Professional Documents
Culture Documents
UZAY YOLU
GiZLi GÖREV
Türkçesi:
Reha Pınar
Bu Kitabın Türkiye'de yaym
hakkı KEStM Ajansından
Altın Kitaplarca satın alınmıştır.
ÖN SÖZ
U
ZAY YOLU sadece zevkle okunan ve he
yecanla seyredilen hikayeler dizisi değil
dir. Küçükleri eğiten, büyükleri düşündüren
yönüyle 7'den 70'e herkesi ilgilendiren ve mut
Laka okunması gereken hikayelerdir.
Her hikayenin insanlığa bir mesajı olduğu
gibi, hikaye kahramanlarının kişilikleri c!-e
okuyanları derhal etkileyecek güçtedir.
Çünkü; Kaptan Körk cesaretin, liderliğin ve
kahramanlığın sembolüdür. Volkan Gezegeni'
nden gelen yeşil kanlı Mister Spak, ileri görüşü
ve mantığı temsil eder. Onsezisiyle ve trans ha
Line geçerek diğer canlıların düşüncelerini oku
ma yeteneği vardır. Doktor Makkoy bilime ve
hayata saygıyı canlandırır.
A tılgan uzay gemisi ve onun maceraları,
gelişmiş zekanın neler yapabileceğini ortaya
lcoymaktadır. Günümüz insanının, aslında ger
çeklik tohumlarını içinde barındıran hayal gü
cünü ortaya koyan bu eser, kesin bir belge ola
rak hafızaları süsleyecektir.
* * *
- 8 -
- Y ı l d ı z F i l o Komuta n l ı ğ ı n ı n bu durumdan
haberdar ed i l d i ğ i n i bi l iyorsu nuz h e r halde.
Tal, umursamaz bir tav ı r l a :
- Tabii, d ed i . Fakat buradan gönderi l e n b i r
mesaj. Y ı l d ı z F i l o Komuta n l ı ğ ı na ancak üç haf
ta sonra u l aşabi l i r . . . Ve öyl e san ıyoru m ki , her
n e o l u rsa olsun, arkanızdan b i r fi l o gönderip
göndermemekte tereddüt edecek l e rd i r . Karar si
z i n d i r , Kapta n . Bir saat.
Tal ' ı n görüntüsü kayboldu ve ekran yıldız
l arla d o l d u .
Körk :
- Teğmen U h ura , ded i . Bütü n üst subayl a
rın hemen Brifing salonunda top l a n ma l arı n ı söy
l ey i n .
* * *
* * *
* * *
-21
Rom u l a n Komutan :
- Tayfa l a r ı n ı z ı n hayatı n ı , Kaptan Körk'ün
ma ntı ksız bir d avra n ı ş l a soru m l u l uğ u tek ba ş ı na
yükl end i ğ i üzeri ndeki tan ı kl ı ğ ı n ı z ku rtard ı , dedi .
Fakat bu yard ı m ı n ı z i ç i n teşekkür beklemeyi n .
Spak:
- insanl ardan mantı k l ı hareket beklen e
m e , ded i . Bunu i k i m iz de b i l iyoruz.
- insa n l a r ı n arası nda bir Vo l ka n l ı . . . O n l a r
l a yaş ıyor, o n l a r l a çal ı ş ıyor. Bu d u rumun s i z i n
i ç i n dayan ı l amayacak kadar z o r o l d u ğ u n u kab u l
ediyoru m .
- Yarı Vo l ka n ı m . Annem i nsandı.
·
Spak :
- Ba ş ka çare yok, Doktor, ded i . M ü rette
batı n hayatı buna bağ l ı .
Kö rk, ağ ı r a ğ ı r ba ş ı n ı kald ı rd ı . Gözleri b i r
delin i n göz l eri g i b i ı ş ı l ı ş ı l yan ıyord u . B i rdenbi re
hayk ırarak Spak ' ı n üzerine atı l d ı .
- H a i n ! Sen i . . . geberteceğ i m !
Spa k , seri b i r hareket l e Körk'ü n b i r omuzu n u
v e enses i n i yaka l ad ı . Del i g i b i öfke l i Kapta n , bir
den kas ı l d ı , kes k i n b i r ç ı ğ l ı k atarak harekets iz
ka ldı.
Spak, donmu ş gibi Kaptan Körk'e baktı . Nö
betçi s i l a h ı n ı çekmi ş t i . M a kkoy, kaptanı n yan ı na
d i z çöktü , tri korderle inceled i , sonra e l l eri titre
yere k b i r enjektör haz ı r l ad ı .
- Ona n e yaptı n ?
i ğneyi yaptı kta n sonra Spa k ' ı n yüzü ne baktı .
Kon u ştuğu zaman sesi adeta h ı r ı l d ıyordu.
- Ona n e yaptı n ?
Spak :
- Sa l d ı rıya haz ı r değ i ld i m , ded i . O . E l i m
. .
* * *
-26-
- B i l m iyoru m . H a l e n . . .
- B i ri s i gel iyor. Tamam.
Spak, te l s i z i n i ace l eyl e saklad ı . Kadı n b i r da
k i ka son ra od aya g i rd i . Değ i ş i kl ik i nsan ı şaş k ı n a
çevlrecek kadar güze ld i . Kad ı n ı n s ı rtında son de
rece şeffaf b i r g i ys i vard ı ve bütü n hatl arı n ı mey
danda b ı rakıyord u .
Kad ı n odan ı n o rtas ı nda d u rarak :
- M i ster Spak? ded i . Ş i m d i ki d uru m u m da
ha uyg u n değ i l m i ?
- Uyg u n ke l i mesi çok yers i z kal ıyor. Ko
nuşmamızı ge rçekten de tah r i k etmesi gereki
yor.
Kad ı n e l i n i ka l d ı r ı p parmakl arı n ı Vo l kan
u s u l ü açtı . Spak da onu takl it etti ve parmakla
rı n ı n ucuy l a b i rb i r l e ri n i n yüz l e r i n i okşad ı l ar.
Kad ı n :
- i nanması çok zor, ded i . B i r yabanc ı n ı n
dokunmasıyla b u kadar duyg u l a n ab i l eceğ i m i tah
min etmezd i m .
- Ben d e iti raf etm e l i y i m ki . . . duygu l a n
d ı m . M antı ks ı z olduğunu b i l iyorum . . . Fa kat . . .
-- Spak, gerçekten nas ı l h i ssetti ğ i m i ta rtış
mama l ıy ı z . Sen de ben i m g i b i aram ızda geçen
l e r i kab u l et.
- Başka b i r sözüm yok.
- Gel öyl eyse .
Kad ı n , Spa k ' ı n e l i n i tuta rak öbür odaya yö
neldi.
Kap ı b i rden ı s rarla çal ı nd ı . Eğer Spak, tam
b i r insan yarad ı l ı ş ı nda o l sayd ı , heyeca n l a yeri n
den s ı çrard ı .
Ta l 'ı n sesi d uyul d u :
- Komutan ! Gi rmek i ç i n izin istiyoru m !
- Şimdi o l maz, Ta l .
- 29-
Spak :
- Bu faydas ı z o l u r , Komuta n , ded i . B u l abi-
l eceğ i n izi h i ç sanm ıyorum.
Kad ı n ı n tepki s i sadece haykırmak o l d u :
- Sen b i r d e l i o l m a l ı s ı ni
- Sizi tem i n ederi m , akl ı m b aş ı mda.
- Bunu neden yaptı n ? Bunu yapab i l ecek
gücü nerden b u l d u n ?
S p a k tane tane :
- 30 -
* * *
Komutan :
- Ve böylece, d ed i . Vol kanların h i ç yalan
söylemed i kl e ri n i n de bir h i kaye olduğu a n l aş ı l
mış oldu.
- B u n a h i ç şaşmamak gerekir, Komuta n .
Hassas i ns a n l a r ı n aras ı nda yaşayan b i r k i ş i n i n ,
d i ğerleri n i korumak amacıyle be l i rl i bir ö l çüde
ya l a n söyl emes i n i öğ ren mesi gere kiyor. i nsan l a r
arasında böy l e ya l a n l a ra , cıgere k l i yal an» adı ve
r i l iyor. i nsan l a r ı n dürüstl ü ğ ü , i k i yalan a ras ı nda
k i ayrı m ı b i l mesiyle ö l ç ü l üyor. Yerinde b i r yal a n
söylemek, k i m i zaman büyük fe l a ketiere y o l
açab i l en gerçeklerin d a i m a körü körüne söylen
mesinden çok daha hassas b i r mese l e d i r . Ş i m d i
o l duğu g i b i baz ı öyl e zaman l a r vard ır k i , eğer
doğruyu söy l eyerek bir kütl e n i n hayatı n ı teh l i
keye atacaks a n , ya l a n söyl eyerek b i r k i ş i n i n ha
yat ı n ı teh l i keye ata rs ı n daha iyi . S i z i n beni kan
d ı rı p kend i tarafı mza a l m aya ça l ı şmanız as l ı nda
böyle seçi m l e rden b i r i d i r , Komutan. Eğer başka
bir amaç l a davrand ı n ızsa , bağ ı ş l ayı n , fakat böy l e
teşebbüsl erde bu t ü r teh l i ke her z a m a n vard ı r.
Kom utan :
- Bana acımanız ve a h l a k ders i verme n i z
gereks iz, ded i . Lütfe n , d evam ed i n .
-, Nas ı l i stersen iz. B i r Y ı l d ı z Donan ması su
bavı o l a ra k ettiğ i m yem i n kes i n ve bağl ayı c ı dn.
Bu ü n i formayı taş ı d ı ğ ı m s ü rece, Federasyonun
g üven l i ğ i n i korumak i l k görevimd ir. Ye n i bul du
ğunuz maske l e m e a l eti n i n güve n l i ğ i tehdit etti
ği aç ı k seç i k ortadad ı r . Görevi m i , aldığım e m i r l e
rin ve etti ğ i m yem i n i n geret i rd i ğ i g i b i yaptı m .
Kom utan :
H e rkes görev i n i yapmakla soru m l udur, M i s-
- 33 -
Komutan :
- Siz d e görüyorsunuz ya, Kaptan, ded i .
Çaban ız boşuna.
- M i ster Spak, Romu lan gem i l eriy l e ara
m ızdaki uzakl ı ğ ı verin.
- Yüz e l l i b i n kilom etre , fakat çok çabuk
aza l ı yor.
- Fazer l e r haz ı r o l s u n . Dövüş ü rsem beni
bağ ı ş layı n , Komutan.
- El bette dövüşeceks i n iz. Karşı koymanızı
zatc>n bek l i yord u k .
Spak :
- Yüz b i n k i l ometre , ded i . Altı saniye son
ra maks i m u m menz i l e g i rm i ş o l acaklar . . . Beş . . .
Dört . . .
- Skat, şalteri kapa !
- B i raz fazl a yük b i necek, fakat . . .
- . . . i ki . . . B i r . . .
- Ça l ı ş ıyor, Kaptan !
- M i ster Çevkov, ratayı 318 dereceye çevi-
r i n . Hız 9.
- Dokuz m u , Kaptan ? . . Tamam .
Spak, Körk'e döndü :
- Son b u l u nduğumuz yere ateş ett i l e r ,
Kapta n , fakat, maske l eyici a l et son derece etki l i
görünüyo r. Komutan ı n bana söyl ed i ğ i n e göre ,
böy l e b i r a l etle teçh iz e d i l e n gemiyi kend i a raş
t ı r ı c ı ları n ı n b i l e tespit edemed i ğ i n i b i l iyoru m .
Kö rk, i çten l i kl e :
- Teşekkür ederi m , M i ster Spak, ded i .
Sonra Komutana döndü :
- S i z i b i r Federasyon karakoluna b ı rakaca
ğ ız.
- Çok cömerts i n i z , Kapta n . Eğer beni ha
p ishanenize gönderi rseniz b i r tutuklu o l a rak ye-
- 36 -
dı?
Asansör kapı s ı kapandı ve asansör aşağı
doğru hareket etti . Spa k, tekrar kontro l odas ı n
daki yerine dönd ü .
- R ev i rden Kaptan Körk'e . Eğer orada k i
ta rtış m a l a r b ittiyse , h e m e n bu raya gelme n i i sti
yoru m .
- Neden , Doktor?
- Tekrar amel iyat o l acaks ı n . Ben i aldattı-
ğ ı n iç i n kulakları n ı keseceğ i m .
Körk, s ı rıtara k e l i y l e ku l ak l a r ı n a dokund u .
Ku l akları n ı n amel i yatl a değ i ş m i ş o l duğunu ope
rasyon s ı ra s ı n d a tamamen u n utmuştu. B a k ı ş l arı
Sp3k' ı n üzeri nde d u rd u .
S p a k , a l ı n m ad ı ğ ı n ı gösteren b i r ifadey l e :
- Lütfen g i d i n , Kapta n , ded i . B i r i nsanda
bu tip ku l a k pek estet i k görü n m üyor.
M a kkoy :
- 38 -
- D i n l iyoru m , C i m .
- B i r a raştı rma yapmak i ç i n gezeg er.ıe i n i-
yoruz . Hemen naki l odas ı n a g e l . Tamam .
Kaptan Körk, M i ster Spak'a döndü :
- Kon uşmaları duydunuz, M i ster Spak, ha
z ı r m ı s ı n ız ?
- H az ı rı m , Kapta n .
Eıi rkaç daki ka s o n r a K�rk' l e S p a k , nak i l oda-
s ı nda Doktor M a kkoy'la b u l uştu lar.
Kaptan Körk :
- Naki l odası haz ı r m ı ? d iye sord u .
- Hazır, Kaptan.
Ü ç s u bay nak i l d i s k l e r i üzeri ndeki yerleri n i
a l d ılaı· v e b i r saniye sonra o l d u kça g eniş b i r oda
n ı n ortasında bel i rd i ler.
Oda , rafl arla böl m a l e re ayrı l m ı ş ve m u hte
l i f bö l m a l e re çel i k dosya dolapl arı konmuştu .
Bölme l erden b i rinde, arkas ı n d a kitap l ı k b u l u nan
büyük b i r top l a ntı masas ı vard ı . Başka b i r böl
mede, bıl;ü k b i r d i kkat l e yerl eşti rd i kl e r i bel l i
o l an b i rkaç m a k i n e bu l u nuyord u . Derinden deri
ne duyu l a n hafif uğultu , a rada s ı rada çakan s i n
yaller, m a k i n e l e r i n halen çal ı şt ı k l a rı n ı açı kça
gösteriyo rd u .
Kaptan Körk, şaşkı n l ı kl a makinel ere baktı ,
sonra Spa k'a döndü.
Mister Spak, trikord e r l e (can l ı ve cans ı z var
l ı k ları i n c e l eyen ve her türl ü radyasyonu göste
ren b i r çeşit a l et) maki n e l e r i i n c e l ed i , e l i y l e be
l i rs i z b i r işaret yaptı.
- Araştı r ı c ı l a r ı n gösterd i ğ i güç kaynağ ı ol
dukları açı kça bel l i , kaptan. Fakat ne i ş e yara
d ı k l a rı ayrı b i r soru n .
B i r kenarda, kulaklar ı , p rojeks i yon l a r ı v e b i
r e r küçü k ekran l arıyla kom p l e t e k k i ş i l i k b i rkaç
-41-
- Ki m s i n i z ?
- i s m i m Spak.
- i s m i n i z b i l e gari p . Beni bağ ı ş l ay ı n . . . Ş i m-
diye kadar gördüğüm erkeklerden çok d eğ i ş i k-
s i n iz . . ,
- Bu söz l e r i n i z b e n i ş aş ı rtmad ı . Lütfen en
d i ş e etmey i n .
Kad ı n tereddütle sordu :
- Burada ne arıyorsunuz? S i z d e h ü kü m
l ü ınüs ü n ü z ?
- Hükümlü mü?
- i nsan ların ortada n kal kmas ı n ı arzu et-
tiğ i nde Zor H a n ' ı n onları gönderd i ğ i yerl e rden . . .
daha doğrus u , zaman l a rdan b i r i . S i z d e zaman
kap ı s ı ndan g e l m ed i n iz m i ?
- Evet, fakat b i r h ü k ü m l ü o l arak d eğ i l .
Yan l ı ş l ı kl a bu raya gönderi l d i k , y a d a ben böy l e
d ü ş ü n üyoru m .
Kad ı n b u sözl e r üzeri nde b i raz düşünd ü , so
nunda :
- Atavakran çok uzakta , ded i . Ama s iz i n
oradan da u z a k b i r yerden g e l d i ğ i nizi sanıyo
ru m .
- Doğ ru .
Spak, kad ı na daha d i kkatl e baktı . G eçm i ş
tek i bu yüz, i n s a n ı rahatl atı c ı b i r i fade taş ıyor
du ve makyaj s ı zd ı . Acaba . . . Dünya l ı l a r ı n duygu
l anma d ed i k l e ri bu muyd u ?
- Evet. . . Tan ı d ı ğ ı n ı z d ünyadan g e l m ed i m .
B e n i m d ü nyam buradan b i rçok ı ş ı k yı l ı uzakl ı k-
ta.
- Fevkalade ! Böyle o l anakl ardan söz eden
kitapları zaten çok severd i m .
Kad ı n böyle söyl e d i ğ i halde, y ü z ifadesi b i r
den karard ı .
- 56 -
* * *
Gizli Görev : F. 5
- 66 -
* * *
* * *
- Aç ı k l ayı n .
- A n a moderatör pompal a r ı g itm i ş . Al-
lahtan ki kes i c i devre l e r çal ı ş m ı ş , yoksa bura s ı
ş i m d i b i r sodyum g ö l ü h a l i ne gel i rd i .
Spa k, d i z çökü p boru l a r ı n ç ı p l a k uçları n ı i n
c e l ed i .
- Yine as it. Kap ı d a ku l l a n ı l d ı ğ ı g i b i . M i s
ter Venderberg , kay ı p pompan ı n yedeğ i var m ı ?
- H i ç sanmam . P l atinden yap ı l m ! ştı , asi
te karş ı daya n ı k l ıyd ı , ş i md iye kadar hiç bir sı
k ı n tı m ı z o l m a d ı ve ebediyen daya n ı rd ı .
B i rd e n b i re Vanderberg ' i n p a n i ğ e kap ı l d ı ğ ı
açı kça bel l i o l d u .
- Bakı n , reaktörün ça l ı şm a s ı kes i l d i . . .
Bütün kolon i n i n ı s ı s ı n ı , e l e ktri ğ i n i ve yaşantı
desteğ i n i tem i n ediyordu ! Bu o l ma d ı ğ ı takd i r
d e , en büyük kaza l a ra yo l a ç ı l acak ve gezege
n i n yarı s ı zeh i rlenecek !
Kaptan Körk:
- Sa k i n olun, ded i . M i ster Spak, gemide
yedek bir pompa m ı z var m ı ?
- H a y ı r , kapta n . Böy l e b i r yedek b u l mak
için müzeye bakmak g e re k i r.
Körk, te l s i z i n i ç ı ka rd ı .
- Körk 'ten Atı lgan'a . . . Teğ m e n U h u ra , ba-
na M i ster Skat ' ı bağ l ay ı n . . . S kati . . . ben Kaptan .
PXK reaktörü i ç i n b i r moderatör pompas ı yapa
bilir misin?
- Oooo , Kaptan , şaka ediyor a l ma l ı s ı n ız . . .
- Çok c i d d i y i m . Son derece önem l i .
- Peki , efend i m . . . Eski püskü şeyl eri b i r
a raya geti reb i l i ri m . Fakat uzun s ü re d ayanaca
ğ ı n ı sanmam .
- N e kadar d aya n ı r?
- Şans ı m ı z iyi g i derse , b e l k i k ı rk sekiz sa-
- 84 -
* * *
* * *
Körk, a d a m l a r ı n a :
- Bu tes i s i n altındaki bütün tüne l l e r i n ve
d e l i k i e r i n b i re r p l a n ı ve r i l ecek, d ed i . Her açı k l ı ğ ı
kontro l ederek düzeyden düzeye hareket edecek
s i n iz . Görünüşe göre, faze r ı ş ı n l arına d ayan ı k l ı
b i r yarat ı k arayacaks ı n ı z . Bu neden l e taze rleri
n izi maks i m u m güce ayarlay ı n . Şunu da unutma
y ı n . . . e l l i k i ş i h a l e n ö l m ü ş b u l u n uyor. Başka
ö l ü m o l ayı o l m as ı n ı iste m i yorum . . .
Va nderberg , dayanarnadı ve hayk ı rd ı .
- Ş u canavar hariç!
Kö rk baş ı y l a doğ ru l a d ı .
- Ya rat ı k s i z i görü r görmez hem s a l d ı rabi
l i r, hem s a l d ı rm ayab i l i r . F akat s i z hemen s a l d ı r
mal ı s ı n ız . Bu tes i s i n t e krar i s i etmeye saku l abi l
mesi i ç i n çok ça l ı ş m a m ı z gerekecek .
Spak :
- M i ste r Vanderb e rg , d ed i . B u s i l i ko n to-
- 89 -
- O n l a r ı d u rd u ru n . . . ö l ü m . . . karş ı l ı k ver-
m e k . . . canava rlar . . .
Ace l eyle yaklaşan ad ı m s e s l e ri duyu ldu ve
Doktor M akkoy , a l et çantası e l i nd e , düzlüğe dal
d ı . Gördüğü m anzaradan çok ş aş ı rd ı ğ ı n ı bel l i
edecek şeki lde b i rden d u rd u . Körk el iyle işaret
ederek M a kkoy 'u yan ı n a çağ ı rd ı . M a kkoy, gözl e
r i n i yaratı ktan ayı rmadan g e n i ş b i r d a i re çizdi ve
Kö rk'ün yan ı n a gel d i .
F ı s ı ltı l ı b i r ses l e :
- Ne o l d u ğ u n u pek a n l ayamad ı m . . . ded i .
Körk de f ı s ı ltıyla cevap verd i :
- Yara l ı . . . Ağ ı rca. Ya rd ı m etmel i s i n .
- Yard ı m . . . Buna m ı ?
- 1 03 -
- B i r göz at !
M a kkoy , ş i m d i k ı m ı ldamadan taş g i b i d u ra n
yaratığa d i kkatle soku l d u . O n u n g e l i ş i n i S p a k d a
fark etmem i şt i .
- Hayat ı n sonu . . . c i n ayetl e r . . . ö l d ü rme
ler . . . ölü çocu klar . . .
M a kkoy, açı k yaraya baktı , ş u ras ı n a buras ı
na dokun d u. Iri korde r i n i ç ı karta rak ince l ed i ve
gös tergeye şaşkı n l ı kl a baktı . Sonra tekra r Körk'
ü n ya n ı n a döndü , su ratı as ı l m ı şt ı .
- Şaka ediyo r o l m a l ı s ı n , ded i . B u yaratı-
ğm dışı kaya içi plastik.
- Ona yard ı m et. Yaras ı n ı tedavi et.
- Ben doktoru m , duvarcı değ i l .
- Sen b i r tedavic i s i n . H astan d a b u yara-
t ı k . Bu b i r e m i rd i r, Doktor.
M akkoy , şaşkın l ı kl a baş ı n ı sal l ad ı , fakat ya
ratığa doğru yü rüdü . Spa k ' ı n göz l er i ha l a kapa
l ıyd ı , harcad ı ğ ı güç neden i y l e yüzü ter i ç i nde kal
m ı ştı . Körk hemen Spak ' ı n yan ı na g i tti .
- Spak. Ona, kend i s i ne yard ı mcı o l maya
ça l ı şacağ ı m ı zı söy l e . Bir doktor ona yard ı m ede
cek. ·
- A n l ad ı . A n l ad ı . H ayat ı n son u . Edebiyat
durdu. G i d i n . Tü nelden g i d i n . Ö l ü msüzl ü k kori
doruna g i d i n . Yüzy ı l l a r Odas ı n a g i d i n . Çocu k l a r
i ç i n y a s tutu n . Ez i l e n l e r i ç i n g ö z y a ş ı dökü n . Ça
l ı na n l a r i ç i n a ğ l ayı n . G i d i n . G i d i n . Yaşantı n ı n so
n u i ç i n yas tutu n .
Körk, kend i s i n e ta l i mat m ı veri l d i ğ i n i , yok
s a , konuş m a l a ra ku l a k m i safi ri m i olduğunu an
l ayamad ı . Bakışları n ı hemen tüne l i n g i r! ş ağzına
çev i rd i .
Spak :
- G i d i n ! ded i . Tün e l e g i r i n ! Küçük b i r geçit
- 1 04 -
* * *
* * *
- 116 -
* * *
- 1 23 -
Spak :
- Görünen de l i l e göre , mantı k yön ünden
babam suçludur, anne, ded i .
Sare k :
- Hakl ı s ı n ız, ded i .
Fakat ş i m d i eskisi nden daha s i n i r l i görü
n üyord u .
- Ö zel o l arak deri n düşüneeye d a l m ı ştı m .
Spak'a sorarsanız, böy l e d ü ş ü n ü ş l e r i n ta rtı ş ı l
m ayacak kadar özel olduğunu söyl eyece kt i r . Ö
zel l i k l e , b i r dünya l ı i l e tartı ş ı lamaz.
- Uygun bir sakınca, say ı n elçi, ama . . .
Kö rk 'ün konuşmas ı , Sarek zorl u k l a n efes a
larak d izl eri bükü l ü rken yarıda kes i l d i . Sarek,
e l l e r i n i göğs üne bastırarak Körk ve Spa k ' ı n tut
masına fı rsat ka l m adan d i z l e ri n i n üzer ine çök
tü . Dudakları ndan uzun b i r i n i lti y ü kse l d i ; b i r ·
* * *
Sarek :
- Yaş ama faktörü d ü ş ü k olabi l i r, ama kab u l
ediyo ru m , ded i .
M a ltkoy :
- Ben kabu l edem e m , ded i . B u rev i rde,
söyled i k l erim kanundur. Böyle b i r amel iyata ra
zı olamam.
Amanda :
- Ve ben d e böyle b i r a me l i yata i z i n vere
mem . ded i . i k i n i z i ri h ayat ı n ı d a teh i i keye ata
mam . . .
S pa k :
- Ama a n l ayı ş l ı o l m a l ı s ı n , ari n e , ded i . T-
tü l ü o l a ra k ki barca eğ i l i p Amanda'yı s e l a m l ad ı
v e revirden ç ı ktı .
Düşünce l e r i i ç i n e göm ü l m ü ş , kontro l odası
n a g i derke n , yarı yolda a rkadan s a l d ı rıya uğ ra
dı.
B i r ç e ş i t lobutl a baş ı n a yed i ğ i ş i ddet l i dar
beye rağ m e n , s a l d ı rg a n ı s i l ke l ey i p karş ı duva
ra çarprnayı başard ı . Sald ı rg a n ı şöy l e b i r gör
d ü . . . Kend i s i nden b i raz daha uzunca ve zayı f
b i riyd i v e e l i nde b ı çağı and ı ra n kes i c i b i r s i l a h
va rd ı . Ondan sonraki u ğ raşta , sa l d ı rg a n , kav
gada oldukça beceri kl i o l d u ğ u n u i s patlad ı . Kö rk,
zaten baş ı na yed i ğ i darbeden ötü rü sersem g i
b i yd i . Sonunda sald ı rganı . . . bel kide b i r daha kal
kamayaca k ş e k i l d e yere y ı ktı , ama bu başarı s ı
b ı çağ ı s ı rt ı n a yemes i n i ö n l eyemed i .
Sayı l madan önce, duvardaki m i krofo n l ardan
birine zorl u k l a. u l aşab i l d i .
Makkoy 'un sesiyle yarı yarıya ayı l d ı .
- Kötü b i r yara . . . s o l akciğeri d e l m i ş . E
ğ e r b i r santi m daha aşağ ıdan o l sayd ı , kalbi de
l i p geçecekm i ş . A l l ahtan k i , b ı ça ğ ı tutu p yeri n
den ç ı kartm ayacak kadar düşünee l i davra n m ı ş ,
tabii düşü necek z a m a n ı o l duysa.
M a kkoy 'un sesi de Spa k ' ı n sesi cevap ver-
di :
- Sa l d ı rgan Th e l ev'd i . Bayg ı n , ama c i ddi
b i r teh l i ke yok. Ya l n ı z yed i ğ i darbeden ötü rü
zor ayı l acak. Kaptan a aniden s a l d ı rm ı ş o l m a l ı .
Ben hapishanede onu ve S h ras ' ı sorguya çekece
ğim.
Kristi n Çape l ' i n sesi duyu ldu :
- Doktor, K-i k i faktö rü düş üyor.
Makkoy :
- Spak, ded i . Baban ı n durumu eskisi nden
- 1 32 -
- Sarek nas ı l ?
- i yi değ i l . Eğer a me l iyat edeb i l seyd i m . . .
- Seni enge l l eyen n ed i r ? O h , hatı rlad ı m
ş i m d i . Spak hakl ı , Doktor. Bağ l ı l ı ğ ı , y a da göre
v i n i yapt ı ğ ı i ç i n onu suçlayamam. Fakat onun
baba kati l i o l m as ı n ı ö n l eyeceğ i m .
Otu rdu v e ayakları n ı yataktan sal land ı rd ı .
M akkoy, Körk'ün omzunu tutarak ayağa kal kma
s ı n ı ö n l ed i .
- C i m , aya kta durman i m kansız. Yi n e b i r
i ç kanamas ı n a sebep o l ab i l i rs i n .
- Doktor, Sarek amel iyat o l mazsa ö l ecek . .
M a kkoy'un baş ıyla evetl emesinden sonra
Körk, konuşmas ı n ı s ü rd ü rd ü :
- . . . ve Spak'tan kan nakl i yapamazsan
a m e l iyat da gerçekl eşemez . . .
Makkoy y i n e başıyla evetl ed i .
- . . . Spak'a i y i l eşti ğ i m i i spatl ayacak ve
onu hemen bu raya göndereceğ i m . Onu kontrol
odas ı ndan buraya gönderd i kten sonra, komutayı
S kati 'ye devrederek adama çeki l eceğ i m . B u tak
d i rde, raz ı o l u r musun ?
- Şey, hay ı r . . . Fakat en iyi yol g i b i gö
rünüyor. D u r sana yard ı m edey i m .
- M e m n u n o l u ru m .
Makkoy, kontrol odas ı n a kadar Körk'e yar
d ı m , etti , fakat asansörün kap ı s ı açı l ı r açı l maz
Körk'ü b ı ra ktı . Spak, döndü ve Körk'ü görünce yü
züne m e m n u n b i r ifade yay ı l d ı , fakat bu ifade
n i n bel i rm e s i y l e kaybo l m a s ı b i r o l d u .
- Kapta n .
Körk, büyü k b i r d i kkat l e yü rüyerek kapta n
koftuğuna otu rd u . Sanki kontrol odas ı n ı gözden
geçi riyormuş g i b i çevre s i n e b a k ı nd ı , asl ı nda,
bu raya kadar ge l i rken harcad ı ğ ı çaba nede n i y l e
- 1 34 -
U h u ra :
- Kapta n , d ed i . Dah i l i hoparl örl er tıkanaı :
Bütün e l ç i l er ne o l duğunu soruyorlar.
- O n l ara söy l e . . . o n l ara tah m i n etm e l e ri
n i , fa kat da h i l i muhabereyi tı kamama l a r ı n ı söy
l e , Teğmen !
G e m i y i n e ş i ddetle sars ı l d ı .
U h u ra :
- Kapta n , ded i . Doktor Makkoy'dan b i r
habeı a l d ı m . Eğer böy l e b i r sarsı ntı daha o l u rs a ,
i k i hastas ı n ı da kaybedebi l eceğ i n i söyl ed i .
- Ona, b u n u n daha b i r baş l a n g ı ç o l d u ğ u n u
söy l ey i n . M i ster Çekov, ateş kontro l l e r i n i kom
pütöre bağ l ayı n . i ki , dört ve altı n o l u foton tor
p i l l e r i , üç yönden yol keseb i l ecek ve en g e n i ş
b i r a l ana yayı l ab i l e c e k şeki l d e ayari ansı n . . .
Düşman y i n e y ı l d ı r ı m g i b i g eçti . Torp i l l e
r i n zarars ı z b i r şeki l d e boş l u kta patl ad ı ğ ı ekran
d a görü n d ü . Y i n e ş i ddet l i b i r sars ı ntı geç i rd i ler.
Körk 'ün başı ş i ddet l e dönmeye baş l ad ı .
- Dört numara l ı ka l kan eğ i l d i .
- Yedek g ü ç .
- Efen d i m , M i ster Skat, yede k gücün re-
v i rden ta l ep ed i l d i ğ i n i b i l d i riyor.
- Ç ev i r i n .
- Yedek g ü ç çevri l d i . . . ka l ka n l a r şağ l a m l a-
ş ıyor. Dört n u mara h a l a zayıf, efe n d i m . Eğer b i
z i y i n e oradan vu ru rlars a , tamamen parça lana
cak.
- Kom pütörü ü ç numara l ı koruyucu kal ka
nı i n d i rm e k üzere ve dört n u mara tah rip o l d u ğ u
takd i rde yede k gücü tekrar revi re bağ l ayacak
ş e k i l d e ayarlay ı n .
- E m reders i n i z , efend i m .
- 1 38 -
i fadey i görm e k m ü m k ü n d ü .
- N e yapıyorsunuz?
- Sen düşün bu kez.
Çekov :
- Sürüklenm eye baş l ıyoruz, Kapta n , ded i .
Gemiyi ratas ı nda tutaca k m ıyı m ?
- Hayır. Fazerleri n i z i n baş ı nda bekl e yi n ,
rll1 ister Çe kov.
- Emreders i n iz, efend i m . Fazer l e r haz ı r
bekl iyor.
Ekranda yine pa rlak b i r ı ş ı k görü n d ü , yavaş
l ad ı , duraklar g i b i o l d u . Körk, b i raz eğ i l erek d i k
'
katl e baktı .
- Sadece dolaşıyor, efe nd i m .
Kö rk :
- B i z i i ncel iyo r , ded i . Ö l üyüz . . . Tah m i n et
tlği k ad a rı y l e . H i ç b i r kaptan gem i s i n i böy l e b i r
d u rumda harekets iz b ı rakmaz, öze l l i k l e gem i s i n
de çok değe r l i konu klar varken . . . Sözün kı s a s ı ,
o n l a r ı n böy l e düşünmes i n i u m uyoru m .
- M e nz i l g i tti kçe k ı s a l ıyor. Y a r ı ı ş ı k h ı z ı .
- Ateş etmey i n .
- H a l a yaklaşıyor. . . M e n z i l y ü z b i n k i l o-
metre . . . Faze r l e r hedef üzerinde k i l it! end i . . .
- Ateeeş !
Ekran üze rindeki ı ş ı k l ı nokta b i rden p ı r ı l p ı-
rı l yandı .
- Sa re k . . . S pak . . . N as ı l l a r ?
- Çok hassas b i r a m e l iyat yapan b i r dok-
to ra çok g ü ç l ü k l e r ç ı ka rtm ı ş olduğunu söy l e m e k
te b i r sakı nca görm üyoru m . . .
- Dokto r !
Revi r i n kap ı s ı açı l d ı v e Amanda görü n d ü .
- Kapta n , ded i . i çeri geleb i l i rs i n i z .
Kö rk, h eyecan l a M a kkoy 'un yan ından g eçti .
Rev i rd e , Sarek ve Spak üç yataktan i ki s i n-
d e yan yana yatıyorl a rd ı . H e r i ki adam ı n d a
r e n k l e r i so l u k o l m a k l a beraber teh l i keyi atiat
m ı ş görü n üyo rl a rd ı . Amanda mutl u b i r tav ı r l a
Sare k ' i n yatağ ı n a otu rd u .
M a k koy 'un s e s i Körk'ün arkas ı ndan duyu l
du :
- Şu keçi g i b i i n atçı Vo l kan dayan ı kl ı l ığ ı
o l masayd ı , o n l arı kurtarmam m ü m kü n o l a m az
dı.
- Bazı doktorlar s o n derece şans l ı o l u r-
lar. . .
Spak :
-Kapta n , d ed i . Yabancı gem i n i n . . .
Körk :
- G e m i l e r i n i yara l ad ı k , d ed i . Ya kalanma
m a k i ç i n gem i l er i n i kend i l eri tahrip etti l e r . Dok
tor, The l ev ' i n cesed i l aboratuvarı n a gönderi l d i .
Çal ı şab i l ece k d u rumda olduğun zaman b i r otopsi
yap ı l m as ı n ı istiyoru m .
Spak :
- O n u n , gene l l i kl e O ryon d iye a R ı l a n b i r
ya ratı k o l d u ğ u n u göreceks i n iz, Doktor, ded i . Ba
z ı rapo rlara göre, O ryon kaçakç ı l a rı n ı n oridya n ' ı
ta l a n etti k l e r i b i l d i r i l iyor.
Körk sordu :
- 1 43 -
- B i ze sa l d ı rmakla kazançları n e o l a b i l i r-
di ?
Sarek :
- Karş ı l ı kl ı şüphe yaratm a k ve b e l k i de
gezegen l e ra ras ı bir savaş ç ı karmak.
-
-- - J:<örk baş ı y l a evetled i .
--..:--su
: _arada Oryon tarafs ı z kal acak v e her
iki tarafa daDTtityu_rr:ı tem i n ederek . . . Coridy1a n ' ı
ta l a n etm eye devam eOecekti.
Spak :
- B e n i d ü ş ü ndüren, ku l l a n ı l an enerj i n i n
ç o k yüksek o l m a s ı yd ı , ded i . Gerçeği a n a l i z sı
ras ı nda kavrayab i l d i m . Ku l l a n ı l a n güç, b i l d i ğ i m iz
kadarıyla, b i r y ı l d ız g e m i s i tarafından ku l l a n ı l a
mayacak kada r fazl ayd ı . B u n u n tek neden i olabi
l i rd i . .. G e m i bir i ntihar saldırısı i ç i n hazı rlan m ı ş
tı . Ü s l e r i n e dönmek n i yeti nde o l m a d ı k l a r ı nede
n i y l e , sald ı rı s ı rası nda yüzde yüz güç ku l l anabi
l iyorlard ı . Bunu neden daha önce kavrayama
d ı ğ ı m ı b i r türl ü a n l ayam ıyoru m .
Kö rk, Spak'a baktı .
- Başka b i r düşünceniz var m ıyd ı ?
- Pek i ht i m a l verm e m i şti m .
Körk, yorg u n b i r tav ı r l a :
- Doğru , ded i . Fakat y i n e de teşekkü r e
deri m .
Amanda :
- Pe ki , sen Sarek, ded i . Oğluna sen de te-
ş ekkür etmeyece k m i s i n ?
- A n l ayamad ı m .
- Hayatı n ı ku rtard ı ğ ı i ç i n .
Sarek :
- Spak sadece mantı ğ ı n ı n arnrett i ğ i g i b i
davrand ı , ded i . i nsan b i r mantığa teşekkü r ede
mez , Amanda.
- 1 44 -
Gizli Görev: F. 10
MENAGERif
Hugo Ödülünü Kazanan Hikaye
* * *
* * *
* * *
* * *
V i n a korkuyl a f ı s ı l dadı :
- Sus, evve l ce bu raya g e l m i şti n . B ize n e
. .
yapacağ ı n ı b i l iyorsun.
- Bu Allahın cezası bir hayalden başka hiç
bir şey değ i l .
Savaşçı , y i n e meydan okurcas ına böğ ü rd ü .
Ses i , b o ş duvarlarda yan k ı yaparak gürled i . O n l a
rı henüz görmed i ğ i b e l l iyd i .
V i n a y i n e f ı s ı ldadı :
- 1 58 -
Su bay :
- Bu g ezegen h a l k ı n a şaş ıyoru m , ded i .
Kend i l e rinden yararlan ı l m as ı n dan hoş l a n ı yorlar.
- Sadece kar etm e yönünde de değ i l .
Subay takd i rl e çevre s i n e bakınd ı .
- B u rası çok güze l , M i ster Kö rk.
- 1 71 -
Tüccar :
- Bu henüz b i r baş l a n g ı ç , dedi .
i ki adam y i ne kahkaha lar la g ü l d ü l er. Subay,
yakı n ı ndaki b i r es i ri n poposuna hafif bir tokat
yap ı ştı rd ı .
- Yeş i l ten l i e s i r i n i z var m ı ? Söylendiği
ne göre , çok vahşi ol uyorlarm ı ş . U stura g i b i
kes k i n tı rnakları varm ı ş ve i nsanı dayan ı l amaya
cak b i r caz i bey l e çekerl erm i ş .
Bu a n a kadar, su bay Körk'te b i r nefret
uyand ı rm ı ştı , fakat son sözde kend i s i n e yaban
c ı g e l meyen b i r i fade vard ı . . . ve esrarl ı b i r
ö n e m l e söy l e n m i şt i . Tüccar, a n l ayı ş l ı b i r i fa
deyle Körk'e baktı .
- Arada s ı rada, ded i . Onlardan b i ri n i yo
l a geti ren b i r erkek ç ı kar.
M ü z i kte b i r değişme oldu ; ses daha yük
sel m i ş , önce yavaş olan tempo g i tti kçe h ı z l an
m ı ş tı . Es i r kızlar b i rden , sanki kaçmak i ç i n sa
b ı rs ı z l a n ıyorl arm ı ş g i b i ace l eyle uzaklaşt ı l ar.
M üz i sye n l e r i n b u l unduğu tarafa bakan Körk, ye
ş i l ten i yağ l ıym ı ş g i b i p ı r ı l p ı r ı l parlaya n , ç ı rı l
ç ı p l a k b i r kızı n havuzun kenarı n a d i z çökmüş ol
duğunu görd ü . Kızın tırnakian uzun ve ustu ra g i
b i kes k i n d i , saçları b i r at y e l e s i g i b i gür ve da
ğ ı n ı ktı . Kız, gözl eri n i Kö rk'e d i km i ş d i kkat l e ba
kıyord u .
Es i r l erden b i r i ağ ı r davra n m ı ştı . Yeş i l kız,
t ı s l ayan b i r ked i ses i n i and ı ran bir ses l e s ı ç ra
d ı ve es i r k ı z ı n yo l u n u kesti . Körk'ün ş i m d iye
dek görmed i ğ i bir adam göründü ve e l i nd e k i
kamçıyı ka l d ı rd ı .
Kö rk :
- Vurm a ! d i ye hayk ı rd ı .
- 1 72 -
* * *
- Gerçek b u , ded i .
Ko l l a r ı n ı ka l d ı rd ı .
- B e n i gerçek ki ş i l i ğ i m l e gör. B e n i enkaz
a ras ı nda ö l m e k üzereyken buldul ar . Beni tedavi
ed i p yaşattı lar. Yaşattı l ar , ancak beni eski k ı l ı
ğ ı m a sokamad ı l ar. Ş i m d i a n l ı yor musu n ? Sizi n l e
neden g e l e m eyeceğ i m i an l ı yor musun ?
V i n a döndü ve sarsak ad ı m l arla asansör
kap ı s ı n a doğ ru uzakl aştı . Körk, Vi n a ' n ı n arkası n
dan korkuyl a karı ş ı k b i r a c ı m a duygusuyl a bak
tı . Sonra M a g i strate 'ye döndü .
M a g i strate :
- Vi n a 'n ı n neden i steyerek kalmak isted i
ğ i n i sana ispatlamak gerekiyord u , ded i .
Körk, karş ı s ı ndaki garip adama ş i md i daha
a n l ayı ş l ı bir ifadey l e baktı :
- Demek k i sen i n içinde d e dürüstl ü k kı
vı l c ı m l arı va rm ı ş , ded i . Ona y i n e genç görünü
m ü verecek m i s i n ?
- E l bette . Daha fazl as ı n ı da vereceğiz.
Bak.
Sevi m l i ve güze l V i n a , asansörün kapı s ı n
dan g i rmek üzereyd i ve yan ı n da . . . kend i s i var
d ı . V i n a 'y l a Körk'ün haya l i dönüp ona e l sal l adı
lar. Son ra asansör onl arı Ta los IV gezegen i n i n
der i n l e r i n e doğru i n d i rd i .
M a g i strate :
- Artı k haya l i n e e r i şti , ded i . Sen de ger
çeğ i öğrend i n . Art ı k i ç i n rahat o l arak döneb i l i r
sin.
Körk, ada m ı n g ü l ümseyip g ü l ümsemed i ğ i n i
a n l ayamad ı .
Körk, Naki l odas ı ndaki naki l d i s ki n i n üze
rinde bel i rd i ğ i zaman Spak, Teğmen Uhura , Su-
- 1 84 -
sini