You are on page 1of 3

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ

MİRAS HUKUKU FİNAL SINAVI CEVAP ANAHTARI


Tek Numaralı Öğrenciler Ve İkinci Öğrenim Öğrencileri
17.05.2019, Saat: 14:00
Olay I
03.03.2018 tarihinde (M) öldüğünde; eşi (E); eşinin önceki evliliğinden kızı (D); (M) ile (E)’nin ortak
çocukları (F), (G) ve (M)’den önce ölen çocuğu (H)’nin evlâtlığı (J); (M)’nin annesi (A) ve kardeşi (K)
hayattadır. (M)’nin babası (B) ise 10 yıl önce ölmüştür.
(M), sahip olduğu 200.000 TL değerindeki hisse senetlerini çocukluk arkadaşı (Y)’ye bağışlamak
istemektedir. Saklı paylı mirasçılarının bu bağışa karşı çıkacağını düşünen (M), bir avukat arkadaşının
tavsiyesine uygun olarak, ölümünden 3 yıl önce (Y) ile 200.000 TL karşılığı hisse senetlerinin devri taahhüdü
içeren görünüşte bir satış sözleşmesi kurmuş; ancak (M) ile (Y) bu satış sözleşmesinin hüküm doğurmaması,
hisse senetlerinin devrinin bağışlama sözleşmesi oluşturması yönünde anlaşmışlardır. Daha sonra (M) hisse
senetlerini (Y)’ye devretmiş, ancak aralarındaki anlaşmaya uygun olarak görünüşteki satış sözleşmesindeki
bedel hiçbir zaman ödenmemiştir. (M), ölümünden 8 ay önce de arkadaşı (L)’ye 100.000 TL değerindeki bir
tabloyu bağışlamıştır.
(M) öldüğü sırada ise terekesinde 700.000 TL değerinde bir daire, bankada 400.000 TL para, 100.000 TL
değerinde bir otomobil ve 200.000 TL değerinde bir dükkân yer almaktadır. Buna karşılık (M)’nin (P)
bankasına 80.000 TL tutarında borcu bulunmaktadır. Ölümünden sonra (M)’nin mirasçıları terekenin
korunması için mahkemeden terekenin defterinin tutulmasını ve terekenin mühürlenmesini istemişlerdir. Bu
işlemlerin gerçekleştirilmesi sırasında 20.000 TL harcama yapılmıştır.
Ölümünden sonra (M)’nin bir vasiyetnamesi olduğu anlaşılmıştır. (M) bu vasiyetnamede; ölümünden sonra
dükkânının hastalığında kendisine bakan hemşire (Ü)’ye, otomobilinin şoförü (Ş) ait olmasını; malî açıdan
zor günler yaşayan arkadaşı (R)’ye 100.000 TL ve öğrencilere burs olarak dağıtılmak üzere İstanbul
Üniversitesine 100.000 TL para verilmesini istediğini ifade etmiştir.
Sorular
1. (M)’nin yasal mirasçıları kimlerdir ve bunların yasal miras payları nedir? (15 puan)
Olayda sağ kalan eş (E) ile (M)’nin çocukları (F) ve (G) yasal mirasçılardır. Eş (E), altsoy ile (1. zümre ile)
mirasçı olduğu için mirasın 1/4’ü onun yasal miras payıdır. Kalan miras (3/4) altsoy arasında eşit
paylaşılacaktır. Buna göre; (F)= 3/8 ve (G)= 3/8 oranında mirastan pay alacaklardır.
2. (M)’nin saklı paylı mirasçısı var mıdır? Varsa kimler saklı paylı mirasçıdır? Bunların saklı pay oranı nedir?
Bu saklı pay oranları çerçevesinde (M)’nin terekesindeki tasarruf oranı ve bunun parasal karşılığı (parasal
tutarı) nedir? (20 puan)
Eş (E) ve altsoy (F) ile (G) saklı paylı mirasçılardır. Altsoy ile (1. zümre ile) mirasçı olan eşin yasal miras
payının tamamı (mirasın 1/4’ü) saklı paydır. Altsoyun ((F) ile (G)’nin) saklı payı, yasal miras payının
yarısıdır. Buna göre (F)’nin saklı payı mirasın 3/16’sı, (G)’nin saklı payı mirasın 3/16’sıdır. Saklı paylar
toplamı (1/4+3/16+3/16=) 5/8’dir. Tasarruf oranı ise 3/8’dir.
Tasarruf oranının parasal karşılığının bunabilmesi için tenkis hesabında dikkate alınacak terekenin (fiktif)
terekenin değerinin bulunması gerekir. (M) öldüğü sırada terekesinde 700.000 TL değerinde bir daire,
bankada 400.000 TL para, 100.000 TL değerinde bir otomobil ve 200.000 TL değerinde bir dükkân yer
almaktadır. Yukarıdakiler esas alındığında tereke aktifinin 1.400.000 TL olduğu belirlenebilecektir. Tereke
aktifinden çıkarılacak değerler TMK m. 507/2 sayılmaktadır. Olayda (M)’nin (P) bankasına olan 80.000 TL
tutarındaki borcu ile terekenin defterinin tutulmasını ve terekenin mühürlenmesine ilişkin 20.000 TL
tutarındaki masraf tereke aktifinden çıkarılacaktır. Sonuç itibarıyla terekenin net değeri 1.300.000 TL’dir.
Mirasbırakanın ölümünden önceki bir yıl içinde âdet üzere verdiği hediyeler dışında yapmış olduğu
bağışlamalar tenkise tabidir. Olayda M, ölümünden 8 ay önce de arkadaşı (L)’ye 100.000 TL değerindeki bir
tabloyu bağışlamıştır. Bu tasarruf terekeye eklenecek bir değerdir. Yine mirasbırakanın saklı pay kurallarını
etkisiz bırakmak amacıyla yaptığı tasarruflar da tenkise tâbi olup, tenkis hesabında bunların konusu da
1
terekeye eklenecek değerdir. (M), sahip olduğu 200.000 TL değerindeki hisse senetlerini ölümünden 3 yıl
önce görünüşte bir satış sözleşmesi yaparak, (Y)’ye bağışlamıştır. Bu tasarruf da tenkise tâbi olup, konusu
terekeye eklenecektir. Buna göre 1.300.000 TL’ye 300.000 TL eklenecektir. Bu durumda fiktif tereke
1.600.000 TL olacaktır. Bu terekenin 3/8’i, yani 600.000 TL ise (M)’nin tasarruf edebileceği miktarı
göstermektedir.
3. (M), gerçekleştirdiği tasarruflarla terekesi üzerindeki tasarruf oranını aşmış mıdır? (M) tasarruf oranını
aşmışsa, hangi tasarruftan ne miktarda tenkise gidileceğini belirtiniz. (20 puan)
(M) sağlığında 300.000 TL (hisse senedi ve tablo bağışı) tutarında sağlararası tenkisi tâbi tasarrufta
bulunmuştur. Vasiyetnamesi ile de (Ü)’ye 200.000 TL değerinde dükkânın, (Ş)’ye 100.000 TL değerindeki
otomobilin, (R)’ye 100.000 TL ve İstanbul Üniversitesine 100.000 TL paranın verilmesi şeklinde belirli mal
bırakma vasiyeti yapmıştır. (M)’nin yaptığı ölüme bağlı tasarrufların toplam değeri 500.000 TL’dir. (M)’nin
toplam tasarrufu da 800.000 TL’dir. (M), terekesi üzerinde 600.000 TL tasarruf hakkına sahiptir. Tasarruf
edilen toplam tutarın 200.000 TL’lik kısmı saklı payları ihlal etmektedir, bu nedenle de yapılan tasarrufların
bir kısmında tenkise gidilmesi gerekmektedir.
Tenkiste sıra hükümlerine göre tenkis, saklı pay tamamlanıncaya kadar, önce ölüme bağlı tasarruflardan; bu
yetmezse, en yeni tarihlisinden en eskisine doğru geriye gidilmek üzere sağlararası kazandırmalardan yapılır.
Kamu hukuku tüzel kişileri ile kamuya yararlı dernek ve vakıflara yapılan kazandırmalar ise en son sırada
tenkis edilir. İstanbul Üniversitesi kamu tüzel kişisi olduğu için, onun lehine yapılan mal bırakma vasiyeti
en son sırada tenkis edilecektir. Olayda alelade ölüme bağlı tasarrufların toplam miktarı 400.000 TL’dir.
Bunların tenkis edilmesiyle saklı pay ihlali giderilmiş olacağından olayda sağlararası tasarrufların tenkisi
gerekmemektedir.
400.000 TL tutarındaki toplam ölüme bağlı tasarruflardan, 200.000 TL orantılı olarak tenkis edilecektir.
Buna göre her bir ölüme bağlı tasarruftan 1/ 2 oranında tenkis yapılacaktır. Sonuç olarak; de (Ü)’ye 200.000
TL değerinde dükkânın verilmesi tasarrufundan 100.000 TL, (Ş)’ye 100.000 TL değerindeki otomobilin
verilmesi tasarrufundan 50.000 TL ve (R)’ye 100.000 TL verilmesi tasarrufundan 50.000 TL tenkis
edilecektir.
4. (M)’nin, (R)’nin malî açıdan zor günler yaşadığı şeklindeki düşüncesinin doğru olmadığı; bir ara işlerinde
olumsuzluklar yaşasa da (R)’nin, daha (M)’nin sağlığında işlerini iyileştirip büyük kazançlar elde ettiği
(M)’nin ölümünden sonra anlaşılmıştır. Bu durumun (M)’nin (R)’ye 100.000 TL verilmesi yönündeki
tasarrufuna nasıl bir etkisi olur? Bu çerçevede kimler, hangi süre içinde hangi hukukî yola başvurabilir?
Varılan bu sonuçlara, söz konusu durumu (M)’nin sağlığında öğrenmesinin bir etkisi olur mu? Belirtiniz. (15
puan)
(M)’nin ölüme bağlı tasarruf yaparken, (R)’nin malî durumunun iyi olmadığı şeklindeki düşüncesinin
gerçeğe uymaması saik hatası oluşturur. MK m. 557/1 b. 2 hükmü uyarınca, yapılan tasarruflarda arada illiyet
bağının bulunması şartıyla, her türlü hata iptal sebebi olabilecektir. Bu hata nedeniyle tasarrufun
geçersizleştirilmesi için, bir iptal davası açılması gerekecektir. TMK m. 558/1’e göre iptal davası, tasarrufun
iptal edilmesinde menfaati bulunan mirasçı veya vasiyet alacaklısı tarafından açılabilir. İptal davası açma
hakkı m. 559/1 hükmü uyarınca davacının tasarrufu, iptal sebebini ve kendisinin hak sahibi olduğunu
öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda
mirasın geçmesi tarihinin üzerinden, iyiniyetli davalılara karşı on yıl, iyiniyetli olmayan davalılara karşı
yirmi yıl geçmekle düşer. Yine m. 559/2 hükmü gereğince iptal davasının açılmamış olduğu hâllerde, karşı
taraf ölüme bağlı tasarrufun ifası için dava açmışsa, ilgili tasarrufun sakatlığı süreye bağlı olmaksızın def’i
olarak ileri sürülebilecektir. (M)’nin hatasını öğrendiği andan itibaren bir yıl içinde tasarruftan dönmediği
takdirde tasarruf geçerli sayılır (MK. m. 504) ve ölümünden sonra bu tasarruf aleyhine iptal davası açılamaz.

2
5. (M)’nin vasiyetnamesini ve içeriğini öğrenen (F), buna çok kızmış ve (M)’nin mirasında hiçbir şekilde
hak sahibi olmama kararı almıştır. (F), bu kararını hangi hukukî yola başvurarak, hangi işlemleri, hangi süre
içinde yaparak hayata geçirebilir? (F)’nin bu hukukî yola başvurmasının hukukî sonuçları nelerdir? (F)’nin
bu davranışını öğrenen (G)’nin de aynı hukukî yola başvurmasının hukukî sonuçları nelerdir? (15 puan)
(F)’nin (M)’nin mirasında hak sahipliğini iradesiyle ortadan kaldırması için mirası reddetmesi gerekir (MK
m. 605). Bunun için mirasçının, mirasbırakanın son yerleşim yeri sulh mahkemesine herhangi bir şekle tâbi
olmayan bir irade beyanında bulunması gerekmektedir. Ret beyanının kayıtsız şartsız olarak yapılması
gerekir. Mirasın reddinin, mirasbırakanın ölümünü öğrendikleri tarihten itibaren üç ay içinde yapılması
gerekir. Yasal mirasçı, mirasçı olduğunu daha sonraki bir tarihte öğrendiğini ispatlarsa, 3 aylık süre bu andan
itibaren başlar. Yasal mirasçılardan biri tarafından mirasın reddi durumunda onun payı, miras açıldığı zaman
kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer. (F)’nin yanında (G)’nin de mirası reddetmesi durumunda
altsoy olan mirasçıların tamamı mirası reddetmiş olacaktır. Bu durumda bunların payı (mirasın tamamı) sağ
kalan eşe geçer.
Olay II
(M) öldüğünde çocukları (Ç1) ve (Ç2) ile eşi (E) mirasçıları olmuşlardır. (M)’nin terekesinde 300.000 TL
değerinde hisse senedi, 300.000 TL değerinde bir daire, 300.000 TL değerinde bir dükkân bulunmaktadır.
Ayrıca (M)’nin (B) bankasına 100.000 TL borcu vardır. (E), (Ç1) ve (Ç2) aralarında adî yazılı bir sözleşme
imzalamışlar ve bu sözleşmede 300.000 TL değerindeki dairenin (E)’ye ait olması ve 100.000 TL tutarındaki
borcu (B) bankasına (E)’nin ödemesi, 300.000 TL değerindeki hisse senedinin (Ç1)’e ve 300.000 TL
değerindeki dükkânın (Ç2)’ye verilmesi konularında anlaşmışlardır.
(E), (Ç1) ve (Ç2)’nin aralarında imzaladıkları bu sözleşmenin hukukî niteliği nedir? Bu sözleşme
çerçevesinde her bir tarafın ileri sürebileceği talepler nedir? Bu sözleşme noterde resmî şekilde imzalanmış
olsaydı bu sözleşmeden doğan herhangi bir hakkın kullanılmasında farklılık oluşur muydu? B bankası,
100.000 TL değerindeki alacağının ödenmesini (Ç1)’den talep etmiş olsaydı; (Ç1), mirasçıların aralarında
yaptıkları sözleşmede bu borcu (E)’nin ödemesini kararlaştırdıklarını ileri sürerek ifadan kaçınabilir miydi?
(15 puan)
(E), (Ç1) ve (Ç2) aralarında yaptıkları sözleşme bir miras paylaşma sözleşmesidir. TMK m. 676/3’e göre bu
sözleşmenin geçerli olabilmesi için adi yazılı şekilde yapılması gerekmektedir. Miras paylaşma sözleşmesi
bir borç doğuran sözleşmedir. Bu sözleşmeye dayanarak, her bir mirasçı, diğer mirasçılardan sözleşmede
kendisine ait olacağı kabul edilen malvarlığı değerinin mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebilir.
Kendisine terekedeki taşınmazın mülkiyetinin nakli taahhüt edilen mirasçı diğer mirasçılardan, bu
taşınmazın mülkiyetinin devri için tescil talebinde bulunmalarını (devir için gerekli tasarruf işlemini
yapmalarını) talep edebilir. Diğer mirasçıların bundan kaçınması hâlinde diğer mirasçılar aleyhine tescil
davası açabilecektir. Tapu Sicil Tüzüğü m. 21/1-c’e göre; paylaşma sözleşmesi mirasçılar arasında noterde
resmî şekilde yapılmışsa, lehine taahhütte bulunulan mirasçı doğrudan sözleşmeyi tapuya ibraz ederek adına
tescilin gerçekleşmesini sağlayabilecektir. Bu durumda diğer mirasçıların tescil talebinde bulunmasına
ihtiyaç yoktur. TMK m. 641 hükmü uyarınca, mirasçılar tereke borçlarından müteselsilen sorumludurlar.
Mirasçılar arasında bir paylaşma sözleşmesinin yapılması durumunda da aynı sonuç geçerlidir. Bu müteselsil
sorumluluk, paylaşmanın tamamlanmasından itibaren 5 yıl daha devam edecektir. Eğer borç paylaşmadan
sonra muaccel olacaksa, 5 yıllık süre muacceliyet anından itibaren başlayacaktır.

You might also like