You are on page 1of 60

İNGUİNAL BÖLGE

PATOLOJİLERİ
OP.DR. M.İKBAL YETİŞ
ADIYAMAN EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ
ÇOCUK CERRAHİSİ AD
Çocuklarda inguinal bölge patolojileri:

• İnguinal herni – Skrotal herni


• Hidrosel – Kord kisti
• Nuck kanal kisti
• Spermatosel – Epididim kisti • İnguinoskrotal bölgede yer alan patolojilerin
spektrumu, bening bir hidroselden, yaşamı
• Mekonyum vaginitis tehdit eden boğulmuş (strangüle) bir
• İnmemiş testis inguinal herni veya testis tümörüne kadar
değişen, çok sayıda hastalık ve konjenital
• Testis torsiyonu anomaliyi içerir.
• Epididimoorşit
• İnguinal lenfadenit
• Tümörler
• Varikosel
Embriyoloji:
• Primitif gonadlar fetal yaşamın 5. haftasında mezonefrozun ventromedialinde
ürogenital kabarıklıkta epitelyal kalınlaşma olarak belirirler.

• Primordial germ hücreleri gestasyonun 6.-7. haftalarında embriyonik yolk


kesesinden buradaki gonadal kordonlara göç ederek onların içini doldururlar.
• Primitif gonadlar 7-8. gestasyonel
haftaya kadar üst kutuplarından
asıcı ligamentlere, alt
kutuplarından da gubernaküluma
tutunmuş halde kımıldamadan
dururlar.
• İnsan fetuslarında fetal testis ve over IU 7-
8. haftalara kadar farklılanmamış
durumdadırlar.

• Gonadın genetik şifreye uygun


diferansiyasyonuyla testis gelecekteki
inguinal kanala yaklaşırken overler kasık
bölgesinden uzaklaşırlar. Bu hareketi
sağlayan primitif gonadları bağlayan
ligamentlerdir.

• Kızlarda sebat eden asıcı ligamentler


erkeklerde testesteron etkisiyle yok
olurlar.
• Eskiden iddia edilenin aksine, gubernakulum (çizgisiz kas lifleri + hyaluronik
asit + bağ dokusu) testisi skrotum içine çekmez. Asıl görevi 7. aya kadar
inguinal kanal içinde genişleyerek inguinal kanalı ve skrotumu testisin
geçebileceği ve yerleşebileceği büyüklüğe eriştirmektir.

• Testisin kanal içine itilmesinde karın içi basınç, kas yapısı ve hormonal
faktörler önemli rol oynarlar.
• Testisin inguinal kanal ağzına kadar inerek kanala girmeye hazır hale geldiği 1
ile 7. aylar arasındaki bu döneme, “intraabdominal evre veya
transabdominal evre” adı verilir.

• Testisin inguinal kanaldan geçerek skrotuma ulaşması daha hızlı bir süreçtir. 7.
ay içinde 4 haftada tamamlanır. Testisin aşağı inişinin bu parçasına da
“kanaliküler evre” denir.
• Testisler önlerinde açılan yolu
izleyerek skrotuma ulaşırlar.

• Gonad skrotuma ulaştıktan sonra


prosesus vajinalis internal halkadan
itibaren kendiliğinden oblitere olur.
Geride prosesus vajinalisin sadece
testisi saran kısmı kalır ve buna tunika
vajinalis adı verilir. 8-9 aylarda
gerçekleşen bu son devreye de
“skrotal evre” denir.

• Processus vaginalisin hangi etkilerle


kapandığı net olmamakla birlikte ön
planda CGRP (calsitonin gene related
peptid) olduğu düşünülmüştür.
• Bu olaylarla eş zamanlı ve testisin
aşağı inişinden bağımsız olarak,
periton boşluğu gestasyonun 3. ayında
karın ön duvarında orta hattın sağ ve
solunda iki simetrik evajinasyon
(balonlaşma) yapar.

• Gubernakulumun içini kısmen oyarak


internal halkadan skrotuma kadar
uzanan bu evajinasyonlara prosesus
vajinalis denir.
• Gonadların aşağı inişi kızlarda da benzer mekanizmayla olmaktadır. Ancak işlem
intraabdominal evrede sona erer.

• Buna karşılık kızlarda round ligamentle birlikte inguinal kanal içine processus
vaginalis benzeri peritoneal cebin ilerlediği görülür. Buna Nuck divertikülü adı
verilir.

• Processus vaginalis ve Nuck divertikül yapıları potansiyel hernilerdir. Bunların


internal halka hizasındaki genişlemelerine göre inguinal herni, kord kisti, hidrosel..
gibi patolojiler ortaya çıkmaktadır.
Anatomi:
• İnguinal kanal karın ön duvarında, inguinal ligamentin medialinde oblik olarak yer
alan anatomik bir yapıdır.
• İki halka ve dört duvarı olup çocuklarda erişkinlere göre daha kısadır.

• Halkalar:
• İç halka (ring) – Transvers fasya
• Dış halka (ring) – Eksternal oblik aponevrozundan oluşur.

• Duvarları:
• Üst duvar – İnternal oblik kasın alt lifleri + Transvers kas lifleri
• Alt duvar – İnguinal ligament (poupart)
• Ön duvar – Eksternal oblik kas aponevrozu
• Arka duvar – Fasya transversalis tarafından oluşturulur.
• İnguinal kanal içerisinden geçen yapılar:

• Kızlarda Round Ligaman

• Erkeklerde spermatik kord ve elemanları geçer.

• Vas deferens
• Pampiniform pleksus
• Testiküler arter
• Sempatik ve parasempatik sinir lifleri
• Prosesus vaginalis kalıntısı
• İlioinguinal ve genitofemoral sinirlerin dalları
1- İnguinal Herni

• İnsidans: %1-3
• PM ve DDA bebeklerde insidans daha yüksektir (E %7-30, K %2-7)
• E>K
• Çocuklarda nerdeyse tamamı indirekt hernidir.
• %60 sağ - %30 sol - %10-20 bilateral (PM ve DDA da bilateral olma ihtimali
yaklaşık %50)
• Sağ>Sol Sağ testisin sola nazaran skrotum içine daha geç inmesi ve bu
taraftaki prosesus vajinalisin daha geç kapanması
• Yaklaşık %30’u ilk 6 ay ve %90’ı ilk 2 yaş içinde bulgu verir.
• %5-20 familyal özelliğe sahiptir.
İnguinal herni insidans ve nüks ihtimalini arttıran faktörler:

• PM, DDA
• İnmemiş testis, Ekstrofia Vezika, İnterseks anomalileri
• Ailesel özellik
• Hidrops fetalis
• İntraperitoneal sıvı varlığı (KC yetmezliği, İntraperitoneal şant varlığı, Periton
diyalizi...)
• İntraabdomian basıncın arttığı durumlar (Omfalosel – Gastroşizis onarımı sonrası,
mekonyum peritonit…)
• Kistik Fibrozis, MPS
• Bağ doku hastalıkları (Ehler-Danlos Sendromu, Marfan Sendromu, Hunter-Hurler
Sendromu…) (Nüks %50)
Öykü-Fizik Muayene:
• Çocuğun ağlaması, gülmesi, öksürmesi veya
ıkınması ile kasıkta (inguinal herni) ve/veya
skrotumda (skrotal herni) beliren bir şişlik
vardır.

• Şişlik çocuğun gevşemesiyle veya kanal


eksenine paralel şekilde bastırıldığında bir gaz
sesi çıkarak kaybolur ve tanıyı kesinleştirir.

• Çocuklarda inguinal herni muayenesinde, dış


halka hizasında kord ve elemanlarının işaret
parmağıyla pubik kemik arasında sıkıştırılarak
ipek çorabın sürtünmesi hissini veren “silk
glove sign belirtisi” aranır.
• Erkek çocuklarda herni muayenesinde öncelikle testisin skrotum içerisinde olup
olmadığı mutlaka bakılmalıdır (inmemiş testis???).

• Kızlarda kanal içerisinde redükte edilemeyen fasulye büyüklüğünde bir kitlenin


olması, overin kese içine sliding yaptığının belirtisidir.

• Arada kalınan vakalarda USG istenmesi tanıda yardımcı olmaktadır.


• İnguinal herni içeriğinin inguinal kanal içinde sıkışmasına inkarserasyon veya
strangülasyon (boğulma) adı verilir. Olguların %10-20’sinde, küçük bebeklerin
%50’sinde inguinal herninin ilk belirtisi inkarserasyon olabilmektedir.

• Çocuklardaki inkarsere inguinal hernilerin 2/3’ü ilk yaş içinde görülür. Yaş ne kadar
küçükse inkarserasyon olasılığı o kadar yüksektir. Yaşamın ilk 6 ayı içinde inguinal
herninin inkarserasyon riski %30 civarındadır.

• PM bebeklerde inkarserasyon riski miad bebelerden daha azdır???.


• İnkarserasyonun semptomları karın ağrısı,
kusma, kasıkta şişliktir. Şişlik başlangıçta
palpasyonla hassas değildir ancak strangüle
olduktan sonra inguinal bölgedeki şişliğin
palpasyonu çocuğun canının yanmasına ve
ağlamasına neden olur.

• Kusma ilk dönemde intestinal obstrüksiyon


olduğuna değil peritoneal irritasyona
bağlıdır. Ancak kusmanın safralı hale
gelmesi intestinal obstrüksiyonu
düşündürmelidir. Çekilen ayakta direkt
karın grafisinde inguinal kanal veya
skrotum içinde gaz görülür.
• Fıtık kesesi içinde sıkışan intraabdominal organlar kolon, ince barsak, omentum,
apendiks, Meckel divertikülü veya kız çocuklarında over ve fallop tüpleridir.

• Kese içindeki organlar iç veya dış halka hizasında sıkışırlar. Sıkışan organın venöz ve
lenfatik kan dolaşımı engellendiğinden organ şişmiştir. Bir süre sonra organın arteriyel
dolaşımı da bozulur, gangren ve nekroz meydana gelir. Bu duruma strangülasyon
denir ve acil cerrahi girişim gerektirir.

• Strangüle hernide kasıktaki şişlik daha sert ve hassastır. Şişliğin üzerindeki deri
hiperemik ve ödemlidir. Çocukta aynı zamanda intestinal obstrüksiyonla karakterize
akut karın bulguları vardır.

• Abdominal distansiyon, hiperkinetik barsak sesleri ve bazen de rektal kanama


mevcuttur. Bu çocuklarda herni kesesinin redüksiyonu ile dolaşımı bozulmuş barsak
segmentinin karın içine itilmesi çok ciddi sonuçlar doğurur.
• Çocuklar inkarserasyonu yetişkinlere göre daha iyi tolere ettiklerinden olguların
%80’inde herni redükte edilebilir. Redüksiyon sırasında şişliğin üzerine internal
halkaya doğru yönlenmiş bir bası uygulanır.

• Çocuğun direnç göstermesi veya redüksiyonun olmaması halinde sedasyon verilerek


aynı işlem tekrarlanır. Redüksiyon girişiminin başarısız olması halinde acil
operasyona alınmalıdır.
• İnkarsere inguinal herni ayırıcı tanısında;

• Enfekte hidrosel
• Kord kisti
• Testis torsiyonu (İnmemiş testis )
• İnguinal LAP yer alır.
Tedavi:

• İnkarserasyon ve strangülasyon gibi tehlikeli durumlarla karşılaşmamak için,


eşlik eden önemli bir hastalık, operasyonun kontrendike olduğu herhangi bir
durum olmaması halinde “elektif en kısa sürede” opere edilmelidir.

• İnkarsere-strangüle inguinal herni tedavisinde öncelikle hastaya NG tüp takılıp


barsakların dekomprese edilmesi, sıvı-elektrolit dengesinin sağlanması ve
antibiyotik tedavisi verilmesi gerekmektedir.

• Yüksek Bağlama (High Ligasyon)


• Komplikasyon: (%1-3.5 / İnkarsere olanlarda yaklaşık %20)

• Skrotal ödem
• Hematom
• Skrotal hidrosel
• Yara enfeksiyonu-apse
• İatrojenik inmemiş testis
• Komşu organ yaralanmaları
• İnfertilite
• Testis atrofisi
• Nüks %0-0,8 (İnkarsere, VP şantı olanlarda, PM’lerde oran daha yüksek)
2- Hidrosel – Kord Kisti
• Normalde doğum sonrasında kapanması gereken
processus vaginalisin, periton boşluğu ile devam eden
bağlantısının sadece sıvı geçişine izin verecek kadar
olduğu duruma “hidrosel” denir.

• Hidrosel testisi saran tunika vaginalisle sınırlı ise


“testiküler hidrosel”, ic ringle skrotum arasında kistik
bir yapı halinde olduğunda ise “ kord kisti” adını alır.

• Bu iki tip dışında processus vaginalisin periton boşluğu


ile ilişkisine göre; “komminike (peritonla bağlantılı) ve
non komminike (peritonla bağlantısız)” olarak ikiye
ayrılmaktadır.
• Hidrosel testisi saran tunika vaginalisle sınırlı ise “testiküler hidrosel”, ic ringle
skrotum arasında kistik bir yapı halinde olduğunda ise “ kord kisti” adını alır.

• Bu iki tip dışında processus vaginalisin periton boşluğu ile ilişkisine göre;
“komminike (peritonla bağlantılı) ve non komminike (peritonla bağlantısız)”
olarak ikiye ayrılmaktadır.

Non-komminike hidrosel Komminike hidrosel Kord kisti


Fizik muayene-Klinik:

• Hidroselde skrotal yada inguinoskrotal içi sıvı dolu


• Kord kistinde testis proksimalinde kanalda,
• Hassas olmayan
• Transülliminasyon (+) şişlik

• Processus vaginalisin kendiğinden kapanması 2


yaşına kadar olduğundan komminike hidrosellerin
1 yaşına kadar opere edilmesine gerek yoktur.
Ancak 2 yaşına kadar geçmeyen komminike
hidrosellere operasyon planlanmalıdır.

• Tedavi:
• High ligasyon + Hidroselektomi – Kist Eksizyonu
Boş skrotum nedenleri

• İnmemiş testis: Testisin normal iniş yolunda bulunup, skrotum içerisinde yer
alamamasıdır.
• Retraktil testis: Testisin kramaster kasının aşırı duyarlılığı nedeniyle, yüksek
skrotal pozisyonda veya eksternal ringin dışında yüzeysel inguinal poşta yer aldığı,
ancak hafif sıvazlamakla skrotuma rahat olarak indiği durumdur.
• Ektopik testis: Testisin inguinal kanal içinden geçtikten sonra, eksternal ringten
itibaren rotasını değiştirerek skrotum dışı lokalizasyonda olmasıdır. En çok yüzeyel
inguinal poşta yer alır.
• Testis torsiyonuna bağlı testis atrofisi
• Anorşi: Her iki testisin olmamasına denir.
• Monorşizm: Tek testisin yokluğudur.
• Vanishing testis: IU dönemde testisin normal olarak geliştiği ancak sonrasında
çoğunlukla torsiyon olarak düşünülen bazı nedenlerden dolayı kaybolmasıdır.
• Asendan testis: Yaşamın ilk ay-yıllarında skrotumda olan testisin ilerleyen yıllarda
yukarı kaçmasıdır.
3- İnmemiş Testis

İnsidans:

• Testisin skrotuma inişi 3.trimestr’da olduğundan bebeğin matüritesiyle yakın


ilişkilidir.
• Miad bebeklerde %3.4 iken PM’lerde %30, 900 gr altı bebeklerde %100
• İnmemiş testis insidansı 1 yaşında term ve preterm bebeklerde %0.7-1’e
düşmektedir.
• Ailesel yatkınlık (+): inmemiş testislilerin çocuklarında oran %15
• %70-90’ı tek taraflı ve daha çok sağdadır???
• %10-30 bilateraldir
Klinik-Fizik muayene:

• %80-85’inde skrotum dışında palpe edilebilir durumdadır.


• Skrotumun gelişip gelişmediğide testisin yeri hakkında fikir vermektedir.
• Muayenede eller soğuk olmamalıdır. Muayeneye skrotumdan başlanmalıdır.
• Skrotumda testis bulunmazsa inguinal kanal boyunda palpe edilmeye
çalışılmalıdır.
• Tesbit edilen testis yavaşça sıvazlanarak skrotuma indirilmeye çalışılır ve
lokalizasyonu belirlenir. Burada durup durmadığı bakılmalıdır.
• Tesbit edilemeyen testisler için sonrasında ektopik bölgelere bakılır.
• Yine tesbit edilememesi halinde intraabdominal olabileceği düşünülür.
• Tek taraflı non-palpable testiste skrotal olan testisin kompansasyonu
düşündürecek kadar hipertrofik olması kesin olmamakla birlikte monorşiyi
düşündürür.

• İnmemiş testisi olan yenidoğanların sonraki muayenesi testesteronun en yüksek


olduğu 3. ve 6. aylarda yapılmalıdır.

• Operasyon için 1 yaşına kadar beklenmesine rağmen 6 aya kadar inmeyen


testislerin bu aylardan sonra inme olasılığı düşüktür.
Testisin skrotuma inişinde etkili faktörler:

• Mekanik • Hormonal

• Gubernakuler yetersizlik
• Epididim anomalileri • Androjenler (Testesteron, DHT)
• Spermatik arter kısalığı • MIF (eksik olanların birçoğunda
testis intraabdominal
• Karın ön duvarı ve inguinal kanalı oluşturan
yerleşimli)
kas tonusunda zayıflık • Desendin (Insl-3 – Leydig insülin
• Karın içi basıncı benzeri hormon)
• Skrotal hipoplazi • Östrojen
• Kranial asıcı bağ • Gonadotropin (LH-FSH)
yetersizliği yada testisin
Nöral cevapsızlığı
Genitofemoral sinirden salınan bir • EGF (Epidermal growth factor)
nöropeptid olan CGRP (Calsitonin gene
related peptid)
İnmemiş testis birlikte olabileceği anomaliler

• Hipospadias
• Karın duvarı defektleri (gastroşizis, omfalosel)
• Serebral palsi, mental reterdasyon
• Prune belly sendromu
• Wilms tümörü
Radyolojik tetkikler:

• USG
• BT
• MR
• Laparoskopi
İnmemiş testis komplikasyonları:

• İnfertilite: Seminifer tübülüsün yeterince gelişememesi ve gonadların yeterli


sperm üretememesi. Genel kabul gören durum 1 yaşa kadar inmemiş testisle
skrotal testis arasında belirgin bir histolojik farklılığın olmadığı yönündedir. Daha
sonraki yaşlarda histolojik bozulmaların başladığı buna sekonder hormonal
bozulmaların başladığı ve karşı sağlam testisin bile etkileneceği yönündedir.
• Malignite: Normal popülasyona göre Tek taraflı inmemiş testislerde 15 bilateral
olanlarda 33 kat yüksek olduğu, özellikle intraabdominal olanlarda bu oranın en
yüksek olduğu görülmüştür. Daha çok 30’lu yaşlardan sonra rastlanır. İnmemiş
testis zemininden daha çok Seminom, orşiopeksi yapılan ve skrotumda bulunan
testislerden ise Endodermal sinüs tm daha sık gelişir.
• Testis Torsiyonu: Normal skrotal bağlantılara sahip olmamasından dolayı
gelişmektedir.
• Travma maruziyeti
Tedavi:
• Amaçlar:
• Fertilite potansiyelinin arttırılması
• Tümör gelişiminin daha kolay tesbit edilmesi için testisin görünür hale
getirilmesi
• Sıklıkla beraber olan inguinal herni onarımı
• Torsiyon olasılığının ortadan kaldırılması
• Boş skrotumla gelişebilecek pskolojil problemlerin engellenmesi

• Hormon tedavisi: hCG ve GnRH (LHRH) leydig hücrelerden testesteron


yapımına arttırmak ve testisin inişine kaldığı yerden devam etmesini sağlamak
amaçlı verilmektedir.
• hCG: LH’ya benzeyen ve testisten endojen testesteron salınımına uyaran
maddedir. Bilateral ve retraktil olgularda etkili olabilmektedir.
• GnRH (LHRH): Hipofizden gonadotropin sekresyonuınu uyararak etkili
olmaktadır.
• Cerrahi tedavi endikasyonları:

• Testis 6 ay – 2 yaş arası skrotuma indirilmeli


• Testisin normal gelişimini sağlayacak ısıdaki skrotumda olması
• İnferitiliteye neden olabilecek histolojik değişikliklerin 6-12 ay arası başlayıp 2
yaş sonrası belirgin hale gelmesi
• Skrotum dışı olan testisin travmaya karşı korumasız olması
• İnsanlarda net olmamakla birlikte dejeneratif değişikliklerin önlenebilmesi
• İnmemiş testisin torsiyon riski
• Küçük yaşlarda yapılan orşiopeksili hastalarda ileri yaşlarda opere edilenlere
nazaran daha nadir malignite gelişmiş olması
• Psikolojik nedenler
Cerrahi tedaviler:

• Standart İnguinal Orşiopeksi


• İki aşamalı Orşiopeksi (Fowler-Stephens)
• İki Evreli Orşiopeksi
• Mikrovasküler Ototransplantasyon
• L/S Orşiopeksi
Komplikasyonlar:

• Testis atrofisi: İatrojenik olarak damarların zedelenmesi, gerginliğe bağlı iskemi,


fowler-stephens yöntemine bağlı damarların bağlanması, testisin skrotuma
yerleştirilmesinde torsiyon, inguinal kanalın sıkı kapatılması nedenleriyle gelişir.
• Testis torsiyonu: operasyon sonrası ilk günler belirgin ağrı
• Geçici ödem
• Spermatik kord kesisi
• İlioinguinal sinir kesisi
• Femoral ven yaralanması
• Herni kesesi sanılarak mesanenin bağlanması
• Hematom, Yara yeri enfeksiyonu
• Nüks
Akut Skrotum

Tanım: Skrotumun şiş, ağrılı ve hiperemik hale gelmesi durumudur.


• Testis torsiyonu
• Testiküler apendiks torsiyonu
• Epididimit, Epididimo-orşit
• İnkarsere-strangüler inguinal herni, Hidrosel
• Skrotal - Testiküler travma
• Akut idiyopatik skrotal ödem
• Henoch-Schönlein Purpurası (%5-35’inde spermatik kord ve testiste de vaskülitik
durum gelişebilir)
• Varikosel
4- Testis Torsiyonu

• Vücudumuzdaki en uzun arter internal spermatik arterdir.

• Testisin vasküler pedikülü ekseninde dönmesi, organın dolaşımının bozulması ve


zamanında müdahale edilmediği takdirde nekrozuyla sonuçlanır. Bu yüzden testis
torsiyonu akut skrotumun en sık olmasa da sonuçları itibarıyla en önemli
nedenidir.

• Testisin stabilizasyonu, testisin tunika vajinalis içinde epididime, epididiminde


arkadan skrotum duvarına tutunmasıyla sağlanır. Testis inişi sırasında etraf
dokulara tutunmayı yapar. Bu nedenle inmemiş testislerde ihtimal daha fazladır.
• Testis torsiyonu en sık yenidoğan ve
puberte dönemlerinde ortaya çıkar.

• Daha çok YD veya inmemiş testislerde


görülen tunika vaginalis dışı torsiyana
‘’ekstravaginal torsiyon’’ denir. Testis,
spermatik kord ve tunika vaginalis hep
beraber dönmüştür. (%10). YD
torsiyonlarının %92’sini oluşturur.
• YD dönemi sonraki torsiyonların hemen
hepsi (%95) tunika vaginalisin içinde
kalan spermatik kord etrafında olur. Buna
‘’intravaginal torsiyon’’ veya ‘’bell
clapper deformitesi’’ denir. Bu lezyon
testis ile epididim arasında da olabilir.
Etyolojik faktörler:

• Travma,
• Aşırı hareketlilik,
• Kremaster kontraksiyonları,
• Soğuk hava,
• Testisteki pubertal değişiklikler,
• İnguinal bölge ameliyatları sırasında iatrojenik torsiyon,
• İnmemiş testis,
• Hızla büyüyen testisle ona uyum sağlayamayan mezenter arasındaki dengesizlik
Patofizyoloji:
• Torsiyonun başlangıcında venöz tıkanıklık vardır. Bu durum, testiste ödem ve ağrıya yol açar.
Testisin tunikası elastik olmadığından, venöz konjesyon arteriyel dolaşımı bozar. Bir süre sonra
venöz tromboz, daha sonra da arteriel tromboz ve testiküler infarkt gelişir.
• Hastadan hastaya değişmekle beraber genel olarak ilk 4-8 saat çok önemlidir.
• Bazı istisnalar dışında gonadın canlılığı iki parametre ile ilgilidir,
• Torsiyonun derecesi
• Süresi
• Detorsiyone edilen hastalarda yapılan çalışmalarda;
• İlk 6 saat - %92
• 6-12 saat - %62
• 12-24 saat - %38
• 24-48 saat - %11 ‘nin morfolojik açıdan normal kalabildiği gösterilmiştir.
• Ayrıca testisin dönüş dercesinin de testisin etkilenme süresinde belirgin olduğu görülmüştür.
• 180 derece 3-4 gün, 360 deece 12-24 saat, 720 derece 2 saat
Klinik:

• YD testis torsiyonu: Neonatal testis


torsiyonu geçiren küçük bebekler başlıca iki
grupta yer alırlar: Doğumda kendini ağrısız
skrotal kitleyle gösteren prenatal
(intrauterin) torsiyon (vanishing testisin en
önemli nedeni) ve postnatal torsiyon.

• Olguların %80 prenatal torsiyona bağlı


ağrısız kitleyle başvurur. FM’de ağrısız, sert
ve transülliminasyon vermeyen skrotal kitle
vardır.

• Bazen skrotum derisi ekimotik ve ödemlidir.


Akut skrotumda belirti ve bulgulara göre ayırıcı tanı (YD harici
dönem)
Testis torsiyonu Apendiks testis Epididimo-orşit
torsiyonu
• ani başlayan ağrı
• karın ağrısı, bulantı, • yavaş yavaş artan • idrarla ilgili
kusma gibi abdominal ağrı
yakınmalar
semptomların varlığı • toksik belirtilerin
yokluğu • ateş
• testiste hassasiyet,
eritem • “mavi nokta” belirtisi • pyüri
• sistemik toksik bir tablo
• hikayede geçirilmiş
başka atakların varlığı
• Skrotal deride ödem,
kalınlaşma
• Kramaster refleks kaybı
Ayırıcı tanı:

• Epdidimit – orşit
• Apendiks testis torsiyonu
• Strangüle inguinal herni
• Akut hidrosel
• Travmatik hematom yada hematosel
• İdiopatik skrotal ödem
• Akut varikosel
• Testis tümörü
• HSP
• Skrotal apse
Tetkikler:

• Hemogram
• TİT (İdrarda bakteriüri yada pyüri
saptanması epididimite yönlendirir)
• Renkli doopler USG (intratestiküler
arterlerde kan dolaşım azalmış yada
tamamen yoktur)
• Sintigrafi (Tc 99 perteknetat)
Tedavi

Manuel Detorsiyon
Cerrahi tedavi
• Amaç:
• Detorsiyon
• Testisin canlılığıyla torsiyone kaldığı süre arası ilişki
• İlk 6 saat - %85-97
• 6-12 saat - %55-85
• 12-24 saat - %20-80
• > 24 saat - <%10

• Karşı testisi de tesbit etmek (orşiopeksi)


• Orşiektomi
5- Apendiks Testis Torsiyonu
• Sıklıkla 6-12 yaş arası görülür.
• Apendiks testis müllerian kanal artığı ve apendiks epididim ise wolfian kanalı artığıdır.
• Adolesan dönemde her ikisi de hormonal uyarılar sonucu torsiyona meyillidir. Bu
yapıların torsiyonu sinsi başlayan skrotum rahatsızlığından kord torsiyonunda görülen
akut tabloya kadar değişebilir.
• Kremaster refleksi kaybolmaz ve testis hareketlidir. Torsiyonun olduğu yerde mavi nokta
işareti bulunur. Geç dönemde skrotal ödem artacağından bu bulgu izlenemez.
• Doopler USG ve testis sintigrafisinde normal yada artmış kan akımı vardır.
• Apendiks torsiyonu tanısı kesin ise cerrahiye gerek yoktur kendiliğinden düzelmeye
bırakılır.
• Kord torsiyonundan ayırt edilemezse cerrahi eksplorasyon gereklidir.
6- Epididimit - Orşit

• Epididimit: Daha çok puberte sonrası • Epididimo-orşit: Testisin inflamasyon-


görülen epididimin inflamasyon- enfeksiyonudur. Epididimite neden olan
enfeksiyonudur. olayın yayılması sonucu gelişir.
• Tek başına orşit çok nadirdir. Olması halinde
başka bölgelerden hematojen yolla
• Puberte öncesi akut epididimit nadirdir enfeksiyonun ulaşmasını gösterir.
ancak bulunması halinde birçoğunda İYE
• Orşit etyolojisinde kabakulak, skrotal travma,
eşlik etmektedir.
epididimit ve sistemik enfeksiyonlar yer alır.
• Klinik: Ağrı ve inflamasyon yavaşça • Klinik: Skrotal ödem, hiperemi ve
başlar. Skrotal semptomların hemen hassasiyet. Skrotumun yukarı
ardından üriner enfeksiyon kaldırılmasıyla ağrıda azalma olur (Prehn
semptomları eşlik eder. belirtisi).

• Tedavi: Yatak istirahati, skrotal elevasyon, soğuk-ılık pansuman, antienflamatuar ve


enfeksiyon varlığı halinde antibiyotik tedavisi
7- Henoch-Schönlein Purpurası

• Henoch-Schönlein purpurası sistemik vaskülitistir.


• Testisin, epididimin ya da her ikisinin birden tutulmasına sekonder olarak skrotum
şişliğine neden olabilir.
• Vaskülitin nedeni bilinmemektedir. Hastaların %35’inde görülür.
• Skrotal bulgular genellikle yaygındır, şişlik, kızarıklık ve hassasiyetten ibarettir.
• İdrar incelemesinde hematüri ve proteinüri bulunabilir.
• Renkli Doppler USG ve testis sintigrafisi artmış kan akımını gösterir.
• Genellikle kendini sınırlarsa da steroid tedavisi gerekebilir.
8- Varikosel

• Spermatik kord venlerinin (pampiniform pleksus) ve internal spermatik venlerin variköz


dilatasyonudur.
• Genel erkek populasyonunyaklaşık %15’inde görülür. 10 yaş altı %6 ve 13 yaşında %13-15
oranında izlenir.
• Varikosellerin %90’ı sol, %1-7 sağ ve %2 bilateraldir.
• Varikosel gelişimi ve solda sık olması;

• sol spermatik venin daha yüksek bir venöz basınca sahip renal vene dik açıyla girmesi
• sol testiküler venin aortayla SMA arasından geçerken sıkışması
• sol pampniform pleksusun daha uzun bir venöz sisteme kan pompalamak zorunda olması
• Sol testiküler ven içinde kapakçıkları olmaması, kollateral venöz anastomozlar ve internal spermatik
venlerin valvlerinin yetersizliğine bağlıdır.
• Sağda varikoselin olması!!! Aynı tarafta renal veya testiküler tümörlerin
habercisi olabilir. Muayenede pozisyondan etkilenmeden her zaman
belirgindir.

• Adolesan varikoseli çoğunlukla asemptomatiktir. 10 yaşından büyük çocuk


muayenelerinde rutin olarak aranmalıdır.
• Bu tür ağrısız bir skrotal kitle, inguinal herni, kommünikan hidrosel, omental
herni, kord hidroseli, epididim kisti (spermatosel) ve skrotal hidroselden
ayırt edilmelidir.
• Fizik muayene sıcak bir ortamda yapılmalı, hem yatarak, hem de ayakta,
Valsalva manevrası yaptırarak ve yaptırmadan muayene tekrar edilmelidir.
• Testisin üst tarafında ya da çevresinde bulunur. Klasik görüntüsü, solucan
paketi gibi skrotum derisinden görünmesidir.
Evreleme:

• EVRE 0: Görülebilen ve palpe edilebilen bir variköz ven yoktur. Sadece


ultrasonografiyle tanımlanabilir.
• EVRE 1: Varikosel ancak Valsalva manevrası ile palpe edilebilir hale gelmektedir.
Testis boyutları normaldir. (%65)
• EVRE 2: Varikosel Valsalva manevrasına gerek kalmadan palpe edilebilir haldedir.
Testis boyutları biraz küçülmüştür. (23)
• EVRE 3: Varikosel palpasyona gerek kalmadan gözle görülebilmektedir. (%12)

• Varikoselin klinik önemi, lokal ısı artışıyla testis ve epididimin zedelenmesine,


atrofiye olmasına veya büyümesinin durmasına ve sonuçta infertiliteye yol
açmasıdır.
• Genel olarak testis hacmi semen kalitesi ve fertiliteyle yakın ilişkili olduğundan bu
hastalarda mutlaka testis boyutu incelenmelidir. Orşidometre ve USG incelemesi
ile ölçüm yapılır.
Ameliyat endikasyonları:
• Evre 1 varikoselin tedavi edilmesine gerek yoktur.
• Varikosel iki taraflıysa,
• Evre 2 ve 3 varikosellerde;

• Varikoselin bulunduğu taraftaki testisle karşı testis arası %10 dan fazla hacim
farkı olması
• Anormal semen analizi
• Kronik skrotal ağrı
• LH-RH uyarısına aşırı LH veya FSH cevabı alınması
Cerrahi tedavi:
• Opere edilmeyen hastalarda 6 aylık USG takiplerinde testis boyutunda
azalma olması halinde cerrahi uygulanır.
• Varikoselektomi
• Ivanissevich
• Palomo
• L/S transperitoneal veya preperitoneal spermatik ven ligasyonu

Komplikasyon:
• Nüks
• Hidrosel
9- Testis Tümörleri

You might also like