinde olasılık söz konusudur.
Parçanın bütününde bilgi verildiği için 26. Parçada “çevre bozkırdan hemen he-
anlatım biçimi açıklamadır. men tümüyle ilişkisini keserek … mik-
roklimasıyla …” ve “… akarsuya katılan
Parçada betimleyici ögelere, yani görsel
sımsıcak …” ifadesinden A seçeneğine,
unsurlara yer verilmemiştir.
“... çevreden farklı bir bitki örtüsü ve
Cevap A hayvan topluluğu” ifadesinden C seçe-
neğine,
“... yaban hayatı koşulları başlar.” ifade-
sinden B seçeneğine,
23. Parçanın yazarı, kalıplaşmış anlatımlar-
“... farklı bir ortama girilir.” ifadesinden
dan sıyrılmaya çalıştığını, bu yüzden üslu-
D seçeneğine ulaşılabilir.
bunu tek bir çizgiye oturtmadığını anlat-
tığına göre, sorunun da bu yönde olması Çevresinden farklı özellikler gösterdiği
gerekir. “Bir yazar üslup bakımından belirtilse de ülkedeki tek örnek olduğuna
niçin bu kadar farklılaşır?” sorusu, par- ulaşılamaz.
çanın bütününe uygundur.
Cevap E
Cevap C
51
27. Ceyhun hafta sonu çağrıldığına göre 28. Verilere göre pazartesi günü mülakata
pazar günü mülakata girmiştir. Efkan’la çağrılan Dilara’dır.
Ceyhun arasında sadece bir kişi olduğu-
na göre Efkan perşembe gününe, petrol Cevap D
mühendisliğinde okuyan çarşamba gü-
nüne ve kız öğrencilerden biri de cuma
gününe denk gelir.
P.tesi Çar. Per. Cuma Pazar 29. Ayfer’in Efkan’dan sonra mülakata çağrıl-
Dilara Burak Efkan Ayfer Ceyhun dığı kesindir.
(in- petrol (ma- (inşaat (makine
Cevap A
şaat kine ya da ya da
ya da ya da ma- bilg.)
ma- bilg.) den)
den)
Cevap C
Cevap C
52
Çözüm 11
Cevap A
53
11. Verilen parçada geçen “bildik (akşa- Tekstil ürünlerini dışarıya satan ülkemiz
müstü), denizden esen (rüzgâr)” söz- Ö
cükleri niteleme sıfatıdır; dışarıdan bu tür ürünleri de sık sık
D.T. B.li nesne Z.T
“sığmıyordu (sığmıyor idi, gidecekti
almaktadır.
(gidecek idi), heyecanlıydı (heyecanlı
Y.
idi)” ek fiil almış kelimelerdir;
Batı Anadolu’nun verimli toprakları ve
“bu” sözcüğü işaret zamiridir; doğal güzellikleri insanı derinden
“... heyecanlıydı” ismi ile biten cümle Ö B.li N Z.T.
isim cümlesidir. etkiliyor.
Y.
Parçada zaman zarfı yoktur.
Cevap D
Cevap B
Cevap E Cevap B
54
18. “İnsanı, diğer canlılardan ayıran temel 22. “Fakat hiçbir konu sadece konu oluşuyla
nitelik aklını kullanarak düşünme faaliye- sanatta kendini kurtaramaz.” ifadesin-
tinde bulunmasıdır.” cümlesinde karşılaş- den A seçeneğine, parçanın genelinden
tırma yapılmıştır. “Bazı hayvanlar bizden B seçeneğine, “Siz, sanat toplum içindir,
daha hızlı koşabilir ancak biz herhangi bir diyenlere aldırış etmeyiniz. Onların en
hayvandan daha hızlı olmamızı sağlaya- kabadayıları bile sanat, sanat içindir di-
cak arabalar yapabiliriz. Bazı hayvanların yenler kadar topluma mal olmamıştır.”
görme yetisi bizimkinden daha üstün- ifadesinden C ve E seçeneğine ulaşılabilir.
dür ancak hiçbir hayvan, teleskop ya da Parçada toplum menfaatinin sanatçının
mikroskop kullanan bir insandan daha yaratma yeteneğini sekteye uğratacağın-
iyi göremez.” cümlelerinde örnekleme dan söz edilmemiştir.
yapılmıştır. Bilgi verme amaçlı bir parça
olduğu için anlatım biçimi açıklamadır. Cevap D
Parçada geçen “akıl, düşünce” sözcükleri
soyut anlamlıdır. Herhangi bir betimle-
meye parçada yer verilmemiştir. 23. Parçada geçen III ve IV. cümlelerde öy-
künün şiire ve romana bir yönüyle yakın
Cevap D ancak bunlardan uzak, göz kamaştırıcı bir
cevherinin olduğundan söz edilmektedir.
19. Parça dikkatli okunduğunda anlatılan
Buradan öykünün kendine has özellikleri-
kişinin “hırsını dizginlediği” anlaşılır. Bu
nin olduğu ifadesine ulaşılabilir.
durumda “Başarıyı hırsıyla yakaladığı” se-
çeneği bu parçada anlatılan kişi hakkında Cevap C
söylenemez.
Cevap B
24. II. cümlede “kuşatmak”, III. cümlede “zeh-
20. Parçada gelişmiş ülkelerin eğitim siste- ri”, IV. cümlede “dünya”, V. cümlede “de-
mine yönelik bir bilgiye yer verilmemiştir. ğip kaçan” sözcükleri mecaz anlamlıdır.
Ülkemizde yapılması gerekenler ise par- I. cümlede (Öykü, öteki türler arasında
çada (üniversitelerde, laboratuvarlarda, önemsiz duruma gelmediyse bunun ne-
araştırma enstitülerinde, fabrikalarda ve denleri olmalı diye düşünmüştüm.) me-
caz anlamlı bir kullanım yoktur.
benzeri yerlerde çalışan bilgili insanlara
...) sıralanmıştır. Cevap A
Cevap B
21. Parçada geçen “Sanat, fotoğrafçı reali- 25. Parçada “...ayrıca akupunktur ve hipnoz-
tesiyle olacak şey değildir.” cümlesinde dan da yararlanılmaktadır.” ifadesinden
“Gerçekliğin, var olduğu hâliyle akta- A ve D seçeneklerine, “Elektrik uyarıları
rılması”ndan, “... sanatı bir politika aracı tedavisi, masaj, ağrı duyulan yerlerde kü-
yapmak isteyenlerdir.” yargısında “Sanat çük kan dolaşımını artırmak gibi tedavi
eserinin propaganda aracı yapılması”n- yöntemlerinden de” ifadesinden B ve C
seçeneklerine ulaşılabilir.
dan yakınılmıştır. Parçada, “Sanatın bir
kurtuluş olarak algılanmaması”ndan ya- Parçada bitkisel tedavi yöntemleriyle ilgili
kınılmamıştır. bir ifadeye yer verilmemiştir.
Cevap A Cevap E
55
26. Ağrı kesicilerin bağımlılık riski taşıması 29. Emre’nin şeftali ağacı dikme olasılığı yok-
doktorların bu ilaçları verirken daha dik- tur.
katli davranmalarına neden olmaktadır.
Cevap B
Cevap A
27. Parçada “ayrıca akupunktur ve hipnoz- 30. Aslı’nın dikeceği ağaçlar, kayısı ve elma
dan da yararlanılmaktadır” ifadesinde D olabilir.
seçeneğiyle, “... ağrı dindirici sistemleri
harekete geçiren ve doğal olarak üreti- Cevap E
len maddeleri taklit eder” ifadesinde A
ve E seçeneğiyle, “Geçmişte, bu tür bir
alışkanlığa yol açma korkusu, migren te-
davisinde doktorların söz konusu ilaçları
vermekten çekinmelerine yol açmıştır”
ifadesinde B seçeneğiyle ilgili bilgiye yer
verilmiştir.
Parçada migrenin nedenleriyle ilgili bir
bilgiye yer verilmemiştir.
Cevap C
28.
(3) Elma (2) Kayısı (1) Şeftali
Ceyda, Emre Deniz
I. durum
Deniz Aslı
/
/
Ferda Bora Ferda
Ceyda Deniz
Deniz
II. durum
/
Aslı /
Ferda
Bora Emre Ferda
Cevap D
56
Çözüm 12
1. Cümledeki altı çizilmiş “kendi şiirini 5. I. cümlede çoğu öykü ve romanın belli bir
klişelere sokmadan diri tutan” sözüy- zaman dilimini ele aldığı ifade edilmiş,
le kendini yenilemekten söz edilmiştir.
V. cümlede de “Oysa…” ifadesiyle I. cüm-
Kendini yenilemek sözünden de kendini
leye karşıt bir yargı verilmiştir.
tekrarlamamak anlamına ulaşılabilir.
Dolayısıyla V. cümlenin I. cümlenin ar-
Cevap B kasından gelmesi gerekmektedir. II ve V.
cümleler yer değiştirirse parça anlamlı bir
bütün oluşturur.
Cevap C
2. I. cümlede “miskin yapı” sözüyle,
6. Verilen cümlede her şairin kendi hayat
II. cümlede “heyecanlar var” sözüyle,
hikâyesini yazdığı vurgulanmıştır. Bura-
IV. cümlede “baharın gülüşü” sözüyle, da otobiyografiden kastedilen aslında
V. cümlede “gülücükler yağdırıyorsa” şiirlerdir. Yani şair, şiiriyle kendini anlat-
sözüyle insan dışındaki varlıklara insan maktadır. Bu nedenle şairlerin kendi ha-
özelliği kazandırılmış yani kişileştirme yatlarını şiirlerinde yansıttığı sonucuna
yapılmıştır. ulaşılabilir.
Cevap C
Cevap C
7. Verilen cümlede şairin zihnini meşgul
eden en önemli kavramlardan birinin
“zaman” olduğu “başrolde” ifadesiyle
3. Verilen cümlede boş bırakılmış yerlere vurgulanmıştır.
sırasıyla, D seçeneğindeki “özgür - ka-
Dolayısıyla D seçeneğindeki yargıya kesin
pılmaksızın - bütünsel” sözleri getiril-
olarak ulaşılabilir.
melidir.
Cevap D
Cevap D
8. I. cümlede, “Tanzimat nedir?” sorusu-
nun yanıtı verildiği için tanım yapılmıştır.
II. cümlede, Tanzimat aydınının Tanzimat
4. Verilen sözler anlamlı bir bütün oluştura- Dönemi’ndeki kazanımları verilmiştir.
cak biçimde sıralandığında sıralama “IV IV. cümlede, halkın edebî zevkinin geliş-
- I - II - III - V” şeklinde oluşur. Buna göre mesi Tanzimat’a bağlanmıştır.
baştan dördüncü, III. söz olur.
V. cümlede, Servetifünun’un amaç ve
“Kişilik yapısında belli ihtiyaçlar bir üslubu hakkında bilgi verilerek dönemin
kez geliştikten sonra / bu ihtiyaçlara edebî anlayışı aktarılmıştır.
paralel olan davranışlar / aynı zaman-
III. cümlede ise Şinasi’nin çıkarmış olduğu
da hem ruhsal açıdan doyurucu / hem
gazetenin önemi üzerinde durulmuştur.
de nesnel başarı açısından / pratik bir
Dolayısıyla onun, bu dönemin en önemli
değere sahip olur.”
sanatçısı olduğu söylenemez.
Cevap C
Cevap C
57
9. Mısralarda “deme-y-ecek-im > deme- 14.
yeceğim” şeklinde ünsüz yumuşaması I. D
ürüstlük, kişinin kendi davranışlarının
örneklenmiştir. sonuçlarını yöneten ilkeler ve doğal
Özne
Cevap E
yasalarla kendini bütünleştirmesine
Dolaylı Tümleç
denir.
Yüklem
10. Verilen parçada geçen “varsayımlar,
zannedilir, birçoğunun, görebiliriz” II. Doğruluksa gerçeği söyleme ilkesidir.
sözlerinin yazımı doğrudur. “Ne varki” Özne Yüklem
sözünde yazım yanlışı vardır çünkü “ki” III. D
ürüstlük kişinin kendine ve başkala-
bağlaçtır ve ayrı yazılmalıdır (ne var ki). Özne
rına verdiği sözleri tutmasıyla başlar.
Cevap C Zarf Tümleci Yüklem
IV. Olgunluk, kişi dürüstlüğün bedelini
Özne
ödeyip benlik üzerinde özel zaferini
11. “De, ve, ya da, ile, veya...” gibi bağlaçlar-
kazandıktan sonra gelişir.
dan sonra virgül kullanılmaz. Bu yüzden
Zarf Tümleci Yüklem
II. cümledeki virgül yanlış kullanılmıştır.
V. B
u da onun cesur ve iyi kalpli olmasını
Cevap B Özne Nesne
sağlar.
Yüklem
Buna göre V. cümle “özne-nesne-yük-
12. Verilen tamlamalardan “marangozluk
lem” dizilişindedir.
sanatı, sevme sanatı, sanat pratiği, sa-
nat uygulaması” belirtisiz isim tamlama- Cevap E
sıdır, “genel şartları” tamlaması ise sıfat
tamlamasıdır.
58
16. A, B, D ve E seçeneklerinde geçen cümle- 20. “Onları nereye ve nasıl sürükleyebi-
ler tek bir yüklemi olan ve yan yargısı bu- leceklerini hemen hissederler. Zaten
lunmayan basit cümlelerdir. C seçeneğin- bunu yapamadıkları anda...” ifadesinde
de geçen “Artık anlıyorum ki bensiz de liderlerin etkileyici olması insanları etkile-
yürütebiliyorsun şirketi” cümlesi ise -ki me yeteneğine bağlanmıştır.
bağlacıyla bağlanmış iki farklı cümleden
oluşan -ki’li birleşik bir cümledir. Cevap A
Cevap C
18. Parçanın bütününde edebiyatta sanat- Ancak parçada doğa bilimlerinin, değiş-
çının kendisini tanıtması, duyurması ge- mez bilginin tek kaynağı olmasına deği-
rektiğinden söz edilirken “(III) Ülkemiz- nilmemiştir.
de de durum buna gidiyor korkarım.”
ifadesinde farklı bir konuya değinilerek Cevap D
parçanın anlam bütünlüğü bozulmuştur.
Cevap B
19. “Sanatçının da payı var şüphesiz. An- “Eleştirinin yanlı olması nitelikli eser-
cak toplum sanatçıya gerekli ilhamı lerin ortaya çıkmasını engelliyor.” ifa-
vermeseydi...” ifadesinde parçanın ana desinde C,
düşüncesi özetlenmiş ve bu da B seçe- “Sevdiği yazarın yapıtını yuvarlak söz-
neğinde “Sanatçının, içinden çıktığı lerle geçiştirirken sevmediklerine sa-
ve kendine ilham veren toplum için vaş açıyor.” ifadesinde D,
sanatını yapmasıdır.” şeklinde ifade
parçanın son cümlesinde ise E seçeneği-
edilmiştir.
ne değinilmiştir.
Cevap B
Cevap A
59
23. “Biçimle içerik ayrımı bizde hâlâ üze- 26. “Çarpıcı bir kitap adı, kolay mutluluk
rinde durulan konudur.” cümlesiyle ve başarıya ulaşma egzersizleri, iyim-
B’de, ser ve hayalleri süsleyen bir geleceğe
kısa yoldan ulaşma vaadi...” cümlesi A
“Roman bizde Avrupa’da kazandığı
ve C’yi,
bütünlüğü kazanmadı.” cümlesiyle
C’de, ilk cümle B’yi, “Kişisel Gelişim Kitabı
Yazmanın Yolları diye kitaplar bile var.”
“anlatılması istenen bir şeyler var da
cümlesi de E’ yi vermektedir.
hazır kalıplara dökülüyor sanılır bir-
çok romanımız okunurken.” cümlesiyle D seçeneğindeki ifadeye parçada değinil-
D’de, memiştir.
“Romancılarımız bunlarla pek ilgilen-
Cevap D
miyor galiba.” cümlesiyle E’de söylenen-
lere ulaşılabilir. 27. “Çarpıcı bir kitap adı, kolay mutluluk
Bu parçada “Avrupa’da roman tekni- ve başarıya ulaşma egzersizleri, iyim-
ğinde yeni yöntemlerin denendiğine” ser ve hayâlleri süsleyen...” ifadesinde
değinilmemiştir. kişisel gelişim kitaplarının insanların
ulaşamadıklarını kullanarak insanları bu
Cevap A kitapları okumaya yönlendirdiğinden ya-
kınılmaktadır.
24. “Hayatımızı bütünüyle etkisi altına alan
İnternet’in edebiyat dünyasına etki etme- Cevap E
mesi düşünülemez. Bana göre İnternet’in
28. 3 numaralı park yerindeki araç beyaz, 1
edebiyata en büyük katkısı, edebiyat-
ve 6 numaralı park yerlerindeki araçlar si-
çının okurlarına ulaşmasında sağladığı
yahsa bu durumda siyah araçlar 5, 7 ve 9
kolaylıktır.” cümlelerinde İnternet’in ede-
nolu park yerlerinde olacaktır. Diğer park
biyata katkısı olduğu belirtildiği için
yerlerindeki araçların yerleri kesin olarak
A seçeneğindeki soruya ulaşılabilir.
bilinmemektedir. Verilenlere göre 4 ara-
cın rengi kesin bellidir.
Cevap A
1 2 3 4 5 6 7 8 9
25. “Tarihe baktığımızda edebiyatçı ol-
B B B B B
manın, yazdıklarınızı yayımlamanın B S S S
M M M M M
çok zor olduğunu görmekteyiz” cüm-
lesinden A seçeneğine, “Her ne kadar Cevap B
matbaanın icadı ile edebi eserlerin kit-
lelerle buluşması kolaylaşsa da...” cüm- 29. Tabloya göre 5 numaralı yerde duran ara-
lesinden B seçeneğine, “Hayatımızı bü- cın rengi siyahtır.
tünüyle etkisi altına alan İnternet’in...”
cümlesinden C seçeneğine, “Bir yazar Cevap D
her şeyden önce okunmak ister” cüm-
lesinden D seçeneğine ulaşılabilir. 30. Tabloya göre 2 ve 9 numaralı yerlerde du-
ran araçlar farklı renklerdedir.
Cevap E
Cevap E
60
Çözüm 13
1. Parçada Şükrü Erbaş’ın şairliği üzerinde 5. Giriş cümlesi I. cümle olur. Bu cümleyi
durulmuştur. Şükrü Erbaş’ın en önemli “bu yüzey şekilleri” ifadesinden dolayı
özelliği ise haremini ele güne açmasıdır. III. cümle takip eder. III. cümlede havanın
Altı çizili sözde harem sözüyle gizli olan, soğumasından söz edildiği için III. cümle-
insanların bilmediği özellikler anlatıl- den sonra bu cümleye örnek gösterilen II.
mıştır. Bunların ortaya çıkması ise gün cümle gelir. Sonraki cümlelerde sırasıyla
ışığına çıkması sözüyle anlatılmıştır. Yani IV ve V. cümleler olur.
parçada geçen altı çizili sözle şairin gizli
(I - III - II - IV - V)
yanlarını gün ışığına çıkarması anlatılmak
istenmiştir. Cevap B
Cevap C
4. İlk boşluktan önceki “zaten” sözcüğü
kendinden önceki ifadeyi pekiştiren bir
8. Cümledeki “küçücük” sözcüğünde “kü-
sözcüktür. Parçanın girişinde yazarken
çük-cük > küçücük” şeklinde ünsüz düş-
zorlanıldığı ifade edildiğine göre ilk boş-
mesi,
luğa zorlanmanın doğal olduğunu ifade
eden bir söz gelmelidir. “yapayalnız” sözcüğünde “yap-a-yal-
nız” şeklinde ünlü türemesi,
İkinci boşlukta da yetkin ürünler vere-
bilmenin bir koşulundan söz edildiği “bilme+yor” sözcüğünde ünlü daralma-
anlaşılmaktadır. Her iki iletiyi de bir ara- sı,
da karşılayabilecek ifade B seçeneğinde “kalmıştım” sözcüğünde ünsüz sertleş-
verilmiştir. mesi vardır.
Cevap B Cevap E
61
9. II numaralı “ayırtetmiyor” sözcüğü 13. Verilen cümle iki cümlenin noktalı virgül-
“ayırt etmek” şeklinde ayrı yazılmalıdır. le sıralandığı bir cümledir. (A)
Diğer sözcüklerde yazım yanlışı yoktur.
“Titriyor ve işliyordu” sözcüklerinde
ünlü daralması olayı vardır. (C)
Cevap B
“Toprağın, ağaçların ıslak soluğu”
tamlamasında birden fazla tamlayan aynı
tamlananı kullanmaktadır. (D)
“işliyordu” sözcüğü birleşik zamanlı (iş-
10. Parçada I, II, III ve V numaralı cümleler bit- le-yor-idi) bir fiildir. (E)
miş cümleler olduğundan bu sonlarına
Bu parçada fiilimsi kullanılmamıştır.
nokta; IV numaralı cümlenin sonuna ise
üç nokta getirilmelidir. Cevap B
Cevap D
Cevap D Cevap D
62
16. Parçanın genelinde kum fırtınaları ve bu 20. “Bu anlayış; şiirde anlamı, düşünceyi,
fırtınaların en çok görüldüğü bölgelerin konuyu, temayı ya önemsemez ya da
nereler olduğu söylenmiştir. II. cümle- dışlar.” cümlesinden A seçeneğine,
de ise “patlama sırasında dışarı akan
“şiirin geleneksel ölçüler içerisinde
rüzgârların etkilerinden” söz edilmiştir.
boy vererek büyümesine izin vermez-
Dolayısıyla II. cümle parçanın anlam bü-
ler.” cümlesinden B seçeneğine,
tünlüğünü bozmaktadır.
“şiirde gerçeğin akla dayalı değil, duy-
Cevap B gulara bağlı olduğunu söylemiştir.”
cümlesinden C seçeneğine,
“şiirlerini içgüdüsel olarak ve hayal gü-
cüne dayanarak yazarlar.” cümlesinden
17. Parçada sanatçının geçmişle bağlantısını E seçeneğine ulaşılabilir.
koparmaması gerektiğinden, geçmişin-
den kopan sanatçıların evrensel dokuyu Cevap D
yakalayamayacağından söz edilmiştir. Bir
sanatçının evrensel olabilmesinin geçmi-
şine ve kendi kültürel değerlerine sahip
çıkmakla mümkün olabileceğinden bah-
sedilmiştir.
Cevap C
21. Boşluktan sonra gelen “Yaratıcılığın
yanı sıra...” ifadesi yaratıcılığın yeter-
siz kaldığını anlatır. Boş bırakılan yere
18. Parçada öykünün kesintili bir şekilde “yaratıcılığın çeviri yapmak için yeterli
okunmaması yani bir bütün hâlinde ele olmadığını da anladım” cümlesi getiril-
alınması gerektiği vurgulanmak istenmiş melidir.
ve öykünün bu yönüyle romandan ayrıl-
Cevap B
dığı belirtilmiştir. Öyküden keyif almanın
koşulu da bu şekilde anlatılmıştır.
Cevap C
“mantar gibi biterek” sözlerinde ben- Ayla Beray Cem Dilan Elem
zetmelere, dolayısıyla mecazlı anlatıma Balon Balon Fener Balon Balon
yer verilmiştir.
Konfeti Konfeti/ Grafon Konfeti Konfeti/
Parçada kanıt olabilecek herhangi bir bul- Fener Fener
guya yer verilmemiştir.
Cevap C
Cevap E
Cevap E Cevap D
64
Çözüm 14
1. Parçada yer alan “terazinin bir kefesine 6. IV. cümlede en çok ayı fosiline rastlandığı
daima dili koymak” sözüyle “terazi” ifade edilmiş, V. öncülde de kazılarda or-
sözcüğünün de gerçek anlamından hare- taya çıkarılan hayvanlar örneklenmiştir.
ket edilerek “sözü ölçüp biçerek kullan- Bu nedenle parçanın anlam akışına göre
mak” vurgusu yapılmıştır. “III ve V.” öncüllerin yer değiştirmesi ge-
rekmektedir.
Cevap D
Cevap D
65
10. “sanatçı” kelimesinde ünsüz benzeşmesi 14. “bir süre, tarihî yer” tamlamaları sıfat
(sertleşmesi), tamlamasıdır. “Kasabanın sokakları”,
“geçmişin izleri” ve “buranın havası”
“ayağında (ayak)” kelimesinde ünsüz
tamlamaları da isim tamlamasıdır. I ve III.
değişimi (yumuşaması),
tamlamalar farklı türde kullanılmıştır.
“his et- (hisset)” kelimesinde ünsüz tü-
remesi ve Cevap B
“ayrıldığı (ayır-)” kelimesinde ünlü düş-
mesi vardır.
“taşıyorlar” sözcüğünde ise ünlü daral-
ması yoktur.
Cevap E
15. Parçanın bütününde dilin iletişim işlevi
ve bunun önemi üzerinde durulurken IV.
11. I numaralı “ufak” ve II numaralı “eğreti” cümlede dilin ve düşüncenin birbirini or-
sözcükleri, arkalarından gelen isim soylu taya çıkardığı vurgulanmıştır.
sözcükleri nitelediği için sıfat görevinde-
dir. Cevap D
Cevap B Cevap E
67
23. Parçada “Evren, bizim gördüğümüzden 26. C seçeneğinde kişi, sınavı kazanamayaca-
ibaret değil.” ifadesiyle evrende henüz ğını düşünerek kendine olumsuz yönde
tespit edilemeyen varlıklar olduğu ve telkinde bulunmuş ve sonuçta olumsuz
bunların tespit edilememiş olmalarının bir durumla karşılaşmıştır. Parçada anlatı-
yok oldukları anlamına gelmediği açık- lanlara uygun bir durumdur.
lanmıştır.
Cevap C
Cevap B
1 2 3 4 5 6
1. Olasılık B A F D/E E/D
24. “Birinden hoşlanabileceğinize ina-
Ceyhun
2. Olasılık D/E E/D B A/F F/A
nırsanız onunla ilgili hoşlanacak bir
şeyler bulabilirsiniz. Kişisel problem- 3. Olasılık B D/E E/D A/F F/A
lerinize çözüm bulabilirsiniz, eğer bu- 4. Olasılık F A B D/E E/D
labileceğinize inanırsanız.” ifadelerinde
koşula ve daha önceki ifadelerde sözü Bu bilgilere göre hiçbir durumda Fatih ve
edilen durumun örneğine yer verilmiştir. Demir’in odaları yan yana gelememekte-
dir.
“Yaratıcı düşünce basitçe bir şeyi yap-
mak için yeni ve gelişmiş yollar bul- Cevap E
maktır.” cümlesinde tanıma yer verilmiş-
tir.
Parçada soru sorarak, ikinci kişili anlatım 28. Bengü 3 numaralı odada olduğu zaman
yapılarak sohbet havası oluşturulmuştur. (2. olasılık) Ayfer’in odası ya 5 ya da 6 nu-
maralı oda olmaktadır. Dolayısıyla 1. oda-
Eleştirel bir anlatım söz konusu değildir.
da olması mümkün değildir.
Cevap C
Cevap A
Cevap B Cevap B
68
Çözüm 15
1. Öncüldeki parçada altı çizili sözde yer 6. II. cümledeki “bu büyüme” ifadesi III.
alan “sessizliğin kuşağı” sözü “gürültü- cümledeki “büyüme” ifadesinin açıkla-
süz”, “olan” sözü “olmak” anlamındadır. ması olduğu için bu iki cümle yer değiş-
Buna göre altı çizili sözü “gürültüden tirmelidir.
uzak olmak” olarak yorumlayabiliriz. Bu
da D seçeneğindeki ifadede verilmiştir. Cevap A
69
11. D seçeneğinde “seçilmelidir” yüklemi 14. I numaralı sözcükte “-dık” sıfat-fiil eki
edilgen yapılıdır. Çünkü edilgen çatılı ey- (yaşa - dık - ı),
lemlerde işi yapan belli değildir. II numaralı sözcükte “-den” ayrılma-çık-
“Burada kullanacağınız sözcükleri ma durum eki (dönem-den),
özenle seçmelisiniz.” şeklinde olsaydı III numaralı sözcükte “si” tamlanan eki
cümle, etken çatılı olacaktı. (dönemden önce-si)
Cevap D V numaralı sözcükte “ölçü - sü - n - ü”
şeklinde yardımcı sesler kullanılmıştır.
12. siyah üniforma
IV numaralı sözcükte sadece “-ın” tamla-
yan eki (adam - ın) kullanılmıştır. Sözcük-
yünlü eldiven
te herhangi bir yapım eki yoktur.
kırık asfalt Cevap D
uyuşuk su şişesi
15. Cümlede geçen “... bunun tarihsel ne-
denleri arasında aydın üretiminin, ki-
Yukarıdaki sözcükler arkalarından gelen tap üretiminin bir türevi olduğunu...”
sözcükleri nitelemektedir. Altı çizili “ara- sözlerinden, aydın yetişmemesi durumu-
sında” sözcüğünün önünde herhangi bir nun yayın alanındaki yetersizliğe paralel
sıfat yoktur. olduğu açıklanmak istenmiştir.
Cevap E
Cevap C
13. II numaralı cümlede sadece yüklem bu-
lunduğu ve yüklem dışında herhangi bir
fiilimsi ya da ikinci bir yüklem bulunma- 16. Fıkranın edebiyatımıza ne zaman girdi-
dığı için bu cümle basit yapılıdır. Diğer ğine yönelik bir bilgiye parçada yer ve-
cümlelerde yüklemin dışında fiilimsiler rilmemiştir. Diğer soruların yanıtları şu
bulunduğundan bu cümleler girişik bir- şekildedir:
leşik yapılıdır. A) Fıkra, yazarın yorumunu içerir mi?
“...ve yazarın kişisel fikirlerini ifade et-
• Spor dünyasının dopingle tanışması
mesidir.”
ilk çağlara kadar uzanıyor.
B) Fıkra, başka türlerle benzerlik gös-
• Ancak bilimsel ilaçların kullanım tari-
terir mi?
hi o kadar eski değil.
“...kimi fıkra yazarları söyleşi, deneme
• Örneğin Amsterdam’da kanal yüzü-
türlerine kayabilmektedir.”
cülerinin güç veren ilacı aldıkları
D) Fıkranın ayırıcı özelliği nedir?
ortaya çıktığında takvim 1865 yılını
“Fıkranın en önemli özelliği kişisel fi-
gösteriyordu.
kirler taşıması ve bu yüzden de öznel
• Yakın bir zaman önce bir bisikletçi
olmasıdır.”
yarışmada ölünce doping kullanımı-
E) Fıkra, nasıl bir üslupla yazılır?
na ilişkin sınırlamalar kondu.
“Yazar, kendi fikirlerini başkalarına
• Böylece 19. yüzyıl, sporda ilaç kul-
kabul ettirmek için yoğun ve etkili bir
lanımının başladığı dönem olarak
dil kullanır.”
tarihe geçti.
Cevap B Cevap C
70
17. Parçadaki “Dil ve dille üretilen eserler, 21. Paragrafın bütününde metinde okurun
dilin içinde geliştiği milliyet ruhuyla kendini bulabilmesinin nasıl mümkün
yakından ilişkilidir.” ifadesinde A seçe- olacağından söz edilirken beşinci cüm-
neğine, lede sanatçının kendini nasıl anlatabile-
“sıra dışı zengin bir cümle yapısı” ifade- ceğinden söz edilerek parçanın anlam
sinde B seçeneğine, bütünlüğü bozulmuştur.
“Şiir dilini nesne başarıyla yedirebil-
miştir.” ifadesinde E ve C seçeneğine de- Cevap E
ğinilmiştir.
Başarılı şiirler ortaya koyduğuna yönelik
22. Parçadaki düşüncelere sahip biri “Ede-
bir ifadeye parçada koyduğuna yönelik
biyat eserinin vurgulamak istediğinin
bir ifadeye parçada yer verilmiştir.
dizileştirme sırasında göz önüne alın-
Cevap D maması”ndan yakınmaktadır. Bu seçene-
ğe “Ama kitabın asıl anlatmak istediği
uçup gitmişti.” ifadesinden ulaşılmakta-
18. Parçada geçen “yaşam tarzlarından, ya- dır.
şadıkları mekânlardan” sözünden yaşa-
nılan ortamın insanın kişiliğini etkilediği Cevap E
sonucuna ulaşılmaktadır.
Cevap D Cevap C
71
25. Parçada dilin düşünme ve düşünülenle- roman alındıysa bu kişiler Ceren, Duygu
ri ifade etmeye yarayan bir araç olduğu ve Burak’tır.
vurgulanmıştır. Toplumların dünyayı nasıl Ayrıca, şiir kitabı ve öykü alanlardan biri
algıladıkları da dillerinden anlaşılmakta- roman almamışsa bu kişi de Arda olacak-
dır. Dolayısıyla “kainatı kendine göre tır.
seslendirme” ifadesi toplumun yaşama
öykü (3) roman (3) şiir (2) deneme (2)
bakışını, yaşama nasıl bir anlam verdiğini
Ceren Ceren Arda Ceren
gösteren bir anlam taşımaktadır.
Arda Burak ? ?
Cevap A ? Duygu
26. Parçada “insana romantik duygular Verilere göre yukarıdaki gibi bir tablo or-
kazandırdığını söyleyerek” ifadesinde taya çıkmaktadır. Kalan kısımlar için farklı
I. öncüle, olasılıklar düşünülebilir.
“...Kristof Kolomb’un Amerika’yı keş- Tabloya göre öykü alanlardan birinin
finden sonra Avrupa’ya gemilerle (yani Arda’nın) şiir kitabı aldığı kesin ola-
gönderilmiştir.” ifadesinde IV. öncüle rak söylenebilir.
değinilmiştir.
II ve III. öncüllere yönelik bir bilgiye yer Cevap B
verilmemiştir.
1. Parçada altı çizili olarak verilen söz grubu 5. Numaralanmış cümlelerin IV.sünde “tam
metinden bağımsız ele alınmamalıdır. Bi- bir dil işçiliği gerçekleştirememek”
reysel ve toplumsal hassasiyetin denge- sözü olumsuz; “okurlar etkileyici bir
sini kurmak, bir sanatçı için amaç hâline anlatıma tanık oluyor” sözü olumlu
gelmişse altı çizili kısım metnin ana fikrini eleştiridir.
içermiştir. Altı çizili söz iki hassasiyeti bir-
leştirmek onları bir potada eritmek sö- Cevap D
züyle eş değerdir.
6. Cümledeki “herkese hitap eden bir
Cevap A gerçeğin” ifadesinden D seçeneğine,
“nesnel olmayan” ifadesinden B, C ve E
seçeneklerine ulaşılabilir. A seçeneği ise
2. Parça içerisinde yer alan “güngörmüş”
cümleyle anlamca çelişmektedir. Çünkü
sözcüğünün anlamı “deneyimli”dir. Ama
parçada sanatın öznel, yani kişisel yorum
parçada yanlış bir şekilde “sakin” sözcü-
olduğu vurgulanmıştır.
ğü ile anlamlandırılmıştır.
Cevap A
Cevap E
Cevap A Cevap E
73
10. Parçada “başlamazsam” sözcüğünde 14. Verilen cümlede II numaralı “eğer” söz-
“se, sa” şart eki bulunduğundan bu söz- cüğünün anlamını IV numaralı “olsay-
cükten sonra virgül getirilmez. dım” sözcüğü karşılamaktadır. II’nin çıka-
Cevap D rılması bir bozulma ya da daralmaya yol
açmaz.
11. V. sözcük sadece çekim eki almıştır. Söz-
cüğün kökü “yıldız”dır; “-ın” eki çekim Cevap B
ekidir. Diğer sözcüklerle ilgili açıklamalar
doğrudur.
Cevap E
15. Parçanın genelinde kısa yazı türlerinde
12. Parçadaki “bilim adamları, İnternet yazarın okurun ilgisini başlangıç cüm-
ortamı” sözcükleri belirtisiz isim tamla- lesinde çekmesi gerektiği üzerinde du-
masıdır, “kendi” sözcüğü dönüşlülük za- rulurken V. cümlede kısa yazı türlerinin
miridir, “ya da, ve” sözcükleri bağlaçtır, anlam özelliklerine değinilmiştir. Bu cüm-
“yaptığı, veren” sözcükleri sıfat-fiil, “sal- lenin parçanın konusuyla ilgisi yoktur.
gılama” sözcüğü de isim-fiildir. Bu cümle
isim cümlesi değil, fiil cümlesidir. Cevap E
Cevap E
13. (I) Hindistan’da türbe deyince bunu
Z.T. N.
16. Hendek ya da çit korunma amacıyla ya-
Osmanlı mimarisindeki anlamıyla
pıldığı için güvenli bir ortam yaratmak
Z.T.
amacıyla bu yola başvurulmuştur.
düşünmeyin.
Y. Cevap D
(II) Süleymaniye bir büyük camidir, etrafı
Ö. Y. Ö.
medreseler ve imaretlerle çevrilidir.
Z.T. Y.
17. Paragrafta geçen “Mutlaka her insan
(III) Kanunî, bu yapılar takımının belki en
rastladığı bir şeyin, olayın ardını me-
Ö.
rak eder. Sıradan kişiler için bu merak
küçüğünde yatar.
kısa sürebilir; olayın ortadan kalkma-
D.T. Y.
sıyla ondaki merak da sona erebilir.
(IV) Hindistan türbelerini anlamak için
Fakat romancı, keşfetme arzusuyla baş
Z.T.
edemeyen, adeta ona yenik düşüp em-
bu ölçüyü tersine çevirin.
rine girendir.” sıradan birinin olayı kısa
N. Y. (Gizli özne vardır.)
sürede unuttuğu anlatılırken romancının
(V) Burada büyük ana yapı türbedir.
olayın peşini bırakmadığı anlatılmıştır.
D.T. Ö. Y.
Buradan da romancının çevresindeki
Buna göre III. cümle “özne - dolaylı olaylardan kendini soyutlamadığı sonu-
tümleç - yüklem” biçiminde bir öge cuna ulaşabiliriz.
dizilişine sahiptir.
Cevap C
Cevap C
74
18. Parçada “dünün ve bugünün sanat me- 21. Parçadaki “... o çevre birer gölge can-
selelerini iyi bilmeli” sözünden A seçe- lılığına bile erişemiyor, gölgeleri yok
neğine, onların. Yazar, görmemiş onları.” ifade-
sinde eserin bazı yönlerinin kurgu oldu-
“başka milletlerin belli başlı sanat
ğu belirtilmiştir. Buradan B seçeneğine
eserlerini tanımalıdır.” cümlesinden B
gidilebilir.
seçeneğine,
“peşin yargılardan kendini uzak tut- Cevap B
malı” sözünden D seçeneğine ve
“alışılmış güzelliklerden başka güzel-
likler bulunabileceğini düşünmeli”
cümlesinden E seçeneğine ulaşırız. 22. Parçanın genelinde kuşların bazı may-
mun türleri kadar akıllı olduğundan söz
Cevap C
edilmiştir. Paragrafın sonuna getirilmesi
gereken cümle, kuşların aklından şüphe
edilmemesi gerektiğidir. D seçeneğinde
19. “Ciltteki kuruluk zeytinyağı, hardal verilen cümle: “Bundan sonra, kuş be-
yağı ve badem yağı ile yapılacak ma- yinli derken durup düşünmeniz gere-
sajla giderilebilir.” cümlesinden A seçe- kiyor.” sonuç cümlesi olmaya uygundur.
neğine,
Cevap D
“Kışın gelmesiyle birlikle cildimizin
kuruması kendini cilt gerginliği olarak
göstermektedir.” cümlesinden B seçe-
neğine,
23. Parçanın bütününde, saksağanlar üzerin-
“kışın cilt ve vücut bakımına özen gös-
de yapılan araştırmalardan bu canlıların
termeliyiz.” cümlesinden C seçeneğine,
sanılandan daha akıllı oldukları anlaşıl-
“masajla eski ışıltısına kavuşur.” cümle- maktadır.
sinden D seçeneğine ulaşılabilir.
Cevap B
Cevap E
20. Parçada mimik kaslarının hareket etme- 24. Parçada geçen “Modern yer biliminin
siyle derinin büzüşmesinden söz edilmiş- sağladığı bilgilerden önce tuzun nere-
tir. Yüzdeki kasları hareket geçirmeyen de bulunduğunu bilmeyen insanoğlu,
bir mimik bulmamız istenmiştir. “gülme, 20. yüzyıla kadar umutsuz bir biçim-
konuşma, ağlama, sinirlenme” davra- de tuzun peşinde koştu.” cümlesinden
nışlarında yüzdeki kaslar harekete geçer tuzun yerinin daha kolay bulunmasında
ancak “düşünme” davranışında yüzdeki bilimdeki ilerlemelerin etkili olduğu so-
kaslar harekete geçmez. nucuna ulaşabiliriz.
Cevap E Cevap B
75
25. “(II) Tarih boyunca tuz o kadar değer- 28. İlk cümleyle hem bir karşılaştırma hem
liydi ki bazı ülkelerde asker ve işçiler de saptama yapılmıştır. Sonlara doğru bir
maaşlarını tuz olarak alıyordu. (IV) bilim adamından alıntı yapılmıştır. Bu da
Çinliler, Romalılar, Fransızlar, Venedik- tanık gösterme tekniğidir.
liler, Habsburglar ve diğer birçok yö-
Bu parçada benzetmelere yer verilme-
netim, savaşlar için para bulmak üzere
miştir.
tuz vergisi koymuştur.” cümlelerinde
tuzun ekonomik olarak da kullanıldığı Cevap B
anlatılmaktadır.
Cevap B
Cevap D
76
Çözüm 17
1. Parçada geçen “muamele görmüş be- 6. Verilen cümlelerin anlamlı bir bütün oluş-
sinler” sözüyle besinlerin doğal hâlinden turacak sıralaması II – V – III – I – IV şek-
uzak olmaları anlatılmaktadır. lindedir:
Akciğerleri etkileyen bazı hastalıklar
Cevap A
buradaki atardamar duvarlarının ka-
lınlaşmasına yol açar. / Bu damarların
kalınlaşması, akciğerlere kan getiren
ve “pulmoner arter” olarak adlandı-
2. Öncüldeki cümlede içme suyuna erişim-
rılan damarın iş yükünü artırarak bu
de sıkıntı olduğu ve farklı bir yolun de-
damarda basıncın yükselmesine ne-
nendiği belirtilmiştir. Buradan da içme
den olur. / Pulmoner yüksek tansiyon
suyunun farklı yollarla elde edilebileceği
denen bu durum, akciğere kirli kan
yargısına kesin olarak ulaşılır.
pompalayan kalbin sağ karıncığında
Cevap B büyümeye yol açarak kalp yetmezliği-
ne yol açar. / Hastalık yaklaşık olarak
100.000 kişide bir görülür. / En önemli
bulguları nefes darlığı, bayılma nöbet-
leri ve kanlı balgamdır.
3. “Başarının sırrı, başkalarının gözüyle
de kendi gözü kadar iyi görebilmekte Cevap E
saklıdır.” cümlesinde başarılı olmanın
bir koşuluna yer verilmiştir. Bu koşul da
başkalarının dünyayı nasıl yorumladığını
anlamaya çalışmaktır.
7. V. cümlede “yani aynı sinir hücresin-
Cevap C de...” ifadesi I. cümleyi açıkladığından II
ve V numaralı cümleler yer değiştirmeli-
dir.
Cevap E Cevap D
77
9. Dizelerde geçen ses olayları şu şekildedir: 12. Parçada verilen kelimelere yönelik bilgi-
• Ünlü düşmesi " akıl + ına > aklına ler şu şekildedir:
• Ünsüz değişimi " git + ebilirsin > I. duvar " hiç ek almamıştır, yalın hâl-
gidebilirsin dedir.
• Ünsüz benzeşmesi " Bizans’da > II. kapatılmak " –mak isim-fiil ekini
Bizans’ta almıştır.
• Ünlü daralması " de + yemem > di- III. kanat–sız " isimden isim yapım eki
yemem almıştır.
Dizelerde ünsüz türemesi (hissetmek,
IV. manasını " –sı iyelik, –ı belirtme ek-
affı...) örneklenmemiştir.
lerini almıştır.
Cevap E V. kaybeder " kayıp + eder kelimele-
rinden oluşan birleşik kelimedir.
“Kanatsız” kelimesi “kanat–sız” şeklin-
de yapım eki almıştır.
Cevap C
Cevap E
Cevap C Cevap B
78
14. I. cümle “bakınca” " fiilimsi olduğu için 16. Parçada geçen “Bu tür eserlerde olağa-
birleşik cümledir. nüstü kahramanların olağanüstü serü-
II. cümle “Yağmur dinmiş , hava ince- venleri sergilenir.” ifadesinden serüven
den inceye ayaza kesmişti.” " sıralı romanlarının gerçek dışı karakterlerle
cümledir. oluşturulduğu söylenebilir.
IV. cümle " “.... yoktu aslında.” " isim
Cevap D
cümlesidir.
V. cümle " “tek yüklemden oluştuğu
için basit yapılı”
III. cümlede bağlaç yargılar arasında de-
ğildir, bu sebeple cümle bağlı değildir.
Cevap C
Cevap E Cevap E
79
18. Öncüldeki parçada, sanatın; doğanın, 21. “Uyarlama yaparken kendinizi eserin
toplumun ve insan duygularının estetik yazarının hayal gücüyle sınırlamak zo-
olarak yansıtılması olduğunu ve sanat runda değilsiniz.” cümlesiyle A’ya, son
eserinde bunlardan birinin eksik olama- cümleyle B’ye ve C’ye, “Edebiyat uyar-
yacağını düşünen bir yazardan söz edil- laması, bir edebî eserin başka anlatım
miştir. Buna göre, B seçeneğinde verilen araçlarıyla yeniden ifade edilmesidir.”
“Temanın estetik bir güzellikle yan- cümlesiyle E’ye ulaşılabilir.
sıtılması sanat eserlerinin en belirgin
Bu parçada uyarlamaların izleyiciler tara-
yönüdür.” sözü verilen parçanın yazarına
fından anlaşılmadığına değinilmemiştir.
ait olabilir.
Cevap D
Cevap B
19. Verilen parçada geçen ‘’Olayları birer bi- 22. Parçada “sorgulamadan kabul etmenin
rer sıralamak sıkıntı veriyor bana. Hem doğru olmadığı” anlatılmak istenmiştir.
olay da nedir ki? Önemli olan bizim iç
Cevap B
yaşamamızdır...” sözünden, yazarın bir
olayı değil kahramanının iç dünyasını
anlattığını çıkarıyoruz. Buna göre yazar,
romanında ‘’Hayatın son günlerini ya-
23. Bu parçada;
şadığını düşünen, geçmişiyle hesap-
laşması bitmemiş mutsuz bir ihtiyarın Baudlaire’in sözü alınarak “tanık göster-
iç dünyasını” anlatıyor olabilir. meye” (A),
“Sarhoş olunda ne ile sarhoş olursa-
Cevap B
nız olun: Büyük işler hep inanmakla
başarılırmış...” cümleleriyle “alaycı bir
tutum”a (B),
20. A seçeneğine “Çukurova yöresi ve To-
roslar”, “Sağa – sola, ilerisi–gerisi” gibi ifadeler-
le “zıt kavramlar”a (D),
B seçeneğine “değişmez iki teması var-
dır: aşk ve doğa”, öznel ifadelere yer verildiğinden “tartış-
macı anlatım”a (E) yer verilmiştir.
C seçeneğine “çok canlı, bir o kadar da
sade anlatımıyla”, Bu parçada betimleyici anlatıma yer veril-
memiştir.
E seçeneğine “Dinî ve tasavvufi terim-
leri, temaları gör mezsiniz onda.” ifa- Cevap C
delerinden ulaşılmaktadır.
Cevap D
80
25. I numaralı cümlede “gitgide” sözcüğüyle 28.
aşamalı gelişen bir durum anlatılmıştır.
Roman (2) Şiir (3) Hikâye (3)
81
Çözüm 18
1. Sözü edilen sanatçı ulaştığı noktadan 6. I. cümledeki “ilk keşfi yapmıştır.” ifade-
sonra yeni hedeflere yönelmektedir. Do- siyle bir gelişmeye öncülük etme anlamı
layısıyla parçada geçen “vardığı noktayı verilmiştir. III. cümle II’ncideki yargının
sabit bir yazı durağı saymamıştır.” sözüyle nedenidir. IV. cümlede bir belirsizlik dile
anlatılmak istenen “ulaştığı noktayı yeter- getirilmiştir. V. cümlede de “yaşayabilir”
siz bulmak, kendini sürekli geliştirmeye ifadesiyle ihtimalden bahsedilmiştir. II.
çalışmak” olmaktadır. cümlede istisna bir durumdan bahsedil-
miş, gözden kaçırılan bir duruma yer ve-
Cevap B rilmemiştir.
Cevap B
2. V numaralı cümledeki “en iyi başaran
kent” ifadesiyle karşılaştırma anlamı sağ-
lanmıştır.
7. I. cümledeki “... bu kitabı, kişilerin sosyal
“En” sözcüğü, cümlelere karşılaştırma an- konumlarını dikkate alarak okumalısınız.”
lamı katan bir zarftır. cümlesinde geçen “okumalısınız” sözüyle
öneri dile getirilmiştir.
Cevap E
Cevap A
3. Verilen cümlede “söz”ün kişi için bir refe-
rans olduğu vurgulanırken A seçeneğin-
de bu durumun tersi vurgulanmıştır. 8. Cümlede “ikincilik-e > ikinciliğe” sözünde
ünsüz yumuşaması,
Cevap A
“yüksek-l > yüksel” sözcüğünde ünsüz
düşmesi,
4. I. cümledeki “önemli”, II. cümledeki “diri “asır-ın > asrın” sözcüğünde ünlü düşmesi
ve kararlı bir karşı duruş”, IV. cümlede- vardır.
ki “okurlarının kucağına bırakmıştır”, V.
cümledeki “ince bir ayar çekeceği” ifade- “gerçekleştirmek, çekmekte, kürekçi” söz-
leri cümlelere öznellik kazandırmıştır. III. cüklerinde ünsüz sertleşmesi vardır.
cümlede nesnel bir durum söylenmiştir. Ünlü türemesi görülen bir sözcük yoktur.
Kişisel düşünce yoktur.
Cevap D
Cevap C
5. IV. cümlede “kişi buna inanmaz” ifadesi 9. Verilen parçanın II. cümlesinde geçen
geçtiğine göre önceki cümlede inanma- ‘’Kurtuluş savaşının’’ sözünün yazımı yan-
yacağı şeyi ifade eden bir yargı olmalıdır. lıştır çünkü tarihî olay, olgu adları ve bun-
Bu da V. cümlede verilmiştir. Bu nedenle lara bağlı tür adları büyük harfle başlar.
IV ve V. cümleler birbirleriyle yer değiştir- Sözün doğru yazımı ‘’Kurtuluş Savaşı’nın’’
melidir. şeklindedir.
Cevap E Cevap B
82
10. Cümlede alıntı yapıldığı için ilk boşluğa 13. Parçadaki “aldım, istiyor, beklemekteyim,
tırnak işareti (“) alıntı cümle tamamlandı- veremiyorum” filleri etken, “gönderilsin”
ğı için ikinci boşluğa nokta (.) ve alıntının fiili ise edilgen çatılıdır.
bittiğini göstermek için de üçüncü boşlu-
ğa da tırnak işareti (”) getirilir. Dördüncü Cevap E
boşluğa sıralı cümleleri ayırmak için nok-
talı virgül (;) ve son boşluğa da özneyi
ayırmak için virgül (,) konmalıdır.
Cevap A
Cevap E Cevap D
83
17. Paragrafta geçen “Bu gizemli yapıları 21. Parçada sonda balonlarının kullanım ko-
gerçekten de alnından ter damlayan ve laylığından ve yüksek yerlere (40 km’ye
kırbaç altında zorla çalıştırılan binlerce kadar) ulaşabildiğinden söz edilmektedir.
köle mi inşa etmiştir? Tek parça tonlar-
Cevap A
ca ağırlıktaki dev taş blokları sadece kas
kuvvetiyle mi üst üste yerleştirildiler? İşte 22. Parçada sonda balonları ile bağlı balon-
akılları karıştırmaya başlayan ilk sorular lar karşılaştırılmıştır. (A seçeneği)
bunlardı.” cümlelerinde piramitlerin na-
Sonda balonların kullanım kolaylığından
sıl yapıldığının öğrenilmeye çalışıldığı
dolayı tercih edildiği (B seçeneği) ve at-
anlatılmaktadır. Buradan da piramitlerin
mosferin üst tabaklarını incelemede kul-
nasıl yapıldığı sorusuna yanıt arandığına
lanıldığı (C seçeneği) ifade edilmiştir.
ulaşılmaktadır.
Son cümlede ise bağlı balonların yakın
Cevap C
gelecekte gözlem platformu olarak kul-
18. Parçada geçen “İnsan, bugün de evrenin lanılabileceği öngörülmektedir (E seçe-
yapısını, ölümden sonra neler olacağını neği)
bilmek ister. İşte bundan dolayıdır ki…” Betimleme sözcüklerle resim çizme işi,
ifadesinde metafiziğin ilgi görmesinin yani tasvirdir. Parçada anlatılan kavram-
nedeni belirtilmiştir. E seçeneğindeki ifa- lardan herhangi biri ya bir mekân tasvir
de de bu doğrultuda bir yargıdır. edilmemiştir.
Cevap E Cevap D
19. Hipnozun daha çok hangi alanlarda kul-
23. Parçada “Yazılışının üzerinden beş yüzyıla
lanıldığıyla ilgili bir bilgiye parçada yer
yakın bir süre geçmesine karşın” ifadesin-
verilmemiştir.
den I. öncüle; “dünyanın dört bir yanın-
“Uzmanlar hipnozu” ifadesinden B seçe-
daki yöneticilere hükmetme sanatının
neğine,
inceliklerini öğreten bir kitap olmasıdır.”
“halk arasında bulunan yaygın inanç” ifa-
ifadesinden III. öncüle ulaşılabilir.
desinden C seçeneğine,
“belki de sigarayı bırakmak” ifadesinden Parçada sözü edilen kitabın üslubuyla
D seçeneğine, ilgili bir ifadeye yer verilmemiştir. Dolayı-
“kalıcı bir iz burakmasına” ifadesinden E sıyla edebî bir dille yazıldığına ulaşılamaz.
seçeneğine ulaşılabilir. Eserin idarecilik sanatıyla ilgili olduğu ifa-
de edildiğinden sanatsal içerikli olduğu
Cevap A
da söylenemez.
20. Bu parçada geçen “ufuk açıcı” ifadesiyle A, Cevap C
“bambaşka bir bakış açısı ve yer yer miza-
hi bir dille anlatılmış olması” ifadesiyle B 24. Sözü edilen eserin yöneticileri çeşitli
ve C, “gündelik birçok konunun yanı sıra” dersler vermesi (Bunun nedeni, Prens’in,
ifadesiyle E seçeneklerine yer verilmiştir. dünyanın dört bir yanındaki yöneticilere
Bu parçada yazarın “nesnelliğini” akla ge- hükmetme sanatının inceliklerini öğreten
tiren ifade yoktur. bir kitap olmasıdır.) bugün de önemini
korumasını sağlamıştır.
Cevap D
Cevap B
84
25. Parçada “En sık rastlanan konular arasın- Arda (3) Berk (3) Ceyhun (3)
da kölelik, beyaz adamın buyruğunda
zor koşullar altında çalışma, yoksulluk, G, P A, F
1. olasılık E, B, H
başıboşluk, tutukluluk ve aşk sayılabilir.” (C/D) (D/C)
cümlesiyle bluesda yer verilen konular
belirtilmiştir. Bağımsızlık mücadelesin- Arda (3) Berk (3) Ceyhun (3)
den söz edilmemiştir.
G, P A, F
1. olasılık E, B, H
Cevap E (C/D) (D/C)
Cevap C
Cevap C
Cevap D
Cevap C Cevap B
86
8. Dizelerde “çalmış-dır > çalmıştır” şeklinde 12. I. cümlede “uzanan (ova)” sözcüğü sıfat-fi-
ünsüz sertleşmesi (benzeşmesi), ildir.
“yalın-ız > yalnız” şekinde ünlü düşmesi, II. cümlede “iyice” sözcüğü zarf, “sessiz”
sözcüğü sıfattır.
“kendi-n-i” sözcüğünde kaynaştırma har-
fi, III. cümlede “ancak” sözcüğü bağlaçtır.
V. cümlede “güneşin ışığı” ifadesi belirtili
“sev-dik-ini > sevdiğini” şeklinde ünsüz
isim tamlamasıdır.
yumuşaması (değişimi) örneklenmiştir.
IV. cümlede herhangi bir zamir kullanıl-
Parçada herhangi bir ünsüz düşmesi yok-
mamıştır.
tur.
Cevap D
Cevap E
13. Altı çizili tamlamalardan “Kayıhan’ın an-
latımında, öğüt tarzında, halkın acıları-
nı, kişilerinin kimine” isim tamlamasıdır,
9. “Kerem ile Aslı Hikâyesi” sözünde büyük “söyleyecek düşünceleri” ise sıfat tamla-
harflerin kullanımına bağlı bir yazım masıdır.
yanlışı yapılmıştır. Hikâye sözcüğü küçük
harfle başlamalıdır. (Kerem ile Aslı hikâ- Cevap B
yesi)
14. Cümledeki “yan-lar-ı-n-ı” sözcüğü “çokluk
Cevap A eki - iyelik eki - kaynaştırma ünsüzü ve be-
lirtme hâli eki” almıştır. Dolayısıyla yapım
eki almamıştır.
Diğer sözcükler “ol-ay, gül-dür-, yansıt-ıl-,
10. Verilen parçanın I. cümlesindeki virgül tanı-m-lan-mak” şeklinde yapım ekleri
özneden sonra, II. cümledeki parantez bir almıştır.
kelimenin eş anlamlısını açıklamak için,
III. cümledeki soru işareti soru cümlesinin Cevap B
sonunda, IV. cümledeki virgül eş görevli
kelimeler (birden çok zarf-fiil) arasında 15. Öncüldeki cümle ögelerine şu şekilde
kullanılmıştır, bu noktalama işaretleri ayrılır:
doğrudur. V. cümlenin sonundaki soru Küresel ısınmanın neden olacağı doğal
işareti yanlıştır çünkü bu cümlede soru olayları görmek istemeyen devlet adamları /
anlamı yoktur. özne
zamanı gelince / pişman olacaklardır.
Cevap E
zarf tümleci yüklem
Aynı öge dizilişi C seçeneğinde vardır:
Büyük bir şehirde işe başlayan Hasan Ali
11. I. sözcük belgisiz sıfat, II. sözcük edat, III. özne
sözcük bağlaç ve IV. sözcük de işaret za- iki ay sonra kapının önündeydi.
miridir. zarf tümleci yüklem
Cevap B Cevap C
87
16. II. cümlenin, ne I ne de III. cümleyle bağ- 21. Parçada “ehil olmayanların” ifadesinden A
lantısı vardır. Düşüncenin akışını bozmak- seçeneğine,
tadır.
“kanun ve yönetmelikler yayımlanıyordu”
Parçanın I. cümlesinde insan yüzünün ki- ifadesinden E seçeneğine,
şilik analizinde önemli olduğu vurgulan-
“... bir zamanlar ise yarar ve etkiliydiler”
mış, III. cümlede de bunun ayrıntılarına
ifadesinden D seçeneğine,
yer verilmiştir.
“pek çok geçim kolunda olduğu gibi” ifa-
Ancak II. cümlede konu yüz güzelliğine
desinden B seçeneğine ulaşılabilir.
getirilmiş ve düşüncenin akışı bozulmuş-
tur. Verilen parçada arzuhâlcilerin meslekleri-
ne dair herhangi bir eğitim aldıklarından
Cevap B söz edilmemiştir.
Cevap A Cevap D
88
25. Öncülde verilen parçada uçurtmanın Ja- “Uluslararası Amatör Basketbol Federas-
ponya’ya ne zaman götürüldüğünden, yonunun kurulmasıyla, günden güne
Budist rahiplerin uçurtmayı hangi amaçla yaygınlaşmıştır.”
kullandığından, uçurtmanın hangi ül-
E) Oyun nasıl oynanır?
kelerde kullanıldığından, bulunmasına
neyin sebep olduğundan söz edilmiştir. “Karşılaşma on iki dakikalık dört devre
Buna göre A, B, C, D seçeneklerindeki so- hâlinde oynanır ve...”
ruların cevabı öncüldeki parçada vardır.
Cevap C
Parçada, uçurtmanın yapımında neler
kullanıldığından söz edilmemiştir bu yüz-
den E seçeneğinde verilen sorunun ceva-
29. Gömlek Gömlek
bı parçada yoktur.
Ceket Pantolon
26. IV. cümlede federasyonun kurulmasıy-
la basketbolun yaygınlaştığı söylenerek
neden belirtilmiştir.
gri siyah gri kahve
Cevap C
Yukarıdaki renkleri düşürdükten sonra
3 siyah kıyafet elde kalır. Bu kıyafetlerin
içinde gömlek olamayacağına göre kalan
27. VI. cümlede (... on ikişer dakikalık dört
3 siyah kıyafet kesinlikle cekettir. Bu du-
devre hâlinde oynanır ve oyun...) basket-
rumda I. öncül kesinlikle doğrudur.
bolun kuralları anlatılmıştır.
II. ve III. öncül için yorum yapılamaz. Bu-
Cevap E rada elde kalan 2 gömlek için iki durum
söz konusudur.
28. Cevap A
89
Çözüm 20
1. Parçada yer alan “geçiştirmek” sözcüğü 5. I. cümlede şaşırtıcı bir durumdan söz edil-
“beğenilmemek” anlamında değildir. Söz- miş, IV. cümlede de bu şaşırtıcı durumun
cüğün anlamı, cevaplamadan atlamaktır. normal karşılanacağı belirtilmiştir.
Dolayısıyla IV. cümlenin I. cümlenin arka-
Cevap E
sından gelmesi gerekir.
Cevap B
2. Verilen cümleden (1200–1500 arası ço-
cuktan 300’ünün öldüğü belirtildiği için) 6. Öncülde numaralanmış cümlelerden I’de
“Ateşli hastalığa yakalananların bir bölü- “Şemsiyenin hangi medeniyet tarafından
mü tedavi edilebilmektedir.” yargısı kesin- kullanıldığının net olmadığı anlatılmıştır.
likle çıkarılabilir.
II’de, şemsiyenin güneş ışınlarından ko-
runmak için kullanıldığından söz edilmiş-
Cevap D
tir.
III’de, Çinlilerin şemsiyeyi yağmurdan ko-
3. I. cümlede fotoğrafın çağımızın önemli runmak için kullandığı aktarılmıştır.
buluşlarından biri olduğu belirlemesinde V’de şemsiyenin önceleri Batı’da kadın
bulunulmuştur, öneri söz konusu değil- aksesuarı olarak görüldüğü anlatılmıştır.
dir. III. cümlede fotoğrafçılık eğitiminin Buna göre A, B, C, E seçenekleri cevap
sağlıklı olması için bilimsel araştırma ve değildir.
çalışmalar yapıldığı belirtilmiş ve öneriye
IV’de ise şemsiyenin bugünkü hâlinden
yer verilmemiştir.
değil, eski Çin’de nasıl su geçirmez hâle
Cevap B getirildiğinden söz edilmiştir; buna göre
D seçeneğinde verilen bilgi numaralan-
mış cümleyle ilgili yanlış bir bilgilidir.
İşte enerjinin bir canlıdan diğerine 8. Parçada geçen “edildi” sözcüğünde ünsüz
böyle aktarılmasına besin zinciri denir. yumuşaması vardır. Sözcük “et–il–di >
(III – I – V – II – IV) edildi” şeklinde incelenebilir.
Cevap D Cevap C
90
9. E seçeneğinde “Türk Müzecisi” sözünde 13. Öncülde verilen parçada geçen “fakat”
müze özel bir isim değildir, bu nedenle kelimesi bağlaçtır, “kaidesidir” kelime-
küçük harfle başlamalıdır. sinde “dır” ek fiili vardır. “Asla, sadece”
kelimeleri zarftır. “Bağlanmamanın, sev-
Cevap E menin” kelimeleri isim-fiildir. Buna göre B,
C, D, E seçenekleri doğru cevap değildir.
10. Numaralanmış yerlerden I’deki virgül, sı- Parçada zamir yoktur.
ralı cümleleri ayırmak için;
II’deki nokta, tamamlanmış cümlenin so- Cevap A
nunda;
14. Sıralı cümleler birden çok yargı içerir ve
IV’deki soru işareti, soru cümlesinin so-
bu yargılar birbirinden noktalama işaret-
nunda;
leriyle ayrılır. Buna göre C seçeneğinde
V’deki ünlem, ünlem bildiren cümlenin ‘’kırmayacağım,... diyeceğim’’ cümleleri
sonunda kullanılmıştır. Bu işaretler doğ- yer alır, bu cümle sıralı cümledir.
rudur.
Cevap C
III’deki üç nokta ise yanlıştır çünkü “... kırı-
şa kırışa akan bir su(dur), bu” cümlesinde
yargı tamamlanmıştır, bu cümlenin so-
15. Parçada bir kişinin başka bir kişiyi koruma
altına alması, onu koruması ve o kişinin
nunda nokta kullanılmalıydı.
de bu durumdan hoşnut olmasından söz
Cevap C edilmiştir. III. cümledeyse diğer insanların
yapıp ettiklerinden söz edilerek parçanın
11. B seçeneğinde “Yaşamı sevenlerle yücelt- anlam bütünlüğü bozulmuştur.
mek isteyenler” ifadesinde “ile” bağlacı
kullanılmıştır. (Yaşamı sevenler ile yücelt- Cevap B
mek isteyenler)
16. Parçada “zeki olma” sadece düşünen in-
NOT: “İle” sözcüğü yerine “ve” sözcüğü
sanların değil, düşünen ve düşünmeyen
getirilebiliyorsa “ile” sözcüğü bağlaç gö-
insanların ortak özelliği olarak verilmiştir.
revindedir.
(Düşünce tembeli ise zeki de olsa işlete-
Cevap B mediği zekâsıyla…)
Diğer özellikler; düşünen ve düşüneme-
12. Verilen cümlenin ögeleri şu şekilde ayrı- yen insan arasındaki farklar olarak veril-
labilir: miştir.
hafta boyunca dinlenmenin vereceği keyfi 17. Verilen parçada “sanatçının, kendi bilin-
çaltını ve gerçekliğini sanatın kurallar,
Belirtili Nesne
çerçevesinde aktardığı” anlatılmak isten-
kalabalık otobüste düşünüyordum. miştir.
Dolaylı Tümleç Yüklem
Cevap C
Cevap D
91
18. Parçada “sanatıyla ilgili birçok kitap ya- 22. Parçada sinema ve sinemanın maddi
yımlanmıştır.” ifadesinde A seçeneğine, boyutuna yönelik bir ifade bulunmamak-
tadır. Parçada sinema ve işlevine ilişkin
“dünya edebiyatının da önemli adların-
değerlendirmeler yapılmıştır.
dan biridir.” ifadesinde C seçeneğine,
“Öykücü kimliğiyle çağdaş Türk öykücü- Cevap B
lüğünün gelişiminde etkileyici olmuştur.”
ifadesinde D ve E seçeneğine değinilmiş-
tir.
Cevap B
23. “Niteliksiz sinema ürünleri ise sadece
para getirsin, diye piyasaya sürülmekte-
dir.” cümlesinde niteliksiz ürünlerin hangi
19. IV. cümleye kadar gözlüğün bulunuşuna
amaçla piyasaya sürüldüğü belirtilmiştir.
yönelik tahminlerden söz edilirken IV.
cümleden itibaren gözlüğün yapısına yö- Cevap E
nelik bir süreçten söz edilmiştir.
Cevap C
20. “Edebiyat metnini oluşturan dil, gündelik 24. Parçada nitelikli eserlerin desteklenme-
yaşamda işaret edilen anlamlardan farklı mesi eleştirilmiştir. Dolayısıyla parçanın
anlamlar yaratmaktadır.” ve “ Yazar, var anlatım biçimi tartışmadır. Tartışma ya-
olan gündelik dille metnini üretir. Ancak pıldığına göre öznel anlatım hâkimdir. I
kullandığı dille, çeşitli yan ve ve mecaz ve III. cümlelerde gerçek sanat eserleriy-
anlamlar oluşturmuştur.” ifadelerinde le niteliksiz eserler karşılaştırılmıştır. IV.
yazarın gündelik dile yeni anlamlar yük- cümlede sinemanın geleceğine yönelik
lediği, dolayısıyla eseri anlamanın sadece bir öngörüde bulunulmuştur.
gündelik dille mümkün olmayacağı vur- Parçada tanık gösterme yani alıntıya yer
gulanmaktadır. Buradan A, B, C ve E seçe- verilmemiştir.
neklerindeki ifadelere ulaşılabilir.
Cevap E
Parçada edebî eserlerin niteliğine yönelik
bir ölçüt belirtilmemiştir.
Cevap C
92
26. Parçada olay ya da durumların en rahat Ayakkabı Giyim
karikatür aracılığıyla anlatılabildiğinden Bijuteri
Mağazası Mağazası
söz edildiği için boş bırakılan yere bu an- (3)
(2) (4)
lama uygun olarak A seçeneğindeki ifade
Kübra Lale Pınar
getirilebilir.
Merve/Naz Öykü Lale
Cevap A
Naz/ Kübra
Merve
Merve/Naz
Merve ayakkabı ve giyim mağazasına
gitmişse Naz bijuteriye; Naz ayakkabı ma-
ğazasına giderse Merve bijuteriye gider.
Verilen bilgilere göre Merve ve Naz biju-
27. Verilen bilgilere göre aşağıdaki gibi bir teriye gitmiş olabilir.
tablo yapılabilir:
Cevap E
Ayakkabı Giyim
Bijuteri
Mağazası Mağazası
(3)
(2) (4)
x Lale Pınar
28. Verilen bilgilere göre Öykü’nün giyim ma-
y x
ğazasına gitmesi mümkün değildir. Giyim
y mağazalarına gidenler Pınar, Lale, Kübra,
Merve/Naz’dır.
Ayakkabı ve giyim mağazasına giden
kişiler bilinmediği için (x, y) olarak gös-
Cevap C
terilmiştir. Lale’nin gittiği iki mağazadan
biri bijuteri olduğuna göre, gittiği ikinci
mağaza giyim mağazasıdır.
Ayakkabı Giyim
Bijuteri 29. Verilen bilgilere göre Merve’nin giyim
Mağazası Mağazası
(3) mağazasına gittiği biliniyorsa Naz bijute-
(2) (4)
riye gitmiştir. Buna göre Lale ve Naz aynı
x Lale Pınar türdeki mağazaya gitmişlerdir.
y Öykü Lale
Cevap A
? x
y
Tabloya göre x ve y şeklinde gösterilen
kişiler ve bijuteriye giden üçüncü kişi bi- 30. Tabloya göre hem ayakkabı hem de gi-
linmemektedir. Ancak bu kişiler Kübra, yim mağazasına giden Kübra ve Merve
Merve ve Naz olabilir. Kübra iki mağazaya olabilir.
gittiğine göre ayakkabı ve giyim mağaza-
sına gidenlerden biri kesinlikle Kübra’dır. Cevap B
93
Çözüm 21
1. Öncüldeki parçada geçen “kendini bir 6. Verilen sözler, anlamlı ve kurallı bir cümle
çırpıda ele veren” sözü, bir şiirin kolay oluşturacak biçimde sıralandığında, sı-
anlaşılmasıyla ilgilidir. “Ele vermek” deyi- ralama “III – IV – II – V – I” şeklinde olur;
minde bu anlama ulaşılabilmektedir. buna göre, baştan dördüncü, V. cümle
olur.
Cevap E
Cevap E
Cevap B Cevap D
94
11. A seçeneğinde “ile” bağlacından sonra 16. Parçada, Esperanto’yu kullananların
virgül kullanıldığı için noktalama hatası oluşturdukları gruplardan ve bunların
yapılmıştır (acımasızlık ile, yoksulluk). ne kadar yaygınlaştığından söz edil-
mektedir. V. cümlede ise bu dille çifte va-
Cevap A tandaşlığı seçenlerden söz edildiği için
parçanın anlam bütünlüğü bozulmuştur.
12. Soruda altı çizili sözcükten önce sıfat
Cevap E
kullanılıp kullanılmadığı sorulmaktadır.
I numaralı sözcükten önce sıfat kullanıl-
mamıştır. Diğer sözcüklerden önce sıfat-
lar kullanılmıştır:
sevincini artıran türküler
bin yıllık tarih
yeni bir duyarlılık
doygun ve duru bir ses
17. “İnsanlara yardım eder, yardım alır, soru-
Cevap A larına cevap verir ve kendi sorularınızı so-
rarsınız. Bu bakımdan sosyal medya resmî
13. “Dişim ağrıyor da hastaneye gideceğim.” olmayan eğitim yollarından da biridir.” ifa-
cümlesi neden–sonuç cümlesidir. Bu an- desinden A ve D seçeneğine,
lamı “de” bağlacı sağlamıştır. “Zaman ve mekân sınırlaması olmadan
(mobil tabanlı) paylaşımın, dışa vurumun,
Cevap E tartışmanın esas olduğu bir insani iletişim
şeklidir.” ifadesinden B ve E seçeneğine
ulaşılabilir.
14. Edilgen çatılı fiillerin yüklem olduğu
cümlelerde gerçek özne olmaz. “Öğren-
Cevap C
ciler tören için okul bahçesine çıkarıldı.”
cümlesinde “çıkar–” işini yapan belli de-
ğildir.
Cevap C
15.
Genç kaplan , hızlı adımlarla 18. III. cümleye kadar sağlığın önemi ve sağ-
sıfat isim sıfat isim lığı korumak için kimlere görev düştüğü-
dikenli tel , dar kafes nüden söz edilirken III. cümleden başla-
sıfat isim sıfat isim narak ülkemizde bebek ve çocuk sağlığı
konusuna yönelik bilgiler verilmiştir. Do-
Bu parçadaki II numaralı sözcük isim gö-
layısıyla III. cümleyle yeni bir paragrafa
revindedir ve belirtisiz isim tamlamasın-
geçilebilir.
da tamlayan olmuştur.
Cevap B
Cevap B
95
19. Parçadaki “İç mimarlık bir yandan güzel 23. Parçadaki III. cümlede “geleneksel teknik-
sanatların gerektirdiği plastik değer- lerle üreterek gelişmiş ülkelerin maddi ve
leri içeren, estetik bilgi ile yoğrulmuş, manevi baskısından kurtulamayacağı-
diğer yandan mimarlığın bina olgu- mız...” ifadesi,
suyla ilişkilendirilen bir konumda da IV. cümlede “o miktarda zihinsel değerler
yer almaktadır. İç mimarın bir bina içinde üretmekle mümkündür” ifadesi,
yer alan mekânların hacim ve yüzeyle- V. cümlede “kitabın önemsenmediği bi-
rini değerlendiren bir boyutta konuya zimki gibi ülkelerde gerçekleşemez” ifa-
yaklaşmasının yanı sıra, yapı sistemleri, desi koşul belirtmektedir.
fiziksel çevre kontrolü, aydınlatma, I ve II. cümlede koşul belirtilmemiştir.
ergonomi, ısıtma gibi mekân konforu
konularında da bilgili olması gerekmek- Cevap A
tedir.” ifadeleri, iç mimarlığın farklı alan-
larda hâkimiyet gerektiren bir meslek 24. “Frig bezeme sanatına özgü geometrik
olduğunu vurgulamaktadır. oymalarla süslenmiştir” ve “ süslü kumaş-
lara ait izler” ifadelerinden A,
Cevap D “en özgün zanaat dalı mobilyacılıktır” ifa-
desinde B,
20. Verilen parçanın IV. cümlesinde “Amaçlar- “Orman bakımından zengin bir bölgede
la birlikte araçları da seçmemiz gerekir.” yaşayan Friglerin” ifadesinden D ve
ifadesinden itibaren öneri dile getirilmiş-
“Ege dünyasında MÖ 2000’li yıllardan
tir.
beri bilinen fibulalar (çengelli iğne), tü-
Cevap D mülüs mezarlar gibi Anadolu’da ilk kez
Frigler tarafından kullanılmıştır.” ifadesin-
21. I. cümledeki “insanlıktan çıkabilir” ifade- den E seçeneğine ulaşılabilir.
sinde A seçeneğine,
Cevap C
III. cümledeki “seçimler yapmak zorunda
olmamız” ifadesinde B seçeneğine, 25. “en özgün zanaat dalı”, “Daha çok maden-
IV. cümlede C seçeneğine ve II. cümlede E ciliğin etkisinde gelişmiş olan Frig çanak
seçeneğine değinilmiştir. çömlekçiliğinde”, “Friglerde madencilik
D seçeneğine yönelik bir bilgiye parçada de çok gelişmiştir” ifadelerinde karşılaş-
yer verilmemiştir. tırma,
“makarayı andıran kulpları” ifadesinde
Cevap D
benzetme,
22. Öncüldeki parçada “insanın kendini ma- “çok güzel örnekler” ifadesinde yorum,
nevi kültür ve maddi değerlerle donat- “makarayı andıran kulpları”, “bitki liferin-
tığından ve bu donanımların en önemli den yapılmış dokumalar”, “yerlere serilmiş
taşıyıcısının kitaplar olduğundan” söz süslü kumaşlar” ifadelerinde betimleme
edilmiştir. Parçada “ülkemizde düşünce yapılmıştır.
ve kitapların yeterince önemsenmediğin- Parçada herhangi bir kavramın tanımına
den” yakınılmaktadır. yer verilmemiştir.
Cevap D Cevap D
96
26. IV. cümlede “... göbekli kâseler, büyük ka- 28. Tabloya göre televizyon kanalında ya-
zanlar ve kepçeler Frig maden sanatının yımlanan filmlerden B ile F kesinlikle aynı
ne kadar geliştiğini göstermektedir.” ifa- yönetmene (Türk yönetmene) ait olduğu
desinde çıkarım yapılmıştır. kesindir.
Cevap B Cevap E
Cevap D
97
Çözüm 22
1. Parçada geçen “sonraki kuşaklara yol ha- 7. II numaralı cümle bir özetleme cümlesiyle
ritası olmak” ifadesinde “harita” sözcüğü- (İnsandaki durum işte bunların tam tersi-
nün anlamından yola çıkılarak kendinden dir...) başladığı için II. cümlenin en sonda
sonrakilere örnek olunduğu anlaşılmak- olması gerekir. V. cümlenin örneği de III.
tadır. cümlede verildiği için II ve V numaralı
cümlelerin yer değiştirmesi gerekir.
Cevap D
Cevap B
2. Öncüldeki cümlede geçen “Ülkemizde ve
8. A seçeneğinde “nasıl” sözcüğü, “ne” ve
ülkemiz dışında birçok ödül almıştır.” ifa-
“asıl” sözcülerinin birleşmesiyle oluşur-
desinden yazarın yurt dışında da tanındı-
ken “ne” sözcüğü bir ses kaybına uğra-
ğı sonucuna kesin olarak uluşabiliriz.
mıştır.
Cevap C
Cevap A
3. Parçanın IV. cümlesi olan “İşte bu noktada
vücudumuz gerçek anlamda yaşlanmaya 9. Özel isimlerin yanına gelen gelen coğrafi
başlar.” ifadesinde vücudun yaşlanmaya yer adları büyük harfle başlar: Van Gölü,
başlayacağından söz edilirken D seçene- Amik Ovası, Rodos Adası… örneklerinde
ğinde insanın her durumda yaşlanaca- olduğu gibi. “İspanya Kıyıları” sözünde
ğından söz edilmiştir. Cümlede böyle bir kıyı bir yer adı olarak kullanılmadığı için
anlam yoktur. küçük harfle başlamalıdır.
Cevap D
Cevap E
4. Verilen parçada “yanlış bir şey yaptığımız-
da iki şeyin meydana geleceği, bunlar-
10. I numaralı işaret sıralı yüklemlerin arası-
na, II numaralı işaret soru anlamı katmak
dan birinin kendimizi suçlu hissetmemiz,
için, III numaralı işaret ögeleri arasında
ikincinin er geç diğer insanların bunu öğ-
virgül kullanılan sıralı cümleleri ayırmak
renmesi” olduğu anlatılmıştır. Buna göre,
için, IV. numaralı işaret açıklama yapmak
parçada boş bırakılan yerlere C seçene-
için kullanılmıştır. V numaralı yere ta-
ğinde verilenler getirilmelidir.
mamlanmış bir ifadeye yer verildiği için
Cevap C nokta konmalıdır.
Cevap E sakin"
daha cümlesinde bağlaç, özne-
yüklem
6. Numaralanmış sözlerin anlamlı ve kurallı
bir cümle oluşturacak sıralaması III – I – V leri bağlamıştır. A’da nesneleri, B’de zarf
– IV – II şeklindedir. Bu durumda üçüncü tümleçlerini, C’de dolaylı tümleçleri, D’de
cümle “V” olur. ise yüklemleri bağlamıştır.
Cevap E
Cevap E
98
12. Verilen parçanın I. cümlesinde geçen “... 15. Parçanın bütününde okulun sosyal iş-
şeylerin üstü...” belirtili isim tamlaması- levinden söz edilmektedir. II. cümlede
dır. II. cümledeki “bu evde” ifadesinde ise okullardaki eğitim programlarının
“bu” sözcüğü işaret sıfatıdır. III. cümlede çocukların tutum ve becerilerine göre
geçen “süzülüp” zarf-fiilidir, V. cümlede düzenlenmesi gerektiği ifade edilmiş ve
“olabiliyordu, yaşayabilirdi” yeterlik fiildir konunun farklı bir yönü ele alınmıştır.
(–ebilmek). Parçanın IV. cümlesinde ge- Dolayısıyla bu cümle anlam akışına uy-
çen “ile” edat değil, bağlaç görevindedir. mamaktadır.
Çünkü “ölenler ile kalanların birbirinden
farkı” tamlamasındaki tamlayanları yani Cevap B
eş görevli kelimeleri bağlamıştır. “ile” söz-
cüğünün yerine “ve” konarak da bağlaç
olup olmadığını anlaşılabilir; ile, “ve” anla-
mında kullanılmışsa bağlaçtır. Buna göre
“ölenlerle kalanların birbirinden farkı”
tamlamasında “ve” anlamı taşımaktadır. 16. Parçanın bütününde “müzik” sözcüğünün
eski Yunan efsanelerine dayandığı ifade
Cevap D
edilmiş, sonrasında da kelimenin değişik
şekillerinden söz edilerek son hâline ka-
dar getirilmiştir. Buradan parçada müzik
sözcüğünün nasıl ortaya çıkarıldığının
13. Cümlenin yüklemi, çekimli fiil olduğu üzerinde durulduğu anlaşılmaktadır.
için cümle fiil cümlesidir, “her zamanki
gibi” ifadesi ara söz olarak kullanılmıştır. Cevap D
Yüklem sonda olduğu için cümle kurallı,
olumlu çekimlendiği için de biçimce ve
anlamca olumlu bir cümledir.
Cümlede yüklem dışında yargı bildiren
bir fiilimsi olduğu için cümle birleşik ya-
pılıdır. 17. Parçanın bütününde sigaranın zararları
konusunda uyarı yapılmıştır.
Cevap E
“Sigara yalnızca bağımlılara değil, sigara
dumanına maruz kalan tüm canlılara za-
rar veriyor.” ifadesinde karşılaştırma,
“sigarayı bırakmak zor olsa da olanaksız
14. Görevi yönünden farklı olan sözcük sorul-
değil” ifadesinde yorum yapılmıştır.
duğunda “sıfat, zarf, edat, bağlaca” bakılır.
Parçadaki “basit, yabancı, yerli, kültürler “maruz kalanlar, kendini toparlamaya” ifa-
arası” sözleri, arkalarından gelen sözleri deleri deyimdir.
niteledikleri için sıfat görevinde kullanıl-
Parçada herhangi bir kavramın tanımına
mıştır. “Çaba” sözcüğü ise isim görevinde
yer verilmemiştir.
kullanılmıştır.
Cevap B
Cevap C
99
18. “Alzaymır hastalığının tanısını koymak, 22. “Yeme isteği, çok iyi biliyoruz ki her za-
şimdilik ancak diğer olası zihinsel rahat- man açlık duygusuna paralel gitmiyor”
sızlıkların dışlanmasıyla mümkün.” ifade- ve “Araştırmacıları asıl şaşırtan bölgeyse,
sinde A seçeneğine, beynin ön lobunda bulunan ve beynin
haz duyumlarıyla ilişki bölgelerinden
“bellek, düşünme ve davranışla ilgili işlev-
olan “orbitofrontal korteks” olmuş.” ifade-
lerde ciddi kayıplara yol açan” ifadesinde
lerinden B seçeneğine ulaşılabilir.
B seçeneğine,
Cevap B
“beyin hücrelerinde gelişen hasara bağlı
olarak” ifadesinde C seçeneğine, 23. “Sonuçlar, belki de obezliğe çare ara-
“genellikle yaşlı kesiminde ortaya çıkan”
yışlarında yeni kapılar açabilecek.”
ifadesinde E seçeneğine değinilmiştir. ifadesinde olasılık belirtilmiştir.
Cevap B
Gelecekte hastalığın teşhis edilebileceği-
ne yönelik ifadelere yer verilse de tedavi 24. “Şu anda oldukça gündemde olan “kar-
edilebileceğine yönelik bir ifadeye yer bon yakalama ve depolama” yaklaşımı,
verilmemiştir. daha çok büyük endüstriyel tesislerden
karbondioksit salımını azaltmak, yani kar-
Cevap D bondioksiti atmosfere salınmadan önce
yalıtmak üzerine kurulu.” ifadesinden A
seçeneğine,
19. “Doğal ortamlarında ağırlıklı olarak ço-
“karbondioksit uzaklaştırmayı garanti
ğunlukla tohumla beslenen bu tür” ifade-
eden projeyi geliştirene 25 milyon dolar
sinden muhabbet kuşlarının farklı türde
ödül sözü veren İngiliz girişimcinin bu
besin tükettiklerine değinilmiştir.
konudaki gayret ve araştırmalara hare-
Cevap C ketlilik kattığı bir gerçek.” ifadesinden B
seçeneğine,
“Araştırmacıların ’son çare’ olarak uygu-
20. IV ve V. cümlelerde aile ve okuldaki sos- lanabileceğini öne sürdükleri...” ifadesin-
yalleşmeler arasında çatışmalar olabi- den D seçeneğine,
leceğinden söz edilmiş ve VI. cümlede “yalnızca büyük tesislerden kaynaklanan
ilkokula yeni başlayan çocuk üzerinden büyük miktarlardaki karbondioksit değil;
örnek verilmiştir. araba, uçak, evlerden salınan küçük mik-
tarlar da sorun” ifadesinden E seçeneğine
Cevap E
ulaşılabilir.
Çevre sorunların geri döndürülemez bo-
21. Çocuğun sosyalleşmesinde en önemli iki yutlara ulaştığına yönelik bir ifadeye yer
kurumun aile ve okul olduğu ilk cümlede verilmemiştir.
belirtilmiş ve bunun gerekçeleri ve kanıt- Cevap C
larından söz edilmiştir. Dolayısıyla parça-
25. III. cümledeki “yabana atmak” deyimi
nın vurgusu aile ve okul kurumunun ço-
“önem vermemek” anlamında kullanılan
cuk üzerindeki etkisine yöneliktir.
bir deyimdir.
Cevap C Cevap B
100
26. Parçadaki “Ancak yalnızca büyük tesis- 1 2 3 4 5 6 7 8
lerden kaynaklanan büyük miktarlardaki R
karbondioksit değil; araba, uçak, evler- O
K/N L
N/K S
P
M Da-
I. durum
den salınan küçük miktarlar da sorun...” Orto-
Cil- Da-
Cil- Dahi-
Cil-
Orto-
hili-
di- hili- di- ye/
ifadesinden A seçeneğine, pedi diye liye pedi
ye ye ye Cil-
“...25 milyon dolar ödül sözü veren İngiliz diye
II. durum
di- hili- to- di- ye/
ifadesinden C seçeneğine, pedi
ye ye pedi
hiliye
ye
pedi
Cil-
diye
“... karbondioksiti atmosferden doğru-
dan emip almaya dayalı çözümleriyse O’nun ortopedide, L ve S’nin dahiliye
bu güçlüğü aşma konusunda bir umut polikliniğinde muayene oldukları ve art
olacak gibi görünüyordu.” ifadesinden D arda aynı poliklinikte muayene olunma-
seçeneğine, dığı öncüllerde belirtilmiştir. Tabloda iki
durum görülmektedir. II. duruma göre N
“Hava, atmosferden çekilerek sodyum
ya da K adlı kişiler ortopedi polikliniğinde
hidroksit içeren bir odacığa pompala-
muayene olmuş olabilirler.
nıyor; sodyum hidroksit havadaki kar-
bondioksitle tepkimeye girerek sodyum Cevap D
karbonat oluşturuyor. Karbon içeren bu
çözelti daha sonra...” ifadesinden E seçe-
neğine ulaşılabilir. 28. Tabloya göre her iki durumda da ortope-
di polikliniğinde muayene olan kişi sayısı
Parçada farklı görüşlerin karşılaştırıldığı- dört olamaz. I. durumda iki kişinin, ikinci
na yönelik bir ifade yoktur. durumda ise üç kişinin ortopedide mua-
Cevap B yene olduğu tabloda görülmektedir.
1 2 3 4 5 6 7 8
29. Tabloya göre her iki durumda da beşinci
sırada S adlı kişinin muayene olduğu ke-
O L S M sindir.
Orto- K/N Dahi- N/K Dahi- P Orto- R
pedi liye liye pedi Cevap D
101
Çözüm 23
Cevap C Cevap D
102
11. C seçeneğinde “tıp” kelimesi ünlü ile baş- 15. A seçeneğindeki cümlenin ögeleri şu şe-
layan bir ek (iyelik eki) aldığı için “tıp - ı > kilde, doğru ayrılmıştır:
tıbbı” hâline dönüşmüş, ünsüz türemesi-
tasvir etmez (yüklem)
ne uğramıştır.
Gerçek bir romancı (kim? - özne)
Cevap C
kahramanlarından birini daha önce an-
latmadığı bir yere götürdüğü zaman (ne
zaman? - zarf tümleci)
o yeri (neyi? / nereyi? - belirtili nesne)
12. Verilen parçadaki “ölç - ü”, “kur - ul - an”,
kendi gözleriyle (ne ile? - zarf/edat tüm-
“ol - an”, “de - n -“ sözcüklerinde yapım eki
leci)
kullanıldığından bu sözcükler, türemiş
sözcüklerdir. II numaralı “kümeleriyle” Diğer cümlelere ilişkin ayrımlar yanlıştır.
sözcüğünde kullanılan eklerin tamamı
Cevap A
çekim olduğundan, sözcük basit yapılıdır.
Cevap B
Cevap E
Cevap C Cevap C
103
18. Parçada geçen “İslam Orta Çağı’nda tas- 21. “medya kültürünü soluma” sözüyle med-
vir, suret ya da figür dediğimiz şekillerden yanın hayatımıza etkisinin soluk alıp ver-
kaçınıldığı açıktır. Sözü edilen semboller mek kadar önemli bir hâle geldiği anla-
yanında bitkisel formlar da Selçuklu sana- tılmak istenmiştir. Medyanın bu etkileri
tında genişce bir yer tutmuştur.” ifadesin- arasında kültürel anlamda kalkınma gibi
den A ve D seçeneğine, bir etki söz konusu değildir.
“Bu sembollere de İslam dünyasında an-
Cevap B
lamlar yüklenmiştir.” ifadesinden C seçe-
neğine,
“Gamalı haç (svastika), altı köşeli yıldız vb.
şekillerin dinî ve mistik köken anlamlarını
düşünmek mümkündür.” ifadesinden E
seçeneğine ulaşılabilir.
Cevap B
22. Parçada geçen “iklim değişimleri de uzun
19. Parçanın genelinde insanın karmaşık ve bir zamanda meydana gelecektir.” ifade-
çözülmesi zor bir varlık olmasına rağmen, sinden A seçeneğine,
çoğu zaman benzer birçok özellik göste- “Bunun için öncelikle iklim koşullarının
ren bir varlık olduğundan, tüm insanların değişmesi gerekir.” ifadesinden C seçe-
menfaat, gerçek, iyilik ve güzellik adı al- neğine,
tındaki eğilimlerde birleştiğinden bah-
“Günümüzde, birkaç yerdeki kalıtıları dı-
sedilmektedir. Bundan hareketle tüm in-
şında artık hiç ormanın bulunmadığı Orta
sanların temel özelliklerinin aslında aynı
Anadolu, tarımın yoğun olarak yapıldığı...”
olduğu sonucuna ulaşılabilir.
ifadesinden D seçeneğine,
Cevap C “... Orta Anadolu’nun giderek daha da
nemli bir yer olmasını ve dolayısıyla ye-
20. Parçada geçen “Toplumsal yaşamın, kül- niden ormanlaşmasını sağlayabilir.” ifade-
türel alanın ve siyasi arenanın önemli bir sinden E seçeneğine ulaşılabilir.
ögesi hâline gelen medya; tüm toplusal
ilişkileri, günlük yaşam pratiklerini ve Cevap B
ahlak sistemlerini de giderek daha çok
etkilemektedir.” cümlesinden B ve D se-
çeneğine,
“... modern toplumların en önemli top-
lumsal kurumlarından biri hâline gelen
medyanın...” ifadesinden C seçeneğine,
“... milyarlarca insanın günlük yaşamının
23. Parçanın II. cümlesinde, Evliya Çelebi’nin
en önemli parçasını kitle iletişim araçları,
Anadolu’yu tasvir edişinde abartılı bir
yani medya oluşturuyor.” ifadesinden A
söyleyişe yer verdiği iler sürülebilir.
seçeneğine ulaşılabilir.
Cevap A
Cevap E
104
24. Parçada geçen “Bu sefer değiştirilmiş vi- 27. Verilen bilgilere göre aşağıdaki gibi bir
rüsü öldürücü olmayan dozda verdikleri tablo çıkarılabilir:
farelere, bir de zatürre oluşturan bakteri-
den enjekte etmişler. Farelerin 4 gün gibi 1 2 3 4 5 6 7 8
çok daha hızlı bir sürede öldükleri göz-
tarçın / kekik
kekik / tarçın
biber
tarçın / kekik
nane
kekik / tarçın
sumak
zerdeçal
lenmiş.” ifadesinden farelerin daha hızıl
ölmesinin nedeni olarak zatürre bakterisi
ile PBI-F2 proteinin birleştirilmesiyle ger-
çekleştiği sonucuna ulaşılabilir.
sumak
tarçın / kekik
nane
kekik / tarçın
Cevap B
Cevap A
Cevap C
Cevap A
105
Çözüm 24
1. Parçada geçen altı çizili sözcükte sanat- 5. Parçanın II. cümlesinde Ataç’ın edebiyat
çının resimlerini öykü tadında oluşturdu- dünyasını etkilediğinden değil, edebiyat
ğu ifade edilmiş, resimleri sanki bir olay dünyasına adım attığından bahsedilmiş-
örgüsünü anlatır gibi kâğıda geçirdiği tir. Cümlede Ataç’ın edebiyat dünyasını
anlatılmak istenmiştir. Öykülerde yer alan etkilediğine dair bir bilgiye ulaşılamaz.
olay örgüsü, ressamın resimlerinde çiz- Cevap B
diklerine benzetilmiştir.
6. Öncülde verilen parçanın ilk dört cüm-
Cevap D lesinde ekosistemler ile ekonomik faali-
yetler arasındaki ilişkiden, ekosistemlerin
2. I. cümledeki “sanatçının penceresinden ekonomik değerdeki faydalarından bah-
görünüşüdür” ve III. cümledeki “sanat- sedilirken parçanın V. cümlesinde eko-
çının iç dünyasını” ifadeleri sanatın öz- sistemdeki fiziksel ve kimyasal şartların
nelliğini vurgulamaktadır. değişmesinin canlı yaşamına etkisinden
bahsedilmiş ve farklı bir konuya geçil-
Cevap B
miştir.
3. Çıkarım, belli önermelerin sonuçlarından Cevap E
başka sonuçlara ulaşma işidir. Yani bir
sonucu başka bir sonuca bağlamaktır. A 7. Cümle tamamlanmışsa, devrik cümle
seçeneğinde verilen cümlede ise tek bir dahi olsa, sonuna üç nokta konmaz. Bu
durumdan söz edilmiş ve anlatılan du- sebeple B seçeneğindeki cümlenin so-
rum başka bir sonuca bağlanmamıştır. Bu nundaki üç nokta (...) yanlış kullanılmıştır.
cümlede, var olan bir araştırma sonucu-
nun okuyucuyla paylaşıldığı bir saptama Cevap B
söz konusudur.
8. D seçeneğindeki “biz de” ifadesinde kul-
Cevap A lanılan “de” bulunma hâl eki olan “-de”
ekidir ve bitişik yazılmalıdır:
4. Verilen cümlelerin anlamlı bir bütün oluş-
“Derler ki bizde ölmüş eşek kurttan
turacak biçimde sıralaması IV – III – V – I –
korkmaz.”
II şeklinde olmalıdır. Bu durumda baştan
üçüncü cümle V numaralı cümle olur:
Cevap D
Nüfusu artan bir toplumda herkes aynı işi
9. A seçeneğindeki “somutlaştırırsa (so-
yaparsa o toplumda yaşamak güçleşir. /
mutlaştırır ise)” sözcüğü birleşik çekim-
Ancak iş bölümü yapılırsa toplumu oluş-
lidir.
turan bireylerin birlikte yaşaması kolay-
B seçeneğindeki “yaşanan (krizler)” söz-
laşır. / Sanat için de bu geçerlidir. / Sanat
cüğü sıfat-fiildir.
ürünlerini yaratanlar yalnız bir türde yo-
D seçeneğindeki “olarak” sözcüğü
ğunlaşırsa sanat tehlikeye girer. / Biri ya-
zarf-fiildir.
zacak, diğeri eleştirecek; diğeri sinemaya,
E seçeneğindeki “sahip ol-” fiili, yardımcı
tiyatroya uyarlayacak.
fiille (et-, ol-, kıl-, eyle-) kurulmuştur.
Cevap E C seçeneğinde isim-fiil yoktur.
Cevap C
106
10. II. cümledeki “Seni sevdiğim için bana 14. Parçada “güzel” kavramının estetik için
borçlusun düşüncesidir” ifadesi, tamla- önemli bir kavram olduğu ifade edilmiş
yanı cümle biçiminde olan belirtisiz isim ve “hatta” sözcüğüyle sadece önemli bir
tamlaması şeklindedir: kavram olmakla kalmayıp bu alanın da
Seni sevdiğim için bana borçlusun / adını belirleyen temel öge olduğu vurgu-
tamlayan lanmıştır. Buradan hareketle B seçeneğin-
düşünce -s -i deki ifadenin boşluğa uygun olabileceği
tamlanan görülmektedir. Boşluğa A seçeneğindeki
ifadenin de gelebileceği düşünülebilir.
Cevap B
Fakat boşluktan sonraki “hatta” sözcüğü
A seçeneğindeki cümleyle örtüşmemek-
11. B seçeneğinde “nefis - im > nefsim” ve “
tedir. Çünkü bu durumda aynı ifade tek-
akıl - ım > aklım” şeklinde ünlü düşmesi
rar edilmiş olacaktır.
görülen iki sözcük vardır.
A seçeneğinde “ayır - ıl > ayrıl-” Cevap B
Cevap C Cevap C
107
17. Öncülde verilen cümlede karacaların din- 20. V cümlede geçen “Bir yandan güzele
lenirken toprakta belli izler bıraktığından ulaşmada metafiziksel bir temel ara-
söz edilmektedir. III. cümlede de dene- ma çabası ön plana çıkarken…” sözle-
yimli bir biyoloğun karacaların işaretleri- rinden güzele ulaşma amacında olundu-
ni fark edebildiğinden bahsedilmiştir. Bu ğu bilgisine ulaşılabilir.
nedenle soru kökünde verilen cümle III
numaralı cümleden sonra getirilmelidir. Cevap E
Cevap C
Cevap B
Cevap C Cevap E
109
27. Esra ve Ceren sadece tatlılar ve et yemek- 29.
leri dalında, Duygu da sadece çorbalar
dalında ve Burcu da et yemekleri dalında Tatlılar Çorbalar Et yemekleri
yarıştığı için başlangıçta aşağıdaki gibi bir Burcu
tablo ortaya çıkar: Ceren Duygu
Ceren
Esra Ayşe
Esra
Tatlılar Çorbalar Et yemekleri Ayşe Burcu
(Ayşe ya da
Filiz Filiz
Burcu Filiz)
Ceren
Duygu Ceren
Esra Burcu yalnızca iki yarışmaya katıldıysa
Esra
bunlar çorbalar ve et yemekleri dalında-
Her daldaki yarışmada 4 kişi yarışacağına kiler olabilir. Bu durumda tatlılar dalında-
göre çorbalar dalını 4’e tamamlamak için ki yarışmaya katılamaz.
üç kişi daha yazılmak zorundadır. Bu üç
kişi arasında Ceren ve Esra olamayacağı- Cevap C
na göre Ayşe, Burcu ve Filiz olur. Bu du-
rumda tablo şu şekilde olacaktır:
Duygu
Burcu
Ceren Ayşe
Ceren
Esra Burcu
Esra
Filiz
Cevap A
30.
110
Çözüm 25
1. Parçada eseri, onu oluşturan kişiden daha 4. Verilen cümlelerin anlamlı bir bütün oluş-
iyi kimsenin anlayamayacağı düşünce- turacak sıralaması şu şekildedir: III - IV - I
sine karşı çıkılmaktadır. Bu düşüncenin - V - II
yanlış olduğu da “su götürür (tartışılır)”
Börek, hem evlerde hem de lokantalarda
deyimiyle ifade edilmiştir.
hazırlanabilir. / Evlerde hazırlanan bö-
A seçeneğinde de yazarın anlatmak iste- rek, hazır yufka veya undan açılan yufka
diği ile anlattığının aynı olmayacağı ifade kullanılarak hazırlanır. / Ancak fırınlarda
edilmiştir. Buna göre eserin ne anlattığını hazırlanan börekler sadece undan açılan
en iyi bilen yazar olmayabilir. Çünkü or- yufka kullanılarak hazırlanır. / Lahmacun
taya konan eser yazarın düşündüğü gibi ve pideler ise sadece lokantalarda fırınla-
değildir. Dolayısıyla A seçeneği, söz konu- ma yöntemiyle hazırlanır. / Bunların çok
su tezin her zaman geçerli olmayabilece- sevilmesi nedeniyle bu konuda ihtisas-
ğini ifade etmektedir. laşan lahmacun ve pide salonları ortaya
çıkmıştır.
Cevap A
Cevap D
Cevap B
111
8. Eser-yapı adları büyük harfle başlar ve 13. “Alışkanlık, yaman bir hocadır ve hiç şaka-
bunlara gelen çekim ekleri kesmeyle ay- sı yoktur.” cümlesi bağlı cümledir.
rılır. Bu nedenle D seçeneğindeki “Hoşap
“Yavaş yavaş, sinsi sinsi içimize ilk adımla-
kalesinde” ifadesi “Hoşap Kalesi’nde” şek-
rını atar.” cümlesi hem basit yapılıdır hem
linde yazılmalıdır.
de fiil cümlesidir.
Cevap D “Başlangıçta kuzu gibi sevimli, alçak gö-
nüllüdür.” cümlesi isim cümlesidir.
9. “Ne ... ne” tekrarlı bağlacı arasına virgül Parçada girişik birleşik cümle (fiilimsiyle
konmaz. Dolayısıyla III numaralı virgülün kurulan birleşik cümle) yoktur.
kullanımı yanlıştır.
Cevap A
Cevap C
Cevap E
12. II. sözcükte “el-de” şeklinde bulunma hâl Edebiyatçılar, / kendilerinden önceki ku-
eki, şağın anlayışını benimsemekten / kaçın-
mışlardır. (Ö / DT / Y)
III. sözcükte “sanat-dan” şeklinde çıkma
hâl eki, Bu dönem sanatçıları / Anadolu’ya ya-
bancı olduklarından / yeterince / başarılı
IV. sözcükte “reçete - y - e” şeklinde yönel-
olamamışlardır. ( Ö / ZT / ZT / Y)
me hâl eki,
O, / yapıtlarında / yaşanmışla yaşanacak-
V. sözcükte “uyma - y - ı” şeklinde belirtme
lar arasında köprü kurarak / bugünü / an-
hâl eki kullanılmıştır.
latıyor. (Ö / DT / ZT / N / Y)
I. sözcükte “sanat eser - i” şeklinde tamla-
Ben, / günümüzden geleceğe kalacak
nan eki kullanılmış, herhangi bir hâl eki
değerleri / evrensel ölçütlere vurarak /
kullanılmamıştır. Dolayısıyla sözcük yalın
anlıyorum. (Ö / N / ZT / Y)
hâldedir.
Cevap E
Cevap A
112
15. Seçeneklerde verilen sorulara yanıt olabi- 16. “Afyonkarahisar’da olduğu gibi insanlar
lecek ifadeler şu şekildedir: için savunmanın öncelikli olduğu dö-
nemlerde bölgedeki peribacalarından,
A) Eğitimin sosyalleşmeye etkisi var mı-
lav çıkış merkezlerinden, bazalttan ve
dır?
andezitlerden oluşan doğal kaleler, Eski
Sosyoloji açısından bakıldığında eğitim, Çağ’dan günümüze pek çok uygarlığın
sosyalleşmenin özel bir görünümü ve cazibe merkezi olmuştur. Günümüzde
şekli olarak anlaşılmaktadır ... Köroğlu Beli Geçidi olarak bilinen ancak
C) Eğitimin işlevleri nelerdir? yüzyıllardır ana yol güzergâhının köprüsü
olarak kullanılan doğal kaleler” ifadele-
... çünkü eğitim, belli amaçlar doğrultu-
rinde çeşitli coğrafi şekillerin bulundu-
sunda bireylerde belirli davranış yatkın-
ğu yerlerin özellikle doğal kaleler olarak
lıklarını geliştirme veya istenmeyen bazı
seçildiği ifade edildiğine göre düzlük
davranış ve alışkanlıkları değiştirme sü-
alanlarda güvenliği sağlamanın daha zor
recidir.
olduğu yargısına ulaşılabilir.
D) Sosyalleşme nasıl tanımlanır?
Cevap C
Sosyalleşme, bireyin bir sosyal gruba ka-
tılması sürecidir.
E) Bireyin bir grup içerisinde yer alması
hangi koşullarda gerçekleşir?
Birey bir gruba girerken o grupta geçerli
olan sosyal normları, o grup içinde ala-
cağı rolleri, ulaşacağı sosyal statüleri, bu
rol ve konumların gerektirdiği davranış,
beceri ve yetenekleri, grubun kültürünü
oluşturan değerleri, inançları öğrenip be-
nimsemek durumundadır. 17. Parçadaki “sersemlemiş ve sarsılmış bir
hâlde kalktım başından” ifadesinde etki-
“Eğitim almayan birey, grup içerisinde leyicilik,
nasıl davranır?” sorusuna yanıt olabilecek
bir soruya parçada yer verilmemiştir. “... ağır ilerleyeceğini ve sıkılacağımı söy-
lüyordu çünkü. Fakat günler önce kitabı
Cevap B yeniden elime aldım ve bu kez beynimi
ağır bir kurguya hazırlayarak en baştan
başladım. Ne kadar yanıldığımı anlamak-
ta gecikmedim.” ifadelerinde akıcılık ve
sürükleyicilik,
“Her harfi ağır bir anlam taşıyan bir kitap.”
ifadesinde yoğunluk kavramlarına yöne-
lik vurgu yapılmıştır.
Parçada özgünlük (farklılık) ile ilgili bir ifa-
deye yer verilmemiştir.
Cevap E
113
18. Parçanın bütününde golf toplarının yü- 21. Parçada “... fakat devlet sansüründen ge-
zeyinin çukurlu olmasının teknik açıdan çememiş” ifadesinde A seçeneğine,
işlevlerinden söz edildiği için bu parçanın
“... bize Boris Godunov’un çarlığa geliş
B seçeneğindeki “Golf topunun yüzeyi
dönemini anlatmaktadır.” ifadesinde C
neden çukurludur?” sorusunun yanıtı ol-
seçeneğine,
duğuna ulaşılabilir.
“Günümüzde ise Shakespeare’in Mac-
Cevap B beth’inden esinlenmeler olduğu söylenir.”
ifadesinde D seçeneğine,
“Aleksandr Puşkin’in 1825 yılında yazılan,
1831 yılında yayımlanan oyunu Boris Go-
dunov” ifadesinde E seçeneğine değinil-
miştir.
Eserin üslubuna yönelik bir ifadeye par-
çada yer verilmemiştir.
Cevap D Cevap A
Cevap C
25. VI. cümlede ışığın dalgalardan oluştu- 29. Bilgilere göre Arif’in ve Berk’in hem yaşa-
ğunun kanıtlanamadığından söz edilmiş dıkları yer hem de meslekleri bilinmekte-
fakat hâlâ bu şekilde düşünüldüğünden dir.
söz edilememiştir.
Cevap E
Cevap D
26. “Newton ise ışığın tanecikli bir yapıda 30. Bilgilere göre Arif’in doktor olduğu bilin-
olduğunu düşünmüştü fakat ispatlamak mektedir.
için yeterli veriye sahip değildi.” ifadesine
dayanarak bilimsel olarak ispatlanama- Cevap A
yan varsayımların kabul görmeyeceğine
(günümüzdeki duruma da bakarak) ula-
şılabilir.
Cevap C
(öğretmen, (öğretmen,
Meslek dişçi doktor avukat
eczacı) eczacı)
Cevap C
115
Çözüm 26
1. Yazın alanında “dilin hafif olması” anlam 6. Parçanın bütününde Türk toplumunun
derinliği olmaması anlamına gelir. “içine geleneksel eğlence ve oyun kültürünün
çekmek” ifadesi ise eserin, okurun ilgisini ögelerinden ve bu kültürün öneminden
çektiğini ifade eder. Okurun ilgisini çek- söz edilirken III. cümlede Türkiye, oyun ve
mek de “sürükleyicilik” ile ilgilidir. eğlence kültürü açısından diğer ülkelerle
Cevap B karşılaştırılmıştır.
Cevap A Cevap C
117
18. “Sivas’ı önemli yerleşim ve kültür mer- 20. Parçadaki “Tarihî empati ile psikoloji
kezleri arasına sokmuştur.” ifadesinde A biliminde tanımlanan empati arasında
seçeneğine, birtakım farklılıklar vardır.” ifadesinden I.
öncüle,
“...bibliyografyası itibarıyla en zengin şe-
hirlerimiz arasında bulunduğuna şüphe “Geçmişteki insanları anlamak için daha
yoktur.” ifadesinde C seçeneğine, uygun bir yöntemin olmamasından dola-
yı tarihî empati kavramı ortaya atılmıştır.”
“Fakat her şeye rağmen, haritadaki yeri
ifadesinden III. öncüle ulaşılabilir.
ve kültür birikimiyle Sivas, hiçbir zaman
ilgi odağı olmaktan çıkmamıştır. Millî Mü- Diğer iki öncüle ulaşılamaz.
cadele yıllarına gelindiğinde ise Sivas’ın
Cevap D
önemi daha da belirginleşmiştir.” ifade-
sinde D seçeneğine, 21. Parçada “dolayısıyla Galata da hızla zen-
“İpek Yolu’nun seçeneksizliğini kaybet- ginleşmiş ve büyümüştür” ifadesinde A
mesiyle Sivas’ın da bu durumun sonuç- seçeneğine,
larını kader olarak paylaştığı gözden “Tanzimat Fermanı ile yeni ayrıcalıklar
kaçmamaktadır.” ifadesinde E seçeneğine kazanan yabancılar ve azınlıklar gittikçe
değinilmiştir. güçlenmiş” ifadesinde B seçeneğine,
Çeşitli etnik kültürlerin bir arada yaşadı- “Levantenlerin ‘Pera’ olarak isimlendirdik-
ğına yönelik bir ifadeye yer verilmemiştir. leri Galata’nın bu genişlemiş hâlini halk
Beyoğlu olarak anacaktır.” ifadesinde D
Cevap B
seçeneğine,
“hep çok canlı bir ticaret ve meyhanele-
riyle de gece hayatı merkezidir” ifadesin-
de E seçeneğine değinilmiştir.
Parçada Galata’nın ne zaman kurulduğu-
na yönelik bir bilgiye yer verilmemiştir.
Cevap C
118
23. Parçadaki “Burada geçmişten kalma ya- 27. Öncüllerden yola çıkarak her bölümde
bancı ülkelerin elçilik binaları ve kiliseleri ikişer kişi olduğu ve işletme bölümüne
vardır.” ifadesinde Galata’da tarihsel un- başvuranların kadın olduğu düşünüldü-
surlar bulunduğundan söz edilmiştir. Bu- ğünde şöyle bir sonuç çıkar: Beyza ulus-
radan Galata’nın tarihsel bir belge niteliği lararası ilişkiler bölümünde, Ceren de
taşıdığı yargısına ulaşılabilir. Efe’nin olduğu bölümdedir. Geriye iki ka-
dın kalmaktadır: Bunlar Duygu ve Gül’dür.
Cevap C
Buna göre Duygu ve Gül’ün bölümleri ke-
sinlikle işletmedir.
Cevap E
25. “Mercek altına almak” deyimi “çok titiz-
likle ve etraflıca incelemek” anlamında 28. Tabloya göre Ceren iktisat veya kamu yö-
bir deyimdir. Buna göre C seçeneğindeki netimi bölümlerine başvurmuştur.
“sorgulanmak” fiili “mercek altına almak”
deyiminin yerine kullanılabilir. Cevap B
119
Çözüm 27
Cevap B
Cevap B
12. I, II ve III. sözcükler türemiş, IV ve V. cümle- III. sözcük bir sıfat-fiildir. (sor-duk-umda)
ler birleşik yapılıdır. V. sözcük bir ismi etkilemeden kullanılan
kayıp olmak > kaybolmak, alınamaz sıfat fiil olduğundan adlaşmış sıfat-fiildir.
(olumlusu “alınabilir”) IV. sözcük sayı sıfatı değil, belgisiz sıfattır.
Cevap E Cevap D
121
15. İlk boşluktan önce Mars’ta uygun yaşam 19. Parçada “büyük bir coşkuyla karşılanmış-
koşulları olmadığından söz edilmiş, II. ön- tır.” ifadesinde A seçeneğine,
cülde ise geçmişte uygun yaşam koşulları
“Naşit’in hayatından hareketle” ifadesin-
olduğu ifade edilmiştir. Dolayısıyla ilk
de C seçeneğine,
boşluğa II. öncül getirilmelidir.
“bizzat yazarı tarafından piyes olarak dü-
İkinci boşluktan önce Mars’la ilgili çalış-
zenlenmiş” ifadesinde D seçeneğine,
maların amacına değinilmiştir. I. cümle-
de de bu amaç için hazırlanmış bir uzay “Türk roman sanatının unutulmayan us-
aracından söz edilmiştir. Dolayısıyla ikinci talarından Tarık Buğra” ifadesinde E seçe-
boşluğa da I. öncül getirilmelidir. neğine değinilmiştir.
Cevap D
17. Parçadaki “Türkiye’de yaygın olan iki tip
akifer bulunur.” ifadesinde A ve D seçe- 22. V. cümleye kadar strese yol açan unsurlar-
neğine, dan söz edilirken V. cümleden başlanarak
“Üzerine geçirimsiz tabakalarla örtülü stresin kelime anlamından söz edilmiştir.
olan ve basınçlı su içeren” ifadesinde B
Cevap B
seçeneğine,
“Bunlar alüvyon ovalardaki akiferlerle 23. Parçada “savaşlar, depremler, büyük ka-
karstik kireç taşlarının bulunduğu alan- zalar” ifadesinde sayıp dökmeye yer ve-
lardaki akiferlerdir.” ifadesinde E seçene- rilmiştir.
ğine değinilmiştir. “... boşanma ya da evlilik hazırlığı vs. et-
kenler de strese yol açabilmektedir.” ifa-
Cevap C
desinde gerekçe belirtilmiştir.
18. Parçada sağlıklı bir iletişimin koşulu ola- “Bu kelime ‘zorlanma, gerilme, baskı’ an-
rak “inanılırlık” özelliği vurgulanmış ve bu lamı taşımaktadır.” ifadesinde tanımı ya-
konu üzerinde durulmuştur. Dolayısıyla pılmıştır.
C seçeneğindeki soru parçaya en uygun
Parçanın bütününde ise stres kavramına
sorudur.
yönelik açıklama yapılmıştır.
Cevap C Cevap B
122
24. V. cümlede bireyin farklı referans grup- 28. Fatih, Ceyda’nın eşiyse bu çift kursa sade-
larını kullanmasının sonuçlarından söz ce perşembe günü gidebilir.
edilmiş, tercih nedeni olduğuna yönelik
bir bilgiye yer verilmiştir. Salı Çarşamba Perşembe Cuma
Gürkan Demir Fatih Hülya
Cevap D
(Ayça) (Ayça) Ceyda
25. IV. cümlede geçen “Birey kendi çıkarlarına Buna göre Efe’nin eşi kesinlikle Hülya’dır.
bağlı olarak” ifadesinde referans grupları-
nın belirlenmesi işine öznellik karışabile- Cevap A
ceği belirtilmiştir.
Cevap C
Cevap C Cevap A
123
Çözüm 28
1. Parçada yazar Orçun Türkay’ın çok fazla 5. Parçanın bütününde deneyim türlerin-
eser yazmadığından ancak yazdığı eser- den söz edilmiş ve örnekler verilmiştir. III.
lerin de yetkin eserler olduğundan bah- cümlede ise deneyimlerin faydalarına de-
sedilmektedir. “Kendisine oturacak koltuk ğinilerek konunun farklı bir boyutuna ge-
buluyor.” ifadesinde yazarın eserlerine çilmiş ve düşüncenin akışı bozulmuştur.
vurgu yapıldığı için bu eserlerin yazın
Cevap C
(edebiyat) alanında yer edinebildiği so-
nucuna ulaşılabilir. 6. Numaralı cümlelerin anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralanışı I–III–V–IV –
Cevap C
II şeklinde olmalıdır.
Cevap E Cevap C
124
8. II numaralı cümlede bel ağrılarının yanlış 13. A seçeneğinde “çalışabilmek” fiili kural-
yorumlandığına değinilmiş, bu durumun lı bir birleşik fiildir. (yeterlik birleşik fiili:
örneği ise V. cümlede verilmiştir. Yani V. -ebil)
cümlenin II. cümleden sonra gelmesi ge-
C seçeneğinde “sipariş etmek” fiili “et-”
rekir. Bu nedenle III. cümle ile V. cümlenin
yardımcı fiiliyle yapılmıştır.
yer değiştirmesi gerekmektedir.
D seçeneğinde “sıcakmış” sözcüğünde
Cevap D “sıcak imiş” şeklinde ek fiil kullanılmıştır.
9. Seçeneklerde verilen ses olayları şu E seçeneğinde “yaparak” sözcüğü zarf-fi-
şekildedir: ildir.
seyir eder > seyreder (A seçeneği) B seçeneğinde isim-fiil kullanılmamıştır.
seç - gin > seçkin (C seçeneği)
Cevap B
aksa - y - an > aksayan (D seçeneği)
borç - u > borcu (E seçeneği)
14. III. cümlede yüklem “ayrıntı” sözcüğüdür
B seçeneğinde ünlü daralması örneklen-
ve bu sözcük cümlenin en sonunda yer
memiştir.
aldığı için bu cümle devrik bir cümle de-
Cevap B ğil, kurallı cümledir.
Cevap C
10. Nokta ile biten kısaltmalara gelen ekler
kesmeyle ayrılmaz. Bu nedenle II numa-
ralı ifadenin yazımı yanlıştır. İfadenin
doğrusu “13. yy.da” şeklinde yazılmalıdır. 15. D seçeneğinde geçen cümle ögelerine
yanlış ayrılmıştır. Cümlenin ögelerine
Cevap B doğru ayrılmış şekli şöyle olmalıdır:
Şair ve filozof olan Eflatun / gerçekleri /
11. Cümlenin yüklemi söylenmişse (yüklem
seçkin hayallerle / dile getirdi / şiirlerinde.
sonda olmasa bile) cümlenin sonuna
nokta konur. Dolayısıyla “Çünkü bu şekil- Diğer ögelerin ayrımı doğrudur.
de bir nevi batıl inanç şekline girer klişe
A) Öğretmenler / çocuklarımızın iyi birer
fikirler.” ifadesinde yüklem bulunduğu
birey olmasını / sağlar. (Ö / B.li N / Y)
için cümlenin sonunda nokta konmalıdır.
B) Son zamanlarda / gümüşler gibi ışılda-
Cevap D yan gözlerini / anımsıyorum. (ZT / B.li
N / Y)
12. Altı çizili “daha” sözcüğü bir sıfatı pekiştir-
C) Toplumsal sorunlara ayna tutan şa-
diği için zarftır: “daha iyi yer”,
irler / toplumumuzda / daha çok / be-
ikinci sözcük olan “ile” ise edat görevin- ğenilmektedir. (Ö / DT / ZT / Y)
dedir,
E) Geçenlerde / öğrencilik yıllarımda tut-
“en” sözcüğü ise yine bir sıfatı pekiştirdiği tuğum notları / gözden geçirdim. (ZT /
için zarftır: “en uygun zaman” B.li N / Y)
Cevap C Cevap D
125
16. Parçada geçen “… sizi içine çekmeye baş- 20. Parçada geçen “… kimi hazneler yeryü-
lıyor. Sonrasında ise zaten okumaya ara zünden yalnızca 30–40 metre derinlikte
veremiyorsunuz.” ifadesinden A ve B, “Ki- olabilir” ifadesinden A,
tap gerçekten çok sarsıcı bir kurguya sa- “Yeryüzünde, yer kabuğu hareket ettikçe
hip.” ifadesinden C, “… Aldous Huxley’in ortaya çıkan farklı jeolojik özelliklere sa-
dahice yeteneğinin eseri.” ifadesinden D hip çeşitli bölgeler vardır.” ifadesinden C,
seçeneğine ulaşılabilir. Parçada özlülük
“Öncelikle belli bir yerde petrol bulunma
(az sözle çok şey anlatma) ile ilgili bilgiye
olasılığı saptanır.” ifadesinden D,
değinilmemiştir.
Cevap E “Keşif, jeolojik verilerin toplanmasını ve
bunların değerlendirilmesini içerir.” ifade-
17. Parçada geçen “… farklı bir kavramsal ya-
sinden E seçeneğine ulaşılabilir.
pısı olan ve sorunların çözümü için pozitif
bilimlerin yöntemlerini kullanan önemli Parçada petrolün uzun bir süreçte oluştu-
bir bilimdir.” ifadesinden A, D ve E ğuna değinilmemiştir.
126
24. Parçada geçen “Descartes, modern felsefe- Aybars Burcu Cemil Deniz Ece Fuat
nin kurucusu olarak tanınır.” ifadesinde A, (2) (2)
L P P L K
“…Tanrı’nın varlığına ilişkin şüpheciliği
K
reddetme sistemi olarak görülebilir.” ifa-
desinde B, Tabloda sadece Aybars’ın aldığı ikinci
otomobille Burcu’nun aldığı otomobil
“her ne kadar inanmış bir Katolikse de
eksiktir. Bunlar da M ve N otomobili olur.
reform hareketinin kiliseye, özellikle de
Buna göre, tablonun son hâli şu şekilde-
Aristoteles’in Orta Çağ’daki yazımına kar-
dir.
şı getirdiği eleştirilerden etkilenmiştir.”
ifadesinde D, Aybars Burcu Cemil Deniz Ece Fuat
(2) (2)
“… kilisenin egemenliğini hasara uğrat-
L (N ya P P L K
tığı bir dönemde yaşamıştı.” ifadesinde E (M ya da da M) K
seçeneğine değinilmiştir. N)
Cevap D
127
Çözüm 29
1. “Yoğunluk” az sözle çok şey anlatabilmeyi 5. Parçanın bütününde eski Türklerde ölü
ifade eder. Yoğun anlatımın diğer adı da gömme adetleri ve çeşitli ritüellerden
zaten özlülüktür. söz edilmektedir. IV. cümlede ise bu
ritüellerden birine yönelik bir çıkarım ya-
Cevap B pılmıştır.
Cevap D
Cevap B
Cevap C Cevap B
128
8. A seçeneğinde “his + et + dir- > hissettir-” 11. Parçada geçen “yinele - r - idi / yinelerdi”
şeklinde ünsüz türemesi ve ünsüz sertleş- sözcüğünde hikâye ek fiili kullanılmıştır.
mesi,
“kullanışıyla” sözcüğü isim fiildir.
B seçeneğinde “alış + gan + lık + ın > alış-
“oku - sa - idi” okusaydı” sözcüğünde ge-
kanlığın” şeklinde ünsüz sretleşmesi ve
çen “-se -sa” eki şart kipidir.
ünsüz yumuşaması,
“homurdan - arak” sözcüğü zarf fiil ek-
D seçeneğinde “beniz + e + me + y + en
lerinden “-arak -erek “ eki almış bir zarf
> benzemeyen” şeklinde ünsüz düşmesi
fiildir.
ve yardımcı ses,
E seçeneğinde “aşağı + lan + dık + ı + n + Parçada yardımcı fiil (et-, ol-, kıl-, eyle-)
ı > aşağılandığını” ya da “sanat – cı – y – ı kullanılmamıştır.
> sanatçıyı” şeklinde birden fazla ses olayı
Cevap E
görülen sözcükler kullanılmıştır.
C seçeneğinde birden fazla ses olayı gö-
rülen bir sözcük yoktur.
12. İki veya daha fazla cümlenin virgül ya da
Cevap C noktalı virgülle birleştirilerek tek bir cüm-
le içinde sıralanmasıyla oluşan cümlelere
9. Öncülde verilen cümlede virgül, özneyi sıralı cümle denir.
ayırmak için kullanılmıştır. Aynı kullanım III. cümlede “Oysa top arabaları ve asker-
A, B, C ve E seçeneklerinde görülmekte- ler ağaca çıkamamış” ve “karla kaplı olan
dir. D seçeneğinde ise virgül sıralı cümle- ağacın tepesinde kalmıştır.” ifadeleri ayrı
leri ayırmıştır: cümlelerdir ve virgüllerle tek bir cümlede
Yazınsal yapıtta her şey planlanamaz aslında, sıralanmışlardır. Bu nedenle bu cümleler
yüklem sıralı cümle oluşturur.
bazı durumlar kendiliğinden gelişir.
yüklem Cevap C
Cevap D
13. Parçanın ilk cümlesinin yüklemi “kur-ul-u-
10. A seçeneğinde “Osmanlıca’nın” sözcüğü-
yor” şeklinde edilgen çatılı bir fiildir.
nün doğrusu “Osmanlıcanın”,
“birbirlerine” sözü dolaylı tümleçtir ve bu
B seçeneğinde “19. yy.’da” ifadesinin doğ-
cümlenin öznesi “onlar” gizli öznedir. “ara-
rusu “19. yy.da”,
larında” sözü de dolaylı tümleçtir.
C seçeneğinde “onbeş bine” ifadesinin
doğrusu yazımı “on beş bine”, “Zor koşullara birlikte karşı koyarak birbir-
lerine destek oluyorlar.” cümlesinde “zor
E seçeneğinde “batı Trakya Türkleri” ifade-
koşullara birlikte karşı koyarak” söz grubu
sinin doğrusu “Batı Trakya Türkleri” şeklin-
zarf tümlecidir.
de olmalıdır.
Parçada belirtili nesneye yer verilmemiş-
D seçeneğinde herhangi bir yazım yanlışı
tir.
yoktur.
Cevap C
Cevap D
129
14. I numaralı “katkıda bulunmak” deyimi, 17. Parçadaki “belirli bir kültür içerisinde ve
geniş zaman kipi ve III. tekil kişiyle çekim- belirli tarihsel etkiler altında yaratılmış
lenmiştir. şeylerdir” ifadesinden B,
II numaralı “söz(ün) konusu” ifadesi, belir- “… eşsiz ürünlerdir. Ve bir kere yaratıldık-
tisiz isim tamlamasıdır. tan sonra” ifadesinden C ve D,
III numaralı “bu davranış” ifadesinde “bu” “sahibiyle birlikte yer değiştirebilir” ifade-
sözcüğü işaret sıfatı olduğu için ifade de sinden E seçeneğine ulaşılabilir.
sıfat tamlamasıdır. Toplum eğitme işlevine yönelik bir ifade-
V numaralı “nasıl” sözcüğü “yerine getir- ye parçada yer verilmemiştir.
mek” fiiline işin nasıl yapıldığını sorduğu
için soru zarfıdır. Cevap A
Cevap D
18. Parçada “kişiliği oluşturan özelliklerin bir
kısmı kalıtım yoluyla doğuştan getirdi-
ğimiz biyolojik yapımıza bağlıyken bir
kısmı da sonradan, yaşantılarımız yoluyla
edindiğimiz özelliklerdir.” ifadesinden D
seçeneğine ulaşılabilir.
Cevap D
15. Parçada “… birçok düşünceyi aklımızdan
geçiririz, doğruluğundan emin olmadığı-
mız konularda kuşku duyarız, merak edip
sorular sorarız.” ifadesinde II. öncüle deği-
nilmiştir. 19. Parçanın girişindeki “geçmişte ruh ya da
akıl, günümüzde ise zihin ya da bilinç te-
Cevap A
melinde ele alınan insan” ifadesinden C
seçeneğindeki yargıya ulaşılabilir.
Cevap C
16. Parçanın bütününde sınav kaygısı ya- 20. Parçadaki “bununla ilişkili biçimde ele alı-
şayan bir öğrenciye yönelik gözlemler nabilecek olan kişilik, kimlik gibi kavram-
detaylı bir şekilde ifade edilmiştir. Dola- ları” ifadesinden IV. öncüle,
yısıyla sorunun da sınav kaygısı yaşayan
bir öğrencide ortaya çıkan davranışlara “İnsan bireyinin öteki bireylerle kurduğu
yönelik olması gerekir. C seçeneği buna ilişkiyi” ifadesinden I. öncüle ulaşılabilir.
en uygun sorudur.
Cevap D
Cevap C
130
21. Parçada “Hapsedilenler, çoğunlukla des- 24. Parçadaki “Eski Yunan ve Roma kökenli-
tanların baş kahramanları olmakla birlik- dir.” ifadesinde A seçeneğine,
te” ifadesinde A seçeneğine,
“en eski ilahi tarzlara yeni düzenlemelerle
“Ortak konu olan eş arama, diğer bir ifa- yeni bir form kazandırmıştır.” ifadesinde B
deyle âşık–mâşuk–rakip ilişkisi” ifadesin- seçeneğine,
de B seçeneğine,
“mozaik işleme hemen dikkati çeker” ifa-
“bedenlerin dış dünya ile ilişkisini kesme, desinden C seçeneğine,
tehlikelerden korunma” ifadesinde D se-
“komşu kültürler üzerinde iz bırakmışlar-
çeğine,
dır.” ifadesinde E seçeneğine değinilmiş-
“Özgürlükten yoksun bırakan, en eşitlikçi, tir.
kaybedilmesi herkese aynı bedele mâl
olacak bir ceza olarak görülür.” ifadesinde Cevap D
E seçeneğine değinilmiştir.
Cevap C
Cevap D
26. Parçadaki “dikkat çekmek, iz bırakmak”
ifadeleri deyimdir. Parçada “Yerebatan
Sarayı, Ayasofya Kilisesi; Selanik ve Trab-
zon kentleri” dinî mimariye örnek olarak
verilmiştir.
“dev boyutlu kubbeler, mozaik işleme”
ifadelerinde betimleme yapılmıştır.
23. IX. cümledeki “çoğunlukla destanların I ve II. cümlelerde saptamalar yapılmıştır.
baş kahramanları” ifadesinden C seçene-
Parçada herhangi bir tanım yapılmamış-
ğine kesin olarak ulaşılabilir.
tır.
Cevap C
Cevap C
131
27. “Edebiyat ve felsefe bölümünde öğrenim 28. Tabloya göre Efe felsefe bölümünde dok-
gören öğrenci sayısı birbirine eşittir ve ta- tora yapmaktadır.
rih bölümündeki öğrencilerden fazladır.”
öncülüne göre edebiyat ve felsefe bölü- Cevap C
münde üçer, tarih bölümünde 2 öğrenci
öğrenim görmektedir.
Filiz ve Halit, edebiyat bölümünde; Filiz
ve Aslan aynı bölümde, farklı akademik
düzeyde öğrenim görüyorsa (Aslan da
doktora yaptığına göre) tablo aşağıdaki
gibi olur.
132
Çözüm 30
Cevap E
Cevap C
Cevap D Cevap E
134
13. Verilen cümlelerin özne ve nesne açısın- 15. “Yetenekli sporcuların başarılı olduğu ke-
dan çatı özellikleri şu şekildedir: sin ancak bu, sadece yetenekle olacak bir
iş.” ifadesinde ikinci cümle, “ancak” bağla-
(I) Baskı altında olan sanatçılar zamanla
cından dolayı birinci cümleye zıt bir an-
bir ikilemde kalır. (geçişsiz)
lam taşımalıdır. Oysa verilen ifadede her
(II) Bu ikilem, sanatçıları birbirinden fark- iki cümle de anlamca aynı doğrultudadır.
lı davranışlara iter. (geçişli) (Kimi iter? İkinci cümleyi birinci cümleye karşıt hâle
“sanatçıları” Nesne vardır.) getirmek için de V numaralı yere “değil”
(III)
Yayınevi sahipleri, sanatçının hare- sözcüğü getirilmelidir. Bu durumda cüm-
ketlerini etkiler. (geçişli) (Neyi etkiler? le anlamca düzelecektir:
“hareketlerini” Nesne vardır.) “Yetenekli sporcuların başarılı olduğu ke-
(IV) Yani sanatçının eserini yayımlama ve sin ancak bu sadece yetenekle olacak bir
yayımlamama kararını veren yayımcı- iş değil.
lar da onun ikinci kişiliğini oluşturan
Cevap E
bir etken olabilir. (geçişsiz)
(V)
Eserini yayımlatma uğruna çizgisin-
den ödün vere vere, yayımcı karşısın-
da başka, dışarıya karşı başka bir kişi
16. Parçada Batı’daki ülkelerde kitap incele-
olur sanatçı. (geçişsiz)
me etkinlikleri için kurumların da çeşitli
Cevap C düzenler oluşturduğu, buna yönelik ar-
şivler bulunduğu, bu incelemelerin bir
14. Verilen cümlelerin özne ve yüklem şeklin- planla yapıldığı vs. ifade edildiğine göre
de ayrımı şu şekildedir: kitap inceleme işinin ciddiye alındığı ve
A) Tarihi eskilere dayanan önemli şehirle- sistematik bir şekilde yapıldığı yargısına
rin ortak noktası / suya yakın olmaları- ulaşılabilir.
dır.
Cevap D
B) Bilgisayar / belirli komutlara göre işle-
yen ve verileri depolayan bir makine-
dir.
D) Her hastalığın kendine özgü bir has-
17. Parçada “… pek çok kolu bulunan sanatı;
talık seyri ve kişiye özel bir tedavisi /
felsefe, estetik, arkeoloji, …” ifadesinden
bulunuyor.
A seçeneğine,
E) Kahire / 5 yıldızlı ünlü otellere ve zen-
“tüm insanlara hitap eder.” ifadesinden C
gin konaklama imkânına sahip bir şe-
seçeneğine,
hirdir.
“Duygu ve düşüncelerin temellendirdiği
C seçeneğinde ise ögeler şu şekilde ayrı-
bir içeriğe ve biçeme sahip olan sanat”
lır:
ifadesinden D seçeneğine,
Bütün canlılar / kalıtım ve soya çekimle
“kendisini ifade etmekte kullandığı” ifa-
gelen davranışlar / gösterir. (Özne / B.siz
desinden E seçeneğine ulaşılabilir.
Nesne / Yüklem)
Cevap C Cevap B
135
18. Parçada “devrin kralları ve imtiyazlı ailele- 23. III. cümlede Osmanlı Devleti’nde yeni
ri” ifadesinde A seçeneğine, düzenlemelerin başarılı olabilmesi yeni
“Pastacılar Birliğinin nizamnamesinde” bir eğitim anlayışı oturtulmaya çalışıldığı
ifadesinde B seçeneğine, belirtilse de bu çalışmaların gelişim ve
ileri taşıma anlamında başarılı olup olma-
“Amerika’nın keşfi ile tekrar canlılık ka- dığına yönelik bir ifadeye III. cümlede yer
zanmış ve bugünkü butik pasta salonları- verilmemiştir.
nın oluşmasına vesile olmuştur.” ifadesin-
de C seçeneğine, Cevap C
“Şeker ve kakao malzemelerinin bollaş-
masına sebep olmuş” ifadesinde E seçe-
neğine değinilmiştir.
Cevap D
19. Parçada “…bireylerin belirli bir düzeye
getirilmesinden geçer.” ifadesine daya-
narak dilin geliştirilebilir bir yeti olduğu
söylenebilir. Çünkü eğitim ve öğretim 24. Seçeneklerde verilen sorulara yanıt olabi-
mevcut durumu ilerletmeyi, geliştirmeyi lecek ifadeler şu şekildedir:
hedefleyen etkinliklerdir. A) Işığın bitkilerin gelişimi üzerinde etkisi
Cevap C var mıdır?
20. Boşluktan önceki ifadede eleştirinin sıra- “… bir ampulün yetiştirdiği bitkilerin
dan bir izleyici tarafından nasıl yapıldığı boyları…”
ifade edilmiş, boşluktan sonra ise eleşti- E) Yapay ışık kullanımı hangi dönemde
rinin bir uzmanlık işi olduğu belirtilmiştir. daha etkilidir?
Bu iki karşıt yargıyı bağlayabilecek ifade
“Ampul gibi yapay ışık kaynakları, se-
de B seçeneğinde verilmiştir.
raların özellikle de kış aylarında vazge-
Cevap B çilmez bileşenleridir.”
21. Parçada “… bir izleyici eğer sanat yapıtını B) Yapay ışık kaynağının doğal ışık etkisi
değerlendirmeyi iş edinirse eleştirmen var mıdır?
olur.” ifadesine dayanarak B seçeneğine
“Ancak neredeyse gün ışığı kadar etkili
ulaşılabilir.
ampuller ...”
Cevap B
C) Ledlerin enerji kullanımı ne düzeyde-
22. Parçanın bütününde ülkedeki kalkın- dir?
mada eğitimin büyük rolü olduğu, hem
“Ledlerse aldıkları enerjinin tamamına
Osmanlı Devleti hem de Türkiye Cumhu-
yakınını ışık kaynağı olarak kullanırlar.”
riyeti’nde siyasi ve sosyal yaşamdaki yeni-
liklerin başarılı olması için eğitime önem Ledlerin hangi sektörlerde kullanıldı-
verildiği vurgulanmıştır. D seçeneğindeki ğına yönelik bir ifadeye parçada yer
ifade de anlamca parçanın ana düşünce- verilmemiştir.
sini karşılamaktadır.
Cevap D
Cevap D
136
25. Parçada “ampule kıyasla 100 kat fazla 28. Tabloya göre Leyla’nın ikinci sıradaki
ömrü vardır.” ifadesinde I. öncüle, tercihi Erzincan olamaz. Çünkü Erzincan
zaten iki kişi tarafından tercih edilmiştir.
“Havalandırma sisteminin kurulması led
Diğer şehirler tercih edilmiş olabilir.
kullanıldığında gerekli değildir.” ifadesin-
de III. öncüle,
Cevap D
“bu da ek maliyet demektir” ve “100 kat
fazla ömrü vardır.” ifadelerinden IV. öncü-
le ulaşılabilir.
Ledlerin üretiminin ucuz olmasına yöne-
lik bir ifadeye parçada yer verilmemiştir.
Cevap A
Cevap C
27.
Verilen bilgilere göre yukarıdaki gibi bir Kaan Leyla Mert Nadir Osman
Çanakkale
Diyarbakır
Diyarbakır Erzincan
Çanakkale Balıkesir
137