Professional Documents
Culture Documents
1) Panoramik film çekimi, maksilla-mandibula periapikal film çekiminde hangi anatomik düzlemler
yere paralel olmalıdır?
Periapikal Film = Maxilla = Tragus - Ala Nasi (Camper) / Mandibula = Tragus – Commisura Labiorum
Akut Lenfadenopati
Büyük
Hareketsiz
Palpasyonda ağrı
Yumuşak
Ciltte renk değişimi
Kronik Lenfadenopati
Küçük
Hareketli
Palpasyonda ağrı
Sert
Mukosel, etrafı epitel ile çevrili içi ise mukoid sıvı ile dolu lezyonlardır. Kemikte erozyona neden olur.
Lokal ve agresif seyreder. Frontal ve Etmoid sinüslerde sık görülür. Sfenoid ve Maxiller sinüste ise
daha seyrek görülür. Sıklıkla 30-40 yaşlarında görülür. Duvarlarda yer değiştirme, destrüksiyon
meydana gelebilir. Radyolojik olarak sinüs içerisinde homojen RO şeklinde görülür.
Osteonekroz = kemiğe yeteri kadar kan gitmemesine bağlı olarak kemik hücrelerinin ölmesi
durumudur.
Osteonekroz
Osteoradyonekroz
Sert damak
Yumuşak damak
Hyoid kemik
Boyun omurları
Flebolit = Ven, venül veya hemanjiyomların damarlarında oluşan kalsifiye olmuş pıhtıdır.
Klinik Bulguları
Radyolojik Bulgular
Düzgün sınırlı
Yuvarlak
Çapları 6 mm olabilir
RO
Öküz gözü veya dart tahtası görüntü
Ayırıcı Tanı
Klinik Özellikleri
Radyolojik Özellikleri
Ayırıcı Tanı
Ameloblastoma
Odontojenik miksom
Anevrizmal kemik kisti
BT de iyonize radyasyon kullanılırken MRG / USG de non-iyonize radyasyon kullanılır. BT kemiği iyi
görüntülerken; MRG / USG yumuşak dokuyu iyi görüntüler hatta MRG yumuşak dokuda altın
standarttır, kemiği çok iyi görüntülemez. CBCT ise kemiği çok iyi gösterir.
BT
MRG
USG
Sjögren Sendromu
Dil lezyonları
Yumuşak dokuda yabancı cisim incelenmesi
Lenf nodları incelenmesi
Hamile hastalarda bebeğin incelenmesi
10) Vitalite testlerinde yanlış pozitif cevaba neden olabilecek durumları yazınız.
kVp artarsa = üretilen foton sayısı artar, fotonların ortalama enerjisi artar, enerji artınca dalga boyu
kısalır. Elektronların hızı da artar. Dansite artar, kontrast azalır.
mA artarsa = Üretilen radyasyon miktarı artar ve hastaya ulaşan foton sayısı artar. Dansite artar.
Klinik Özellikler
Radyolojik Özellikler
13) Maxilla molar bölge-mandibula molar bölgeden alınan periapikal radyografilerde hangi
anatomik landmarkları görürüz yazınız.
Maxiller sinüs
Zigomatik Proçes
Koronoid Proçes
Hamular çentik
Tüber maxilla
Mental Foramen
Mandibular Kanal
Linea Obliqua Externa
Linea Obliqua İnterna (Mylohyoid ridge)
Submandibular Fossa
14) Sementoblastoma klinik ve radyografik özellikleri yazınız
15) Periapikal radyografi çekiminde paralel ve açıortay tekniğinin avantaj dezavantajlarını anlatınız
Paralel Teknik
Avantaj
Dezavantaj
Açıortay Tekniği
Avantaj
Dezavantajları
16) 40 yaşında erkek hasta, extraoral olarak mandibular molar bölgede şişlik mevcut. Radyografik
olarak molar ve ramus bölgesinde iyi sınırlı multiloküler RL ve lezyona komşu dişlerde yer
değiştirme ile birlikte köklerinde rezorpsiyon izlenmektedir. CBCT görüntüsünde bukko-lingual
kortikal ekspansiyon görülmüştür. Olası tanınız nedir? ayırıcı tanıda ne düşünürsünüz?
Tanı = Ameloblastoma
D:1B
D:1B
D:1B
D: 1B
18) Mandibula anterior bölgede iyi sınırlı multiloküler RL, nonodontojenik, lamina dura kaybı,
agresif mukozal ülserasyon şeklinde ifade edilen patoloji için olası tanınız nedir? Ayırıcı tanıda ne
düşünürsünüz?
Ayırıcı Tanı = Ameloblastoma, Odontojenik Miksom, Anevrizmal Kemik Kisti, Brown Tümörü
19) Mandibula posterior bölgede görülen geniş lezyon var, mandibular kanalı yukarı kaydırdığı
gözleniyor. Olası tanınız nedir?
Radiküler Kist
Rezidüel Kist
Periodontitis, alveoler kemik kaybı vardır, bu yüzden radyografide fark edilir. Kemik kaybının bölgesi,
yönü, tipi hakkında bilgi verir. Prognoz saptaması ve iyileşme takibi de panaromik radyografi ile
yapılır.
Varolan kemik duvarı üzerine süperpoze olan kemik defektleri varsa zor görülür
Bukkal ve lingualdeki kemik seviyeleri görünmez
Hastalığın başlangıcındaki minör değişiklikler görülmez
Yıkımın şiddeti varolan durumdan az görülür
Dişteki lüksasyon görülmez
Sert-yumuşak doku ilişkisi ve yumuşak doku değişiklikleri görünmez
24) Kalsifiye epitelyal odontojenik tümör klinik ve radyolojik bulguları yazınız. Ayırıcı tanı yazınız.
40 yaşlarda görülür
E>K
Mandibula > Maxilla posterior bölgede
Ekspansiyon görülür
%52 oranında gömülü dişle alakalı
Multiloküler, uniloküler olabilir
Lezyonun içinde RO kitleler olabilir
Redüksiyonlu Disk Deplasmanı = Ağız kapalıyken disk anteriora kayar, hareket halinde ise kondil diski
yakalar. Çift klik sesi duyulur. Travma hikayesi vardır. Ağız açmada kısıtlık görülür
Redüksiyonsuz Disk Deplasmanı = Disk kondilin anteriorunda ve ağız açma sırasında kondil diski
yakalayamaz. Önceden gelen klik sesi sonrasında kaybolması vardır. Ağız açmada aniden kısıtlaması,
ağzın etkilenen tarafa deviasyonu, eklem ağrısı vardır.
Tedavi = antienflamatuar ilaç , kas gevşetici , sıcak uygulama , stabilizasyon splint , artrosentez
Bening
Ağrısız
Şişlik , Asimetri
Dişlerde yer değiştirme ve çenelerde genişleme
Yavaş büyür
Sınırları belirgindir
Komşu anatomik yapıları iterek ilerler
Malign
Ağrı
Şişlik , Asimetri
Diş kayıpları
Hızlı büyür
Sınırları belirsiz
Kötü tat ve koku
Ülserasyon
LAP
Komşu anatomik yapıları içine alarak ilerler
27) Periodontal radyolojide, periapikal kaç röntgen film var ve nasıl çekilir? Avantajı nedir?
Full Mouth
Bu yöntemin avantajı tedavi sonrası takipte standartı sağlamaktır. Standart için kontrollerde hep aynı
cihaz kullanılmalı, aynı kVp ve mA olmalı, ışınlama süresi aynı olmalı, hasta hep aynı yerde durmalıdır
Le-Master Tekniği
Üst molar dişlerin radyografisinde zigomatik ark süperpozisyonunu önlemek için kullanılan
tekniktir. Dişle film arasına yani palatinal bölgeye pamuk rulo konur, ışın filme dik gönderilir
Donovan Tekniği
Lokal immün sistemde bozulma olduğunda trigeminal gangliondaki virüs reaktive olur. Veziküller
oluşur, bunlar parçalanır ve ülserler oluşur. Lezyonlar 1-2 haftada iz bırakmadan iyileşir.
Tedavisi = Asiklovir %5 pomad günde 5 kez, asiklovir 400 mg tb günde 5 kez, destek tedavisi olarak da
sıvı alımı, dinlenme, oral lavaj önerilir.
Dil sırtının ortasında papillaların kaybolduğu düzensiz şekilli bir kısım görülür. Bu kısım düzdür.
Damakta negatif basınç oluşturma gibi parafonksiyonel alışkanlık bulunması, bu durumu
kolaylaştırmaktadır. Dil sırtında uzunluğu 2/3 lük bölümünden dil köküne doğru eritemli leke şeklinde
görülür.
Tedavi = hastaya zararsız olduğu söylenmeli, kanserofobi nedeniyle cerrahi eksizyon yapılabilir.
Antifungal ilaç önerilir.
33) Diaskopi nedir?
Kanın damar içi veya doku arasında olduğunun belirlenmesinde kullanılır. Cam spatül veya lam
lezyonun üzerine bastırıldığında kırmızılık kayboluyorsa kan damar içindedir; renk değişikliği
olmuyorsa kan doku arasında olabilir.
Organizmanın bir yerinde kronikleşmiş ve gizli kalmış bir enfeksiyon bulunur ve buradan
organizmanın bütününe yayılan m.o ve antijenler konağın diğer duyarlı organ ve dokularında
enfeksiyona neden olur. Yayılma ile oluşan bu yeni hastalığa denir.
Horizontal Slob
Hangi diş istenmişse periapikal film çekilir, daha sonra aynı şekilde 2.film ağıza yerleştirilir. Tip
konsantrasyon çizgisi boyunca 2-2.5 cm mesial/distal kaydırılır ve film çekilir. İstenilen obje 2.
radyografide, hareket yönüyle aynı yöndeyse lingualde, ters yönde hareket ettiyse bukkalde denilir.
(SLOB). Bu yöntem lezyon mu yoksa anatomik nokta mı bunu anlamak için kullanılır
Vertikal Slob
Mandibular kanalın 3.molar dişler arasından mı geçtiği yoksa lingualden veya bukkalden mi geçtiğini
anlamak için kullanılır. Merkezi ışın 7 no diş oklüzal yüzüne paralel verilmelidir, 2.filmde X ışını okluzal
planın -25o altından gönderilir. 2.film sonrası kanal aşağı hareket ettiyse lingualde, yukarı haraket
ettiyse bukkal tarafta olduğu anlaşılır. Değişiklik yoksa kanal kök arasından geçiyor demektir.
Keratokist
Ameloblastoma
SDHG
Odontojenik miksom
Cherubizm
Fibröz Displazi
Travmatik kemik kisti
Anevrizmal kemik kisti
37) Uzun süre kortikosteroid kullanan hastalarda diş hekimi yaklaşımı nasıl olmalıdır?
Profilaktik olarak cerrahi işlem günü 2 katı, sonraki gün yarıya, sonraki gün de 1/4 e düşülerek
kesilmelidir.
Orta stres hastalarda doz = 20-40 mg Prednison
Max stres / genel anestezi hastalarda doz = 60 mg Prednizon
Gün aşırı kullananlarda işlem günü alınacak doz = normal dozun 2 katı
Uzun süre kortikosteroid tedavisi gören hastada adrenokortikal fonksiyonu baskılanır. Bu nedenle
stresli durumlarda aniden ortaya çıkan ve ölümcül olabilen akut adrenal yetmezlik krizi görülebilir.
Kansellöz kemiğin yerini sement benzeri dokular, anormal kemik veya fibröz doku almıştır. Lezyon
ilgili diş apeksine yakındır.
Klinik Özellikler
Radyolojik Özellikler
Ayırıcı Tanı
Epitalyel çeperi yoktur içleri boş yada mat sıvı ile doludur
Mandibula premolar-molar bölgede ve ramusta görülür
Asemptomatiktir
Genelde diş köklerinin arasına girmiştir (parmaksı girinti, taraksı girinti)
RL alanlardır
Multiloküler olabilir ama septa oluşumu yoktur
Dişler vitaldir (!ÖNEMLİ!)
40) Böbrek transplantasyon hastalarına diş hekimi yaklaşımı nasıl olmalıdır yazınız.
Akut eklem romatizması (AER); kalbi, eklemleri, sinir sistemini ve deriyi etkileyen romatizmal bir
hastalıktır. AER her yaşta görülmekle birlikte daha sık 5-15 yaşları arasında görülür. Asıl etiyolojisi
bilinmemekle beraber streptokok boğaz enfeksiyonlarının çok azından sonra AER belirtileri ortaya
çıkar. AER’da hastalık belirtileri streptokok boğaz enfeksiyonlarından 2-4 hafta sonra görülür
Klinik Belirtiler
Eklem ağrısı
Şişlik
Yorgunluk
Göğüs ağrısı
Solunum sıkıntısı
Kardit
Radyasyona maruz kaldıktan sonra deride eritemle başlayan, ödemin de görüldüğü değişiklikler
başlar. Yüksek dozlarda epitel, bağ doku ve kan damarlarında meydana gelen hasar, gergin, parlak,
kuru ve atrofik görünümlü, kalıcı bir skatris dokusuna yol açar. Mukozada da benzer reaksiyonlar
görülür. Yanak, dudak ve dil mukozasında eritemle başlar, 7-10 gün sonra yüzeysel nekroz alanlarına
dönüşür. Sarı beyaz renkte ağrılı lezyonlara dönüşür.
Oral mukozada mukozit, dil papillalarında atrofi, disfaji, kserostomi, radyasyon çürükleri, tükürük
sekresyonunda azalma görülür.
Radyoterapi görecek hastalarda, önceden tüm ağız bakımı yapılmalı, gerekli olanlar çekilmeli ve
doldurulmalı, ağız salığı ve fonksiyonu sağlanmalıdır.
Radyasyona bağlı olarak görülebilecek bulgular kandida, hemoraji, ülserler dikkatle değerlendirilip
tedavi edilmelidir.
Radyoterapi gören hastalarda, uzun süre (6-24 ay) cerrahi işlemler kontrendikedir. Aksi halde
osteoradyonekroz gelişir. Acil durumlarda gerekli önlemler alınmalı, mutlaka proflaktik antibiyotik
verilmeli, en az travma ile çekim yapılmalı, alveol kenarlar düzeltilmeli, alveol boşluğuna rezorbe olan
antibiyotik patları yerleştirilmeli ve yara kenarı dikilmelidir.
Radyoterapiden sonra yaklaşık 1 yıl boyunca muhtemel protez vuruklarına karşı protez yapımı
sakıncalıdır. Aksi takdirde osteoradyonekroz gelişebilir.
Primer Sjögren Sendromu: Sicca sendromu, herhangi bir bağ doku hastalığı ile ilişkili olmayan ağız ve
göz kuruluğu ile karakterize, bazen organik nedenlerle birlikte,
Sekonder Sjögren Sendromu: Romatoid artrit veya diğer bağ doku hastalıklarıyla birlikte görülür.
Oral bulgular:
Oküler Bulgular:
Kullanım Yerleri:
Normal kurallara uygun periapikal radyograf alınır. Daha sonra aynı şekilde 2. bir film ağza yerleştirilir.
Tüp konsantrasyon çizgisi boyunca 2-2.5 cm mesiale veya distale kaydırılıp 2. radyograf alınır. İstenen
obje 2. radyograftaki yönle aynı yere kaydıysa lingual, ters yöne kaydıysa bukkaldedir.
Fizyolojik mi patolojik mi? Eğer 2. radyografta kökten uzaklaşıyorsa fizyolojik, 2. radyografta da kökle
bitişikse patolojik.
Mandibular kanalın 3. Molar dişlerin arasından mı geçtiği yoksa lingualinde mi veya bukkalinde mş
olduğu belirlenir. Film alınırken alt dişlerin oklüzali yere paralel olmalıdır. Merkezi ışın 2. moların
oklüzal yüzüne paralel verilmelidir. 2. filmde de X ışını oklüzal planın -25 derece altından yönlendirilir.
Alınan 2. filmin pozisyonu da ilk filmle aynı olmalıdır. 2. ışınlama sonucu kanal aşağı hareket etmişse
lingual tarafta, yukarı doğru hareket ettiyse bukkaldedir. Eğer hiçbir değişiklik yoksa kanal köklerin
arasından geçiyor demektir.
3- Tube-Shift Metod:
Sürmemiş dişlerin lokalizasyonlarının belirlendiği metoddur. Tek bir intraoral film 2 kez ekspoz edilir.
2. ışınlamada tüp mesiale veya distale 2.5-4 cm hareket ettirilir. Sürmemiş diş filme yakınsa yani oral
tarafda ise sürmemiş dişin görünümü sürmüşten küçük olur. Sürmemiş diş filmden uzaksa yani
vestibüldeyse, sürmemiş dişin görünümü sürmüş dişten büyük olur.
4-Miller Teknik:
Stereoscopic Teknik: Periapikal, oklüzal, ve ekstraoral filmler olmak üzere 3 adet film alınır.
Donovan Tekniği: Gömülü 20 yaş dişlerinin vestübül veya lingualde olduğunu anlamak için çekilir.
Film anglusla 45 derece açı yapacak, kabarık kısım vestibüle gelecek şekilde yerleştirilir. Merkezi ışın
angulustan filme dik gönderilir.
Le-Master Tekniği: Üst molar dişlerin radyografisinde zigomanın süperpozisyonunu önlemek için
kullanılır. Dişle film arasına yani palatinal tarafa rulo pamuk konur ve film hasta tarafından bu şekilde
tutulur. Merkezi ışın filme dik gönderilir.
Dansite koyuluk derecesidir. 0.6-3 arası normal değerleridir. 0.6 dan düşükse açık, 3 ten büyükse koyu
dansitedir.
48) Kliniğe bir hasta geldi 21 nolu dişinde komplike kırık olduğu gözlendi, tedavi prosedürü nedir
kısaca yazınız.
21 no dişin kırık parçası elimizdeyse doğru anatomik pozisyonda redükte edilir 2 hafta splintlenir, 2
hafta sonra kanal tedavisi yapılır. Elimizde değilse de kalan parça soket içinde düzgün redüksiyonu
sağlanır ve aynı işlem yapılır.
Glikokortikoidler: Kan glikoz konsantrasyonunu arttıran önemli hormonlardır. Ayrıca protein, yağ ve
karbonhidrat metabolizmalarına etkileri hemen hemen aynı düzeydedir.
Kortizolün etkileri:
Travma
Enfeksiyon
Aşırı sıcak ve soğuk
Cerrahi operasyonlar
Hastalıklar
Bir travma ya da hastalıkta, dokuda iltihabi reaksiyon oluşur. Bazı koşullarda, bu iltihabi reaksiyon
travma ya da hastalığın kendisinden daha harap edici olabilir. Yüksek dozda kortizol alınması
genellikle iltihabı ve hatta başlamış olan bazı etkilerini bile bloke edebilir.
Kortizolun yüksek dozu tüm lenfoid dokularda önemli ölçüde atrofiye yol açar.
T-hücreleri ve antikor oluşumu azalır.
Tüm yabancı istilacılara karşı bağışıklık düzeyi düşer.
Bağışıklığı suprese etme özellikleri nedeniyle kalp, böbrek gibi organ transplantasyonlarında
çok kullanılırlar.
1- Karbonhidrat metabolizması: İnsüline zıt etki yaparak aminoasitlerden glikoz yapımını artırırlar.
Böylece hiperglisemi; “latent diabet”= steroid diabeti olur.
2- Protein metabolizması: Yüksek dozda glikokortikoidler protein sentezini inhibe ederler ve protein
yıkımını artırırlar.(katabolik etki)
3- Yağ metabolizması: Yüksek dozda yağın vücuttaki dağılımını değiştirirler. Ekstremitelerdeki yağ
dokusunu eritirken; yüzde, ensede interskapular bölgede ve karında yağ birikmesine neden olurlar.
“Ay yüzü” ve “Buffolo Hörgücü” adı verilen bu durumlar Cushing Sendromunda görülür.
4- Antiinflamatuar etki: İltihabi reaksiyonları inhibe eder. İltihap semptomlarının (ağrı, şişlik,
kızarıklık, sıcaklık, fonksiyon kaybı) ortadan kaldırılması her ne kadar hastanın ağrı hissetmesini
önlese de vücut savunması azaldığı için mikroorganizmalar üremeye başlarlar. Bunu önlemek için
antibiyotiklerle birlikte verilirler.
7- Strese karşı koruma etkisi: Stres durumunda ACTH ve dolayısıyla glikokortikoid salınımı artar.
Stresin şiddeeti arttıkça salınım artar. Aşırı stres durumunda adrenal korteks yetmezliğinde olduğu
gibi yeterli glikokkortikoid salgılanmazsa hipoglisemi, hipotansiyon ve şok gelişir.
8- ACTH salgılanmasının inhibasyonu: Glikokortikoidler uzun süreli kullanılırsa adrenal korteks
atrofisine neden olurlar. Atrofiye olmuş adrenal bezlerin rejenaryonla normale dönmesi aylarca
(9-12) ay sürebilir. Uzun süreli glikokortikoid tedavisinde cerrahi girişim yapılacaksa GÜNLÜK DOZ 2
KATINA çıkarılmalıdır.
KORTİKOSTEROİD KONTRENDİKASYONLARI
KESİN KONTRENDİKASYONLAR:
RÖLATİF KONTRENDİKASYONLAR:
Diabet
Hipertansiyon
Lokal virütik veya fungal enfeksiyon
Peptik ülser
Gebelik
Psikoz eğilim
Tromboflebit
Böbrek veya kalp yetmezliği
Cushing sendromu
Enfeksiyona eğilim artar
Yara iyileşmesi gecikir
Hiperglisemi (diabet hastalarında insüline ihtiyacını artırılar.)
Hasta Kortikosteroid Tedavisini Sürdürüyorsa: Diş tedavisi sırasında oluşacak stresi vücut
karşılayamaz. Bu nedenle tedavi süresince günlük doz arttırılmalıdır.(2 kat) Daha sonra yavaş yavaş
azaltılmalı ve normal seviyeye düşürülmeli.
Son 1 yıl içerisinde Kortikosteroid tedavi görmüş hastada: Tedavinin süresine ve dozuna bağlı olarak
çeşitli derecelerde adrenal korteks atrofisi hala mevcut olabilit. Bu hastalar için de, diş tedavisi
yapılırken doktoru ile görüşüp tedavi gününde kortikosteroid verilir. Diğer gün yarıya indirilir. 3. gün
kesilir. Enfeksiyona yatkınlık artmış olduğundan proflaktik antibiyotik verilir.
50) Epilepsi hastasına yaklaşım nasıl olmalıdır anlatınız
Tedaviye başlamadan önce hastanın doktoru ile konsültasyon yapılır. Günde 1 defadan fazla nöbet
geçiren hastalar kontrol altında değildir, acil olmayan tedaviler yapılmaz. Kötü ağız hijyeni olan
hastalarda kötü restorasyonlar kaldırılmalıdır. Sabit protezler tercih edilmelidir. Lokal anestezi tercih
edilmelidir
Kriz geçirirse; kendisine zarar vermesi engellenir. Eller ayaklar sabit tutulur, yumuşak zemine yan
yatırılmalı, etrafındaki eşyalar uzaklaştırılmalıdır. Ağzında yabancı cisimler uzaklaştırılmalıdır. Oksijen
verilebilir. Nöbet uzarsa IV / IM 10 mg diazepam verilir. 112 aranır, hastaneye kaldırılır.
51) Odontojenik Keratokistin klinik ve radyolojik bulguları yazınız. Ayırıcı tanı yazınız.
Odontojenik keratokist, dental laminadan kaynaklanan enflame olmayan odontojenik kisttir. Diğer
kistler gibi osmotik basınçla değil, bening tümörler gibi doğal büyüme potansiyeline sahiptir. Epitel
çizgisi keratinize ve incedir.
Klinik Özellikleri:
Radyolojik Özellikler:
Düzgün sınırlı
Gömülü diş kronu ile ilişkide olabilen
Mandibular kanal süperiorunda
Çenelerin Posteriorunda
Genellikle uniloküler
Expansiyona neden olmadan, kemiğin medullar alanında, anterioposterior olarak çok büyük
boyutlara ulaşabilir
Köklerde rezorpsiyon yapabilir
Ayırıcı Tanı:
Dentijeröz Kist
Ameloblastoma
Odontojenik Miksoma
Ossifying Fibroma